KESK’ten doğa katliamına tepki: Ekolojik yaşam tehdit altında

  • 17:48 11 Nisan 2021
  • Ekoloji
 
ŞIRNAK - Kentteki doğa katliamına tepki gösteren KESK Şırnak Şubeler Platformu, "AKP hükümeti eli ile son yıllarda bölgede yürütülen politikalar sonucunda ekolojik yaşam tümden tehdit altında" dedi.
 
Şırnak’ta gerçekleştirilen ağaç kıyımına karşı Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Şırnak Şubeler Platformu öncülüğünde, basın açıklaması gerçekleştirildi. KESK binası önünde yapılan açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak İl Örgütü, sendika ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri de katıldı. "Orman kıyımına son, doğamıza sahip çıkalım" pankartının açıldığı basın açıklamasında, metni Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Şırnak Şube Kadın Sekreteri Serap Ok okudu.
 
'Doğa katliamı ile kültürel mirasımız yok edilmekte'
 
Şırnak’ın tarihi ve kültürel değerleri ile, köyleri ile, dağları ve doğası ile geçmişten bu yana kutsallık atfedilen köklü bir geçmişe sahip olduğunu söyleyen Serap, "İnsanlığın tarihini, kültürel ve toplumsal birikimini bağrında barındıran ilimize yönelik sistematik olarak yapılan, uzun vadede ekolojik krize neden olan saldırı politikaları ile karşı karşıyayız. Yapılan doğa katliamı ile sağlımız, tarihi-kültürel miraslarımız yok edilmekte ve doğal yaşam alanlarımız ve geleceğimiz tehdit edilmektedir" dedi.
 
'Köylülerin yaşam alanları yok edilmiştir'
 
Coğrafyanın yeni bir konseptin tehlikesi altında olduğunu belirten Serap, "Bu konseptin açılımı, kapsamlı ve uzun vadeli argümanı barajlar ve maden sahaları olarak kendini göstermektedir. Yapılan doğa katliamı Her ne kadar güncel siyasetin içerisinde yer almasa da uzun vadede amaç, coğrafyayı yok etme projesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Şırnak’tan Hakkari’ye kadar uzanan vadide 11 baraj yapılarak akan bütün dereler kurutulmuştur. Bunun yanında Cudi’de yaklaşık 500’e yakın maden sahası ile Cudi doğası ve çevresindeki köylülerin yaşam alanları yok edilmiştir" ifadelerini kulandı. 
 
'Binlerce hektar ormanlık alan küle döndü'  
 
Neredeyse her yıl başta Cudi Dağı olmak üzere Gabar, Besta ve çeşitli bölgelerde çıkan yangınlarla birçok canlı öldüğünü, binlerce hektar ormanlık alanın küle döndüğünü vurgulayan Serap, Cudi’de binlerce ağacın kesildiğine, yaylaların yasaklandığına, halkın geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılığın büyük zarar gördüğüne işaret etti. Serap, “Yine bu süreçte Van yolu yapımı ve Van yoluna yapılacak kalekolların güvenliği gerekçe gösterilerek Besta bölgesinde binlerce ağacın kesildiği ve kesilmeye devam edildiğini görmekteyiz. Ağaç kesimi için bölgede yaşayan köylülerin tehdit edildiği ifade edilmekte, ağaçlarını kesmemeleri halinde ihale ile firmalarca kestirileceği söylenmektedir. Hali hazırda termik santral, Nerdüş deresi, yapılan barajların oluşturduğu güvenlik kaygıları gibi, ekolojik tahribatı yaşayan Şırnak halkı, ağaç kesimleri ile bu tahribatı çok daha derinden yaşayacaktır. Her ne gerekçe ile olursa olsun, doğa kendisine yapılan ihaneti affetmez. Kesilen her bir ağacın doğal yaşam dengesini bozacağı unutulmamalıdır. Kültürel ve tarihsel bir birikime sahip Şırnak ili bu yönlü saldırılara tepki göstermez ise çok ciddi kuraklık, çoraklık ve sağlık sorunları ile karşı karşıya kalacaktır" şeklinde konuştu.
 
'AKP eli ile ekolojik yaşam tehdit altında'
 
Özellikle AKP hükümeti eli ile son yıllarda bölgede yürütülen politikalar sonucunda ekolojik yaşamın tümden tehdit altına alındığına dikkat çeken Serap, "Daha önce Silopi ilçemizde yapılan termik santralin etrafa saldığı zehirli gazlar ile kanserleşme oranının arttığı, kalp krizi geçirme yaşının 20’lere indiğini, kadınların düşük yapma oranlarının arttığını, tarımsal ürünlerin yetiştirilemediğini ve binlerce yıldır Şırnak ilinde yetişen endemik bitkilerin büyük zarar gördüğünü görmekteyiz" diye aktardı. Serap, son olarak şunları söyledi: "Bizler var olduğumuz sürece doğamıza yapılacak her türlü saldırıda Şırnak halkından yana taraf olduğumuzu ve mücadelemizi yükselteceğimizi belirtmek istiyoruz. Şırnak halkının doğası ve kültürel birikimlerini tehdit altına alarak cezalandırmanıza izin vermeyeceğiz. Türkiye’nin her yerinde geleceğimizi, sağlımızı, ormanlarımızı, doğamızı koruma sorumluluğu ve bilinciyle mücadelemizi her alanda sürdüreceğimizi belirtmek isteriz."
 
Açıklama bir dakikalık oturma eylemi ile son buldu.