Ayla Akat Ata’nın duruşması ertelendi
- 14:38 9 Aralık 2025
- Hukuk
AMED - Milletvekili olduğu dönemde yaptığı konuşmalar ile katıldığı eylem ve etkinlikler gerekçesiyle yargılanan TJA aktivisti Ayla Akat Ata’nın yargılandığı davada tüm talepler reddedildi.
Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Ayla Akat Ata’nın, milletvekili olduğu dönemde yaptığı konuşmalar ile katıldığı cenaze törenleri, eylem ve etkinlikler gerekçesiyle yargılandığı davanın 10’uncu duruşması Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. “Örgüt propagandası yapmak”, “Görevi yaptırmamak için direnme”, “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme”, “Kamu malına zarar verme”, “Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme, bunların hareketlerine katılma”, “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılma” iddialarıyla yargılanan Ayla Akat Ata ile avukatları duruşmada hazır bulundu.
Hazırlanan iddianamelere karşı savunma yapan Ayla Akat Ata, Bismil’de katıldığı bir cenaze töreninde polisin saldırısından kaynaklı aralarında bir tartışma yaşandığını belirtti. Ayla Akat Ata, cenaze törenlerine katılmanın siyasetin yanı sıra gelenek ve göreneklerin bir gereği olduğunu kaydetti.
Paris’te 9 Ocak 2013’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez için yapılan eylemlerde yaptığı konuşmalarda suçlama konusu yapılan Ayla Akat Ata, o dönem yaşanan çözüm sürecine dikkat çekti. 3 Ocak 2013’te İmralı’ya giden kişilerden biri olduğunu hatırlatan Ayla Akat Ata, görüşmeden bir hafta sonra 3 kadının katledilmesini o dönem süreci sabote etme olarak değerlendirdiklerini belirtti. Buna karşı Êlih’te yaptıkları yürüyüşün izinli olduğuna dikkat çeken Ayla Akat Ata, orada yapmış olduğu açıklamalar dışında söyleyecek bir şeyi olmadığını belirtti.
Yine 2010 yılında gerçekleşen referandum sürecinde Qabilcewz’de (Sason) yaptıkları mitingde yaptığı konuşmalarda suç unsuru olmadığını sözlerine ekleyen Ayla Akat Ata, “Biz nasıl demokratik, birlikte yaşamı inşa edeceğiz?” tepkisinde bulundu. Ayla Akat Ata, 2015 yılında Êlih’te yaptığı açıklamaların siyasi kimliğinden kaynaklı yaptığı açıklamalar olduğunu vurguladı.
Talepler
Sonrasında söz alan avukat Hatice Demir, 2015/255 sayılı 2015/296 sayılı dosyaların mükerrer olduğunu belirterek, aynı meseleye ilişkin 2 tane iddianameyle karşı karşıya olduklarını belirtti. 9 Ocak 2015’te Paris’te katledilen 3 kadın siyasetçinin ölüm yıl dönümünde yapılan protesto gerekçesiyle açılan davanın zaman aşımına uğradığını dile getiren Hatice Demir, davanın düşürülmesini talep etti. Müvekkilinin bütün konuşma içeriklerinin bir soruşturmaya konu edildiğine dikkat çeken Hatice Demir, “Bunun dönemin siyasetiyle çok iç içe olduğunu görüyoruz. Örgüt propagandası olarak nitelendirilen konuşmalar daha önce Meclis’te yaptığı konuşmalar, sunduğu düşünceler. Meclis’te yaptığı konuşmanın aynısı dışarıda da yaptığında, suça konu yapılamaz. Müvekkilimizin Meclis dışındaki konuşmalarının Meclis çatısı altında ifade edilmiş, mi edilmemiş mi tespit edilmesini istiyoruz. Yine bütün konuşmaların bağlamında koparıldığını düşünüyoruz. Bu nedenle konuşma içeriğinin tamamının çözümünün yapılmasını ve dosya arasına alınmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
Avukat Elif Tirenç İpek Ulaş da dosyada “müşteki” olarak yer alan polisin kovuşturma aşamasında dinlenmediğini belirterek, beyanlarının alınması gerektiğini kaydetti. Avukat Gurbet Gözde Engin ise, “Açılmış olan sistematik soruşturmalar ve müvekkil hakkındaki yargılama süreçlerinin tamamı; müvekkilin ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, seçme seçilme hakkı, gömme ve gömülme hakkı ve bu haklarla bağlantılı olarak ayrımcılık yasağı ve siyasi saiklerle haklarının kısıtlanması yasağını ihlal etmektedir” şeklinde konuştu.
Mahkeme heyeti tüm talepleri reddederek, mütalaanın hazırlanması için dosyayı iddia makamına tevdi etti.
Bir sonraki duruşma, 7 Nisan 2026’da görülecek.







