Hakikat katliamını görmeyen medya 2024-12-22 09:06:19       Elfazi Toral   HABER MERKEZİ – Gazeteciliğin dili ya da ırkı olmaz; hakikatin sesi olan gazeteciler susturulmaya çalışılsa da, hakikat asla katledilemez.   Gazeteciliğin dili ya da ırkı olmaz. Hakikatin peşinden giden her gazeteci, insanlığın sesi ve vicdanıdır. Ancak, Türkiye’nin SİHA saldırısı sonucunda iki özgür basın emekçisinin hayatını kaybetmesi, ana akım medyanın bu evrensel sorumluluğu bir kez daha yerine getiremediğini gösterdi. Kuzey ve Doğu Suriye’deki gelişmeleri takip eden gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, 19 Aralık’ta bir SİHA saldırısı sonucu hayatını kaybetti.   Bu olay, ana akım medyanın hakikate karşı sessizliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Gazetecilerin katledilmesine siyasetçilerden insan hakları savunucularına kadar birçok kesimden tepkiler gelirken, ana akım medya bu olaya dair tek bir haber bile yapmadı. Evrensel gazeteciliğin temel değerlerine aykırı olan bu suskunluk, kamuoyunu aydınlatma görevinin nasıl ihmal edildiğini gösteriyor.    Hakikatin savunucuları   Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, gazeteciliğin temel amacı olan hakikati ortaya çıkarma misyonunu hayatlarının son anına kadar yerine getirdi. Cihan Bilgin’in “Bu halk zulüm ve baskıya maruz kalıyor. Bizim birinci görevimiz bu gerçeğe dikkat çekmektir” sözleri, gazeteciliğin evrensel etik değerlerini hatırlatan bir çağrı niteliği taşıyor. Nazım Daştan ise “Kalemimizi daha fazla halka adayacağız, kadrajımıza halkın mücadelesini alacağız” ifadeleriyle özgür basının vazgeçilmez rolünü özetliyor.   Medyanın sessizliği   Ana akım medya, özgür basın emekçilerinin katledilmesine sessiz kalırken, iktidarın politikalarıyla uyumlu bir yayıncılık anlayışı sergiliyor. Bu sessizlik, gazeteciliğin kamu yararını gözetme sorumluluğunu yerine getirmekten ne kadar uzaklaşıldığını ortaya koyuyor. Muhalif medya ise, hakikati tam anlamıyla yansıtmakta yetersiz kalıyor. T24 ve Rudaw gibi medya organları, “Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, Suriye’de öldürüldü” başlığıyla haber yapsa da, bu gazetecilerin SİHA saldırısı sonucu katledildiği gerçeğini manipüle ederek sunuyor.   Hakikat katledilemez   Özgür basın, yıllardır gerçekleri kamuoyuna ulaştırmak için mücadele ediyor ve bu mücadelesine devam edecektir. Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’ın katledilmesi, gazeteciliğin hakikate adanmış misyonunun ne kadar kutsal olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Devletlerin özgür basını hedef alması, hakikati susturma çabalarının bir parçasıdır. Ancak unutulmamalıdır ki hakikat asla katledilemez. Hakikat, onu savunan cesur gazetecilerin çabalarıyla her zaman yaşamaya devam edecektir.