‘Çeteleşmiş beton lobisi yasaları hiçe sayıyor’
- 11:49 17 Temmuz 2020
- Ekoloji
ARTVİN - Yusufeli ilçesinde yaşanan sel felaketinde dört kişinin de yaşamını yitirmesine ilişkin açıklama yapan Yeşil Artvin Derneği, “Ölümlerin sebebi yağan yağmurun şiddeti değil, çeteleşmiş bir beton lobisinin yasaları hiçe sayıp en az maliyet - en fazla kar anlayışına odaklanmış olmasıdır” dedi.
Yeşil Artvin Derneği, Artvin’in Yusufeli ilçesinde geçtiğimiz günlerde meydana gelen sel felaketi sonucu 4 kişinin hayatını kaybetmesi ve Yusufeli Barajı şantiyesinde meydana gelen tahribatlara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
‘Çeteleşmiş beton lobisi yasaları hiçe sayıyor’
Yusufeli Barajı Limak Şantiyesi civarında meydana gelen olayın “afet değil cinayet” olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Baraj inşaatı bağlantı yolları kapsamında T-21 tünelinden çıkan bütün hafriyat kuru dere olarak bilinen ve sürekli sel sularının geldiği alana hiçbir önlem almadan yığılmıştır. Bu alan ulaşım yolu dolgu alanı olarak gösterilmiş olup esasen kuru derenin ve vadinin viyadükle geçilmesi ya da menfez ve beton setlerle tahkim edilmesi gerekirken sadece baraj inşaatını yapan Limak Şirketinin daha fazla kar hırsı ile hafriyat uygun alana taşınmamış, en yakın dere yatağı doldurularak bu cinayete sebep olunmuştur. Ölümlerin sebebi yağan yağmurun şiddeti değil, çeteleşmiş bir beton lobisinin yasaları hiçe sayıp en az maliyet - en fazla kar anlayışına odaklanmış olmasıdır. Baraj inşaatını kontrol yükümlülüğü altında olan DSİ yetkilileri ise bu cinayete göz yummuşlardır” İfadeleri yer aldı.
‘Soylu felakete alışmamız gerektiğini söyledi’
Sel felaketine neden olan sebeplerin üstünün örtüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, Artvin Valisi Yılmaz Doruk’un felaketin ardından “Baraj inşaatının çalışmasına bir mani yok şükür” şeklinde sarf ettiği sözler hatırlatıldı. Açıklamada, “Ölenlerin ruhlarını incittiği gibi, Limak İnşaat’ın sorumluluk durumunu göz ardı ederek, bir felakette korunması gereken en önemli şeyin insanların canları değil de barajın inşaatı olduğunu, kamu idaresinin önem sıralamasında lanet olası bir beton yığınından daha önemsiz olduğumuzu hafızalarımıza kazımıştır. Yine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise bu konudaki konuşmasında ölenlerin dere yatağında değil iki tünel arasında öldüğünü göz ardı ederek dere yataklarına ev yapılmaması gerektiğini bildirmiş ve deprem, sel ve afetlerle birlikte yaşamaya alışmamız gerektiğini anlatmıştır” denildi.
Artvinlilere çağrı: Buna göz yumulmamalıdır
Limak Şantiye alanında meydana gelen sel felaketinin cinayet olduğu ve sorumluların Limak şirket sahipleri ile denetim görevini yerine getirmeyen DSİ 26’ncı Bölge Müdürlüğü yetkilileri olduğu ifade edilen açıklamanın devamında, şu sözler yer aldı: “Meydana gelen bu olayda yaşamını yitiren dört yurttaşımız bu kasıt ve ihmaller nedeniyle ölmüştür. Yusufeli Cumhuriyet Başsavcılığının gerekli soruşturmayı yaparak sorumlular hakkında dava açması için bütün Artvinliler olarak çağrı yapıyoruz. Soruşturulmayan her suç bir sonrakinin izin belgesi olmaktadır. Buna göz yumulmamalıdır.”