HDK Ekoloji Meclisi’nden ‘İzmir için su’ kampanyası
- 14:35 24 Şubat 2022
- Ekoloji
İZMİR - Kentte yaşanan tatlı su kıtlığına dikkat çeken HDK Ekoloji Meclisi üyeleri, su kıtlığına dikkat çekmek amacıyla başlattıkları kampanyayı duyurdu.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) İzmir Ekoloji Meclisi, "Sermaye için değil İzmir için su" sloganıyla başlattıkları kampanyanın duyurusunu Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Örgütü’nde yaptığı basın toplantısı ile gerçekleştirdi. Salona “Sermaye için değil İzmir için su, yaşam için su" pankartı asıldı. Basın metnini HDP Ekoloji Meclisi Üyesi Mehtap Alişan okudu.
Su enerji üretimi için vazgeçilmez hale getiriliyor
Dünyanın birbiriyle bağlantılı su kıtlığı ve iklim değişikliği ile boğuştuğunu ifade eden Mehtap, suyun, tarım, hayvancılık ve balıkçılık gibi yaşamın temel taşlarını da kontrol ettiğini belirtti. Suyun hidroelektrik santralleri ile enerji için vazgeçilemez hâle getirildiğini söyleyen Mehtap, “Bu koşullarda su ile başlayan yoksunluk ilişkileri nedeniyle diğer alanlarda da kendini gösterecektir. İklim değişikliği dünya su kaynakları üzerinde çok ciddi olumsuz etkileriyle su sorununu daha da önemli hâle getirmektedir. Yeraltı sularının seviyeleri düşmekte, göller kurumakta, sulak alanlar yok olmaktadır. Su sıkıntısı çeken şehirlerde, aynı kısıtlı su kaynağını paylaşmak zorunda kalan şehirlilerle çiftçiler arasındaki rekabet artmaktadır” dedi.
İzmir su kıtlığı yaşıyor
İzmir’in içme ve kullanma suyunun derin kuyular, barajlar ve kaynak sularından sağlandığını dile getiren Mehtap, yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda İzmir için su kuraklığı tehlikesinin ortaya çıktığını vurguladı. Prof. Dr. Doğan Yaşar’ın “İklimsel Değişimlerinin İzmir Su Kaynaklarına Etkisi” başlıklı çalışmasına atıfta bulunan Mehtap, “Bu çalışmada ‘Bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için yıllık kişi başına düşen su potansiyeli 10 bin metreküptür. Eğer bir ülkenin su potansiyeli bin metreküpten az ise o ülke su fakiri ülkeler grubuna girmektedir. Ülkemizin kişi başına düşen kullanılabilir su potansiyeli Devlet Su İşleri (DSİ) verilerine göre 2 bin metreküptür. Bu değer göz önüne alınınca ülkemizin sahip olduğu kişi başına düşen kullanılabilir su potansiyelinin ne kadar düşük olduğu anlam kazanır hale gelmektedir. Ancak, İzmir için su potansiyeli ise yaklaşık 600 metreküp gibi bunların çok çok daha altındadır’ demektedir” ifadelerini kullandı.
Gereksinim kadar su tüketilmeli
Mehtap, yaşanan su kıtlığına karşı alınabilecek önlemleri şöyle sıraladı: “İzmir’ in güney aksındaki tek yüzeysel su kaynağı olan Tahtalı Baraj Havzası’ndaki altın madenciliği çalışmalarına derhal son verilerek, İzmir içme suyunun kanser yapıcı ağır metallerle kirlenmesine dur denilmelidir. İzmir halkına zamlı su satışına başlanırken, yeraltı sularından milyonlarca metreküpü ücretsiz kullanan cola şirketleriyle sanayi kuruluşlarına engel olunmalıdır. Tüm yeraltı ve yüzeysel su kaynakları ve özellikle de sulak alanlar korunmalıdır. Çok su tüketen ve su kirliliğine neden olan sanayi yatırımlarına ancak tüm su arıtma önlemleri aldıktan sonra ve ülkemizin gereksinimi kadar üretim izni verilerek, su kullanımları sınırlandırılmalıdır.”
Son olarak konuşan HDK Ekoloji Meclisi Eşsözcüsü Erol Çırak da kampanyanın 22 Mart Dünya Su Günü’ne kadar devam edeceğini ve sokak etkinlikleri ile su kıtlığına dikkat çekeceklerini, kampanya için imza masaları açacaklarını paylaştı.