İSTANBUL - Sistematik şiddete maruz kaldığı evli olduğu erkek Yasin Avcı’nın özsavunma uygulayarak ölümüne sebep olan Serap Avcı hakkında eyleminin meşru müdafaa sınırları içinde bulunduğuna ve tahliyesine karar verildi.. Davayı takip eden Serap Avcı için Adalet grubundan kadınlar Bakırköy Cezaevi önünde karşılamaya gitti.

 

İstanbul'da evli olduğu erkek Yasin Avcı tarafından sistematik şiddete uğrayan ve gördüğü şiddet esnasında hayatta kalmak amacıyla özsavunma uygulayarak Yasin Avcı’nın kesici aletle ölümüne sebep olan Serap Avcı’nın karar duruşması, Küçükçekmece 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya taraf avukatları, taraf aileler ve Serap Avcı hazır edildi. Duruşmayı Serap İçin Feministler Grubu da izledi. Mahkeme heyeti Serap Avcı’nın meşru savunma uyguladığının sabit olduğunu belirterek beraatına karar verdi. Davayı takip eden Serap Avcı için Adalet grubundan kadınlar Bakırköy Cezaevi önünde karşılamaya gitti.

 

‘Serap Avcı’nın hiç polise şikâyet etmediğini delil olarak sundu’

 

Duruşma kimlik tespiti ile başladı. İlk söz verilen Yasin Avcı’nın avukatları meşru müdafaanın geçerli olmadığını iddia ederek, Serap Avcı’yı hedef aldı. Avukatlar Serap’ın ciddi bir hasar almadığını, bunun Adli Tıp Kurumu (ATK) raporunda da belirtildiğini söyledi. Avukatlar Serap’ın pişmanlık belirtisi göstermediğini, savunmalarının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, 7 buçuk yıllık evliliğinde şiddet gördüğüne dair hiçbir polis kaydının bulunmadığını ifade etti. Avukatlar Serap Avcı’ya tahrik indirimi uygulanmadan en üst sınırdan ceza verilmesini talep etti.

 

‘Serap Avcı’nın ifadesi ve ATK raporu tutarlı’

 

Serap Avcı’nın avukatlarından Murat Temuçin ise Serap Avcı’nın Yasin Avcı’yı kasten öldürdüğüne dair somut bir delil olmadığını, müvekkilinin anlattıklarının hayatın olağan akışına aykırı olduğu iddiasının doğru olmadığını ve Serap Avcı’nın anlattıklarının ve ATK raporunda vücudunda bulunan darp izleri ile tutarlılık sergilediğini kaydetti. Serap Avcı’nın özsavunma uyguladığı kesici aletin yasaya göre silah niteliğinde olmadığını, Serap Avcı’nın gece 3 sularında uyandırılarak fiziksel bütünlüğünün bozulduğunu, Yasin Avcı’nın kanında yüksek promil alkol ve uyuşturucu bulunduğunun tespit edildiğini ve Serap Avcı’nın ortak çocuklarını şiddetten korumaya çalıştığını belirtti. Murat Temuçin, Serap Avcı’nın yoğun tehdide ve hakarete uğradığını ve şiddet esnasında geçici körlük yaşadığını ifade etti. Murat Temuçin ayrıca Serap Avcı’nın karakolda verdiği ifadede Yasin Avcı’nın kendisini balkondan atmaya çalıştığını söylemeyi yaşadığı travma nedeniyle hatırlamadığını belirterek yaşanan olay sonrası Yasin Avcı’yı pansuman etmeye çalıştığını ve yardım istediğini, cinayet nedeniyle pişman olduğunu belirtti. Murat Temuçin, Serap Avcı’nın tahliye edilmesini talep etti.

 

‘Şiddet sarmalının ne demek olduğu dosyada sabit’

 

Ardından söz alan Gülyeter Aktepe ise dosyaya sunulan delillerin incelenmeyerek mütalaa verildiğini belirterek somut olarak ortaya konan raporlarda Serap Avcı’nın olaydan önce şiddete uğradığının ortaya konduğunu söyledi. Yasin Avcı’nın Serap Avcı’yı balkondan atmaya çalışarak katletme girişiminde bulunduğunu ve eğer o gün Serap Avcı özsavunma uygulamasaydı kendisinin katledilerek şüpheli kadın katliamlarından biri olabileceğini ifade etti. Serap Avcı’nın 7 buçuk yıl boyunca sistematik olarak şiddete maruz kalmasına rağmen polise şikâyet etmemesinin kadınların şikâyet mekanizmalarından sonuç alamaması ve beraber yaşamak zorunda kaldıkları erkeğin daha fazla şiddetine uğraması anlamına geldiğini belirtti. Gülyeter Aktepe, asıl hayatın olağan akışının tam da kadınların maruz bırakıldığı şiddete karşı koruyucu önleyici kararların etkin uygulanmaması sonucu gerekli desteği alamamaları olduğunu ifade etti. Gülyeter Aktepe, dosyada kadınların sistematik şiddet sarmalının ne demek olduğunun, kadınların şikâyet edecek gücünün nasıl bulunmadığının dosyada sunulduğunu belirterek 20 aylık tutukluluk süresinin göz önünde bulundurularak Serap Avcı’nın tahliyesini talep etti.

 

‘Deliller sabit, serbest bırakılmalı’

 

Avukat Funda Ekin de davada meşru savunmanın sabit olduğunu, Serap Avcı’nın çocuğuna dair devam eden velayet davasını takip edemediğini, çocuğunun kendisine düşmanlaştırıldığı bir ortamda bulunduğunu ve serbest bırakılması gerektiğini kaydetti.

 

Serap Avcı ise son söz olarak sistematik şiddete uğradığını, defalarca ailesi ile tehdit edildiğini, olayın yaşandığı gün yaşanan şiddete komşularının şahit olduğunu belirterek Yasin Avcı’nın ailesinin yaşadıkları semtte tanınan bir aile olması nedeniyle kimsenin tanıklık etmek istemediğini kaydetti. Yasin Avcı’nın güçlü ve tanınan biri olduğu için, uğradığı şiddete dair karakola şikâyet etse dahi ciddiye alınmayacağını düşündüğü için şikâyet etmediğini belirten Serap Avcı, avukatların savunmalarına katıldığını, beraatını talep ettiğini söyledi.

 

Verilen aranın ardından açıklanan kararda Serap Avcı’nın, eyleminin meşru müdafaa sınırları içinde bulunduğuna ve tahliyesine karar verildi.

 

‘Bakırköy Cezaevi önünden alınacak’

 

Kararın ardından kadınlar adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada kadınlardan Feride Eralp söz aldı. Feride Eralp, davanın Serap Avcı’nın öncülüğünde ve kadın mücadelesi ile kazanıldığını vurguladı. Feride Eralp, “Serap, yıllar boyunca maruz kaldığı şiddet nedeniyle cezalandırılmayacak. Bu, kadın dayanışmasının başarısıdır. Biz Serap’ın neden polise gidemediğini, yardım isteyemediğini kadınların kendi deneyimlerinden bilenler olarak, bu yolculuk daha bitmedi. Cezaevinden çıkacak, çocuğunun velayetini almaya çalışacak, ayakta kalmaya çalışacak; biz bu mücadelede de yanında olacağız. Serap Avcı, kayınvalidesinin bir sözünü söyledi: ‘Benim oğullarımın eli hep havadadır.’ Biz elin havada olmasının ne demek olduğunu biliyoruz. 1980’de dayağa karşı sokağa çıktığımız günden beri de hep söylüyoruz. Erkek şiddeti son bulsun, kadınlar şüpheli şekilde ölmesin, balkondan düşmesin diyoruz. Bir kadın, öldürmemek için bu kadar şiddetin karşısında yalnız kaldı. Bugün öldürmemek için öldürdü diye sevinemiyoruz ama serbest kaldığı için seviniyoruz. Serap’ı Bakırköy’den almaya gidiyoruz” dedi.

 

Açıklama, “Serap Avcı yalnız değildi”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Bağır herkes duysun erkek şiddeti son bulsun” ve “Serap Avcı artık özgür” sloganları ile son buldu.