Karaburun’da yaşam savunucuları ÇED toplantısını yaptırmadı

  • 17:00 9 Mayıs 2022
  • Ekoloji
İZMİR - Karaburun’da mera ile koruma altındaki bitki ve hayvanları yok edecek olan GES Projesi’nin ÇED toplantısı yaşam savunucuları tarafından yaptırılmadı. 
 
İzmir’in Karaburun ilçesinin Parlak mahallesinde, Öres Elektrik Üretim AŞ. Tarafından Kentsel Sit Statüsüyle koruma altındaki Sazak Köyü’ne bitişik, aynı zamanda mera vasfındaki alana kurulması planlanan 30 hektarlık merayı ve bitki örtüsünü yok edecek Güneş Enerji Santrali (GES) için Parlak Mahallesi Köy Kahvesi önünde yapılması planlanan Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) toplantısı yurttaşlar tarafından yaptırılmadı. “Karaburun’a iyi bak, kulak ver, yaşat”, “Bunun adı temiz enerji değil talan”, “ÖÇKA’ya rağmen bu ne iştir”, “Meramıza Dokunma, küresel karbon pazarına hayır”, “Herkese yeter dünya hırsa, ranta hayır” pankartlarının açıldığı alanda sık sık “Havana, suyuna toprağına sahip çık” sloganı atıldı. Karaburun Yarımadası yaşayanları, Karaburun Kent Konseyi, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum örgütü temsilcileri adına  Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan açıklama yaptı.  
 
Koruma altındaki bitki ve hayvanlar zarar görecek
 
Yarımadadaki yatırım başvurularına yönelik itirazlara, açılan davaya rağmen durumun değişmediği ifade edilen açıklamada “Bir de bu bölge için 2019 yılında Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇKB) ilan edildi. Hala firmalardan proje başvuruları alınıyor. Neye dayanarak? Yarımadayı ÖÇKB ilan ederken amaç korumak mıydı? GES proje alanında; uluslararası ve ulusal ölçekte koruma altına alınan bitki, sürüngen, memeli ve kuş türleri mevcut. Tüm bu canlı türleri zarar görecek” denildi. 
 
RES’ler yeterince zarar verdi
 
2019 yılında kentsel sit ilan edilen Sazak Köyü GES ve Öres’in bağlantı yolları üzerinde RES türbinlerinin bozduğu silüetin şimdi de GES projesiyle kültürel mirasa zarar vereceği ifade edilen açıklamada “Karaburun yüzölçümünün yüzde 89’u 7 proje sahası olarak RES firmalarına tahsisli. RES türbinleri, toplam yüzölçümü 484 kilometrekare olan yarımada üzerinde yaklaşık 430 kilometrelik bir alana yayılmış durumda ve mevcutta 140 RES türbini bulunmakta. Mevcut RES’ler için açılan yollar orman, kadimden beri kullanılan ve tescilli mera alanları, tarım alanları ve doğal koruma alanı üzerinde” diye belirtildi.
 
‘Proje yok oluşun başlangıcıdır’
 
2018 yılı Karaburun Milli Emlak Şefliği verilerine göre Parlak köyünde toplam 753 hektar tarım ve mera alanı zeytinlik faaliyetleri için tahsis edildiğini, ancak bu alanların RES ve GES projelerine açılmak istendiği belirtilen açıklamada “Uygulaması çok yeni olan ‘Birleşik Yenilenebilir Elektrik Üretim Tesis Alanı’ önerileri bütüncül düşünülmemektedir. Bu yatırım önerileri, Parçacı Enerji yatırım kararlarıyla Karaburun ekolojisi üzerinde kümülatif etkisi öngörülemeyen ve telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açacaktır. Karaburun – Ildırı Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi’ne ilişkin karasal ve denizel biyoçeşitlilik araştırma çalışmaları devam ederken alanda yeni enerji yatırımların önerilmesi yok oluşun başlangıcıdır. Yarımadada yatırım yağması, bölgede yaşayan insanları göçe zorlamaktadır. Doğası talan edilen, yaşam alanları daraltılan halk ağır insan hakları ihlalleri ile karşı karşıyadır” denildi. 
 
Açıklama sloganlarla sona erdi. 
 
 Tutanak tutuldu
 
Çevre ve Şehircilik İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkilileri tarafından tutulan tutanakta; “Bölgede yoğun RES projelerinin olduğu GES projeleri ile kalan mera alanlarının da yok olacağı, faaliyetin istenmediği protestolarla yoğun bir şekilde dile getirilerek, halk bilgilenmek istemediği için toplantı alanında düzenlenen tutanakla alandan ayrıldı” sözleri yer aldı.