Çevreciler ‘İklim krizini durdur’ çağrısı yaptı

  • 16:34 17 Mart 2021
  • Ekoloji
İZMİR - İzmir’de çevreciler, “İklim krizini durdur” çağrısıyla açıklama gerçekleştirdi. Açıklamada, “19 Mart iklim grevini destekliyor ve dünyanın bütün halkları iklim krizine karşı ses vermeye çağırıyoruz” denildi.
 
İzmir’de Aliağa Demokrasi Platformu , Aliağa  Çevre Platformu (ALÇEP), Foça Forum, Foça Çevre Platformu (FOÇEP), Ege Çevre Ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Aliağa Şube Platformları , “İklim krizini durdur” diyerek Aliağa Demokrasi Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, “Doğa varsa biz varız” pankartı açıldı. Açıklamayı EGEÇEP Eş Sözcüsü Hüseyin Çağlar okudu.
 
 
Dünya Sağlık Örgütü’nün iklim değişikliğini 21’inci yüzyılda sağlık tehdidi olarak gördüğünü belirten Hüseyin, “İklim krizinin doğurduğu iklim olayları, Covid -19 gibi salgınlarla yeryüzündeki yaşamın sürdürülebilirliğini de tehlikeye sokuyor. Yaşamı tehdit eden bu olumsuz koşullar, ne pahasına olursa olsun büyüme ve kalkınmayı hedefleyen, paradan başka değer tanımayan Kapitalist sistemin yol açtığı eko kırımın sonucudur” diye kaydetti.
 
‘Bilim insanları dikkate alınmıyor’
 
Yıllardır bilim insanlarının fosil yakıt endüstrisinin atmosferi kirletmesinin olumsuz sonuçlar oluşturacağını iklimleri etkileyeceğini, yaşamın döngüsünü bozacağını söylemelerine rağmen dikkate alınmadığı vurgusunu yapan Hüseyin, “Fosil yakıtların yakılması, sanayi süreçleri, arazi kullanımı değişiklikleri ve ormansızlaşma gibi insan etkinlikleri sonucunda, sera etkisi yaratan gazların atmosferdeki birikimleri doğal sera etkisi kuvvetlenmektedir. Küresel ortalama hava sıcaklığı 0.3 - 0.6 Santigrat derece artmıştır” dedi.
 
‘Hava kirliliği koronavirüs olma oranını artırıyor ‘
 
Bir yıldır yaşamı olumsuz bir şekilde etkileyen COVID-19 virüsünün  de halk sağlığı ve çevre ilişkisinin önemini tekrar ortaya koyduğunu söyleyen Hüseyin, “Yapılan bilimsel çalışmalar, uzun süreli hava kirliliğine maruz kalan kişilerin, ortaya çıkan kronik hastalıklar nedeniyle COVID-19 gibi virüslere yakalanma ve olumsuz etkilenme riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu.
 
‘Aliağa da sorunlar yaşanmakta’
 
Aliağa’nın sanayi bölgesi olması nedeniyle hava kirliliği ve buna bağlı sorunların yaşandığı bir kent olduğuna dikkat çeken Hüseyin, “Sanayi tesislerinden kaynaklanan emisyonlar sadece bacasından atmosfere verilen emisyonlar değil. Bölgedeki sektörlere göre hammadde ve ürünlerin depolanması-taşınması işlemleri sırasında rüzgar etkisiyle havaya karışan tozlar, buharlaşan organik gaz ve buhar emisyonları gibi emisyonlar da bölge hava kalitesini olumsuz etkilemektedir. Tesisler çalışmaları kapsamı da hurda metalleri ergittikleri için; depolanan bu yığınlardan kalkan tozların içeriğinde ağır metaller, iz elementler, toksik organik kirleticiler bulunmaktadır” diye belirtti.
 
Yaşamı savunma çağrısı
 
Sağlıklı bir çevrede yaşamanın her insanın hakkı olduğunun altını çizen Hüseyin, “Doğanın ve ekolojik dengenin korunması, insanların, canlıların ve nesillerinin yaşamsal haklarının sağlanması ve geleceklerinin teminat altına alınması amacıyla 19 Mart’ta dünya genelinde gerçekleştirilecek İklim Grevi var. Biz doğanın ve canlıların haklarını savunanlar olarak. 19 Mart İklim grevini destekliyor ve dünyanın bütün halkları iklim krizine karşı ses vermeye çağırıyoruz” dedi.