‘AİHM kararlarının uygulanmaması uluslararası hukuku tanımamaktır’ 2025-10-19 17:34:49       İSTANBUL- DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan’ın Kobanê davası tutsaklarına gerçekleştirdikleri ziyaretin ardından yaptıkları açıklamada AİHM kararlarının uygulanmamasının uluslararası hukukun tanınmaması anlamına geldiğini vurgulandı.    Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan tutsak olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile  Selahattin Demirtaş’ı bulundukları cezaevlerine giderek ziyaret etti. Ziyaret sonrası cezaevi önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.   Tülay Hatimoğulları, ziyaret ettikleri siyasetçi tutsakların barışa dair umutlarının yüksek olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “4 Kasım’da Eş Genel Başkanlarımızın içinde bulunduğu kapsamlı bir operasyonla Türkiye bir karanlığa sürüklendi. 10’uncu yılını geride bıraktık tutukluluklarının. Ortada AİHM Büyük Daire’nin kararı olmasına rağmen hala içerideler. Bunun hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Bugün Türkiye’de mevcut yasalar ve mevcut anayasaya karşı bir ihlal söz konusudur. Türkiye AİHS’e taraf bir ülkedir. AİHS’e taraf bir ülke olarak AİHM kararlarının uygulanmaması uluslararası hukuku tanımamak anlamına gelir. Haksız ve hukuksuz bir şekilde arkadaşlarımızın hala içeride olmasını kabullenmek mümkün değildir. Özellikle bizlerin barış sürecini ve demokratikleşmeyi konuştuğumuz bugünlerde atılacak en önemli adımlardan bir tanesi AİHM kararlarının hayata geçirilerek Kobani Kumpas Davasından tutuklu bulunan Sevgili Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve bütün Kobanê tutsaklarının acilen serbest bırakılmasıdır.”    ‘Arkadaşlarımızın yeri cezaevi değil’   Ardından konuşan Tuncer Bakırhan, Kobanê Kumpas Davası’ndaki tutsaklıkların devam etmesinin kabul edilemez olduğuna vurgu yaparak, “Yeni bir sürece girdik. Yeni bir sürecin tartışmalarını yürütüyoruz. Suçsuz insanlar, 10 yıldır içeride kalan insanlar özgürleşmeyecekse özgür olmayacaksa biz bu sürece güveni, desteği nasıl toparlayacağız? Dolayısıyla en başta suçsuzlukları mahkeme kararlarıyla kesinleşmiş, başta Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Kobani Kumpas Davası’ndaki yoldaşlarımızın bir an önce artık bırakılması gerekiyor. Arkadaşlarımızın yeri cezaevi değil, barışı toplumsallaştırmaları için serbest bırakılmalarıdır. Gerçekten bir süreç yürütüyorsak, gerçekten bu sürece inanıyorsak, bu sürece katkı en büyük katkıyı sunacak arkadaşlarımızın halen cezaevlerindeki hücrelerde bulunmasının bir anlamı yoktur. Biz arkadaşlarımızın, Eş Genel Başkanımızın dediği gibi bu sürece büyük katkılar sunacaklarını düşünüyoruz. Onların yeri artık hücreleri değil, cezaevleri değil, bizim yanımızdır. Bizimle birlikte bu barışı toplumsallaştırmak için bir an önce bırakılmaları gerektiğini tekrar ediyorum” diye konuştu.