'Tecrit çağın ayıbı!' 2024-01-11 09:03:08       Melike Aydın   İZMİR - İzmir’deki Adalet Nöbeti’ne katılan ve destek ziyaretlerine gelen kadınlar, tecridin çağın ayıbı olduğunun altını çizdi, Kürt sorununun çözümünde muhatabın PKK Lideri Abdullah Öcalan olduğunu vurguladı.    “Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” talebiyle başlatılan kampanya kapsamında  27 Aralıkta İzmir’de EGE TUHAYDER (Ege Tutuklu ve Hükümlü Yakınları Derneği) ve Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde Adalet Nöbeti başlatıldı. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Ege Bölge Temsilciliği'nde sürdürülen eyleme, her gün onlarca ziyaretçi destek veriyor. Eyleme destek veren ziyaretçiler İmralı Adası’nda ağır tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fikirlerinden korkulduğu için hapsedildiğinin altını çizerek yüz yıldır devam eden Kürt sorununun çözümü ve tecridin tamamen kaldırılması için ortak mücadele verilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.   ‘Yüz yıldır çözülmeyen sorun’   Yıllarca süren savaşın Türk ve Kürt çocuklarının hayatına mal olduğu gibi kültürel olarak da çökmeye neden olduğunu ifade eden Halkların Demokratik Partisi (HDP) Foça İlçe Eşbaşkanı Mukaddes Işık, “Yüz yıldan beri yaşanan ve görmezden gelinen bir Kürt sorunu var. Halkların da yüz yıldır bir talebi var ve bu talep son 40 yılda daha da yoğunlaştı. Bu mücadelenin neden olduğu ciddi kayıplar var, devletin bunu görmesi gerekiyor, anneler eşini çocuğunu kaybetmiş. Cezaevlerinde insanların bedel ödediği kanayan bir yara var. İnsan olarak böyle bir sorunu görmezden gelemeyiz. ‘Sadece Kürtlerin meselesi’ deyip kenarda duracağımız bir durum değil” dedi.   ‘Tektipleştirme politikası çöktü’   Yüzyıldır devam eden kimlikleri ve inançları yok sayarak tek tip bir toplum yaratma politikasının iflas ettiğini, devletin artık sorunu muhataplarıyla çözmesi gerektiğini dile getiren Mukaddes, “Kürt halkı ulus olmaktan gelen hakları elde etmek istiyor ve bunun için ağır bedeller ödüyor. İki taraflı ödeniyor. 22’inci yüzyıla girdiğimiz bu çağda bunun sorun olarak yaşanması utançtır” şeklinde konuştu.   ‘Çözümsüzlüğün bedelini tüm Türkiye ödüyor’   Sorunun en duyarsız yurttaşa dokunacak kadar uzadığını dile getiren Mukaddes, “Bunun bedelini tüm Türkiye ödüyor. Silahlara ödenen paralar bizim cebimizden çıkıyor ve sosyal yoksulluk olarak bizlere ödetilen bir bedel” ifadelerini kullandı.    ‘Tecridin nasıl kırılacağı konuşulmalı’   Demokratik çözümün gerçekleşmemesi nedeniyle tutsakların ancak bedenlerini açlığa yatırarak çözüm üretebildiklerini belirten Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İzmir Şube Eşbaşkanı Nebahat Çelik, ülkenin gidişatı nedeniyle de Adalet Nöbeti’ne destek verdiklerini dile getirdi. Alevilerin çözümsüzlükten en çok etkilenen kesimler arasında yer aldığını ifade eden Nebahat şöyle dedi: “Aslında bu herkesin sorunu, sadece Kürtlerin ve Alevilerin değil. Bizim ‘tecridi nasıl kaldırmalıyız’ı konuşmamız gerekiyor. Türkiye’de kuruluşundan beri hiç demokrasi yaşanmadı, bizim bir kimliğimiz, cem evlerinin yasal statüsü yok. Son 20 yılda ülke tecrit altına girdi. Bir çözüm süreci oldu, insanlar umutlandı ama sonra buzdolabına kaldırıldı.”    ‘Dünyadaki ahlaksızlığın etkisi’   Çözümün demokratik anayasa olduğunu belirten Nebahat, bunun da herkesin ortak mücadelesi ile gerçekleşebileceğini ifade etti. İmralı tecridinin kaldırılması ile diğer cezaevlerinde de tecridin kaldırılabileceğini dile getiren Nebahat, “Orada bir irade var. Dünyada bu kadar ahlaksızlık olduğu için bizim ülkemizde bunlar yaşanıyor. Tek kişiye uygulansa dahi tecrit tecrittir ama bütün ülke tecridi yaşamakta. Sadece kişi olarak bakmıyoruz, inancımızda cümle can diyoruz. Bireysel değil toplumsal çözüm demek. Biz bu toplumsal çözümü destekliyoruz” dedi.    ‘Düşüncesinden korkuyorlar’   İktidarın kendi ideolojisi dışında ideolojilerin yayılmasını istemediğini ve yasakladığını kaydeden Nebahat, Abdullah Öcalan’ın görüşlerinin yayılmaması için bu politikayı devam ettirdiğine dikkat çekti. Kürt sorunu çözülmeden Türkiye’de hiçbir sorunun çözülemeyeceğinin altını çizen Nebahat, “Aynı zamanda bu Kürtlerin sorunu değil bu Türklerin de sorunu. O yüzden çözümün adresi İmralı’dır. Onlar çözüm istemedikleri için bu durumdayız” sözleri ile sorunun tüm Türkiye’yi etkilediğini vurguladı.    ‘Zulme karşı birlikte direnmeliyiz’   Adalet Nöbeti’ni ziyarete gelen yurttaşlardan Fakiye Duman da, 1989’da devlet zoruyla İzmir’e taşınmak zorunda kaldıklarını söyleyerek, “Fakirlikten ve zulümden geldik buralara. Bizim kimliğimizi tanımamamızı istediler. Asker gelip genç, yaşlı, kadın, erkek demeden zulüm ediyordu. Buraya geldik daha da zorlandık. Yine burada da katledildik. Konuşmamız yasaklandı, yemek bulmamıza bile engel oldular. Zulüm hala devam ediyor. Bu zulme karşı birlik olmamız ve cezaevindeki direnişlere destek vermemiz gerekiyor” diyerek eylemlere destek verilmesi gerektiğini dile getirdi.   ‘Savaştan kazanç sağlayanlar biz değiliz’   Açlık grevindeki tutsaklar için destek verdiğini belirten ev işçisi Mekiye Akan da, “Kürt sorununun çözümü müzakere ile sağlanır. Savaş çözüm değildir. Biz anneler huzur ve özgürlük istiyoruz. Kürtler de her insan gibi dilini kültürünü yaşamak istiyor. Buraya her insan destek vermeli. Ne asker ne gerilla annesi ağlamasın. Bu savaştan kazanç sağlayanlar biz değiliz. Yaralıyız, savaşta çocuklarımız hayatını kaybetmiş” diye konuştu.