
Savaş olmasaydı nasıl olurdu?
- 09:04 26 Haziran 2025
- Güncel
AMED - “Savaş olmasaydı kadınlar daha özgür olurdu” diyen kadınlar, savaşın en çok kadınları görünmez kıldığını söyledi.
Dünyanın dört bir yanında erkek egemen anlayışla başlatılan savaşlarda, en çok etkilenen kesimlerin başında kadınlar ve çocuklar geliyor. Günümüzde de devam eden savaşlarda bunu görmek mümkün… Savaş aynı zamanda ülke ekonomisini de olumsuz etkilerken, halkın refah seviyesini ciddi şekilde düşürüyor.
Yaşanan savaşlara dair kadınlara, “Savaş olmasaydı nasıl olurdu?” sorusunu sorduk. Mikrofonumuza konuşan kadınların cevabı ise röportajımızda yer alıyor.
‘Kadınlar için her yerde özgürlük olurdu’
Mikrofon uzattığımız kadınlardan Gurbet İpek, savaş olmaması hâlinde dünyadaki bütün insanların istediği her dine, dile ve yaşama sahip olabileceğini ifade etti. Gurbet İpek, “Savaş olmasaydı dün, bugün ve yarın da bütün kadınlar için her yerde özgürlük olurdu. Gücümüzle, dilimizle, gerçekliğimizle olurduk. Biz kadınlar ve erkekler arasında pek fark yok. Ailelerimiz ve toplum açısından eşit yetiştirilseydik, erkeklere sunulanlar biz kadınlara da sunulsaydı daha güçlü olurduk” dedi.
‘Savaşsız bir dünya diliyorum’
Savaşın kirli olduğunu ve bir kazananının olmadığını kaydeden Gurbet İpek, “Savaşta olan bütün taraflar savaşı kaybeder. Keşke savaşlar olmasaydı. Bütün insanlar birbirleriyle nedensiz bir şekilde savaşıyor. Savaşta her taraf kendini haklı görüyor. İyi ya da kötüye bakmak değil, kabul etmek ve yaşamını sürdürmesine müsaade etmek gerekir. Savaş kirlidir ve hepimize zarar verir. Zaten sonuçlarını hepimiz görüyoruz. Savaşsız bir dünya diliyorum” sözlerine yer verdi.
‘Savaş olmasaydı kadınlar daha özgür olurdu’
Mikrofonumuza konuşan bir diğer kadın Süheyla Taş, “Savaş olmasaydı, kadınlar için özgürlük olurdu. Bu da savaşın olmadığı yerde demokrasinin olduğu anlamına gelir. Ayrıca savaş olmasaydı ekonomi de iyi olurdu” dedi.
‘Barış dolu bir hayat istiyoruz’
Nagihan İpek de, “Tek sorunumuzun savaş olduğunu düşünmüyorum. En büyük sorunun, zihinlerimizde yatan savaş olduğunu düşünüyorum. Zihnimizdeki savaşı sona erdirdiğimizde, o zaman ekonomik olarak da kalkınacağımıza inanıyorum. Kadına etkisi yüzyıllardır süren bir şey ve savaşın ortadan kalkmasıyla kadın haklarının iyi yönde etkileneceğini düşünüyorum. Kadınlar için de, çocuklar için de, hayvanlar için de huzur ve barış dolu bir hayatın olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
‘Toplumu değiştiren, şekillendiren kadının elidir’
Savaşın toplum üzerindeki etkisine değinen Derya Çınar ise, savaşın olmaması hâlinde kadınlara dair daha güzel şeyler olabileceğini belirterek, “Bunun için kadınlarımızın çok ses çıkarması gerekir. Kadın arkadaşlara seslenmek istiyorum. Toplumu değiştiren, toplumu şekillendiren şeyin gerçekten kadının eli olduğunu, kadının düşünce yapısı olduğunu düşünüyorum. Yüzyıllardır kadının bu zamana kadar kazandığı kazanımlar elinden alınmak isteniyor. Kadın olmasaydı adalet, merhamet olmazdı. Kadınlar hak ettiği değeri görmüyor ve gerçekten katledilen o kadar kadın var ki... Psikolojik olarak yok olan genç kadınlar, intihar eden genç kadınlar var. Bunun kesinlikle toplum baskısından kaynaklandığını ve toplumu şekillendirenin kadınlar olduğunu düşünüyorum. Kadınların artık korkmaması, susmaması gerekiyor. Onlara ait olan her şeye sahip çıkması gerekir. Kadınların el ele vermesi ve bu mücadele doğrultusunda ayakta durması gerekiyor” diye konuştu.
‘Daha iyi şeyler ortaya çıkabilir’
“’Kadınlar özgürdür’ adı altında kadınlar sömürülüyor ve hakları yeniyor” diyen Derya Çınar, “Kadınlar aslında kendi haklarının farkında değil. Kadınlar kendi haklarının farkında olsaydı, daha iyi şeyler ortaya çıkabilirdi. Bugün sorarsanız ne kadınlar mutlu ne de erkekler mutlu. Aile içindeki davranışları bile toplum belirliyor ve bireyler bunun farkında değil. İlk önce kendimizden başlayarak bütün dünyayı değiştirebiliriz. Herkes kendinden başlayarak değişmelidir. ‘Toplumu değiştiremeyiz’, ‘gücümüz yetmez’, ‘artık her şey şekillenmiş ve kalıplaşmış’ diye düşünmemek gerekiyor, geniş düşünmek lazım. Kadının gücü her şeye yeter. Kadın çok güçlü bir varlık, bunu başarabileceklerini bilmeleri gerekiyor, kendilerine inanmalılar. Baskı altında olan kadınları anlayabiliyorum. Ben de bir kadın olarak bu baskılara maruz bırakılıyorum” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Derya Çınar, özgürlüğün sadece çarşıya çıkarak alışveriş yapmak olmadığının altını çizerek, düşünce olarak kadının kendini özgürleştirmesi gerektiğini sözlerine ekledi.