Cansu’yu katleden erkeğe ağırlaştırılmış müebbet
- 15:18 7 Temmuz 2023
- Hukuk
İZMİR - Cansu’yu katleden erkek Metin Aydoğdu hakkında ‘eşi kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
İzmir’in Konak ilçesinde 20 Mayıs 2022’de boşanma aşamasında olduğu ve hakkında koruma kararı bulunan Cansu Geyik’i kesici aletle katleden ve annesi Nedime Geyik’i “kasten öldürmeye teşebbüs” etmekten yargılanan Metin Aydoğdu hakkındaki davanın karar duruşması İzmir 16'ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya fail, taraf avukatları, Cansu’nun ailesi, yetki belgeli Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) avukatları, Önce Çocuk ve Kadınlar Derneği avukatı, çocuğu temsilen atanan kayyım avukatı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı hazır bulundu. Duruşmayı ayrıca Karabağlar Kent Konseyi Kadın Meclisi Şiddetle Mücadele Grubu ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, katledilen Büşra Yabaşkul’un annesi de takip etti. Duruşma katılımcıların sayısı nedeniyle 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görüldü.
‘Cezalar caydırıcı olmalı’
Duruşma öncesi adliye önünde Karabağlar Kent Konseyi Kadın Meclisi Şiddetle Mücadele Grubu açıklamasında konuşan Kadın Meclisi Başkanı Funda Özdemir, failin en üst sınırdan emsal olacak nitelikte bir ceza alması gerektiğini vurguladı. Sadece üst sınırdan ceza kararının da yeterli olmayacağını belirten Funda, “Kadın cinayetlerinin durdurulması için infaz rejiminin de düzenlenmesi acil bir ihtiyaçtır. Kadınlara zarar verenler aldıkları cezaların tümünü kapalı ceza infaz kurumlarında geçirmeli ve ağırlaştırılmış infaz usullerine tabi tutulmalıdır. Cezalar ve uygulamalar caydırıcı olmalı, kadın düşmanları hak ettikleri ceza hak ettikleri şekilde çekmelidir” dedi. Açıklama “Asla yalnız yürümeyeceksin”, “Kadın cinayetlerini durduracağız” sloganlarıyla sona erdi.
Duruşmaya geçildi
Ardından duruşmaya geçildi. Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada Cansu’nun avukatlarından Hatice Arslan Atabay fail avukatının bilirkişi raporunun yetersiz olduğu, Cansu’nun telefonunun yeniden incelenmesi talebine itiraz ederek yeterli delilin toplandığını ifade etti.
Fail avukatı ise Cansu’nun telefonunda kayıtlı ve görüşme yaptığı belirtilen polis memuru ile mesajlaştığı konulara bilirkişi raporunda yer verilmediğini, bu eksikliğin giderilmesi için Cansu’nun telefonuna fiziksel müdahale yapılarak bilgilerin getirilmesini talep etti. Mahkeme başkanı ise fiziksel müdahale halinde bütün delillerin yok olabileceğinin Siber Suçlar Bürosu tarafından belirtildiğini aktardı.
‘Failler benzer iddialarda bulunuyor’
Ardından söz alan Avukat Hatice, önceki celsede verilen savcılık mütalaasında haksız tahrik indirimi yapılmaması talebine katıldıklarını belirterek kadın katliamlarının sistematik ve aynı motivasyonla yapıldığını, haksız tahrik indirimlerinin failleri cesaretlendirdiğini vurguladı. Faillerin Cansu’nun failinde olduğu gibi arka planlarında hep bir şiddet hikayesi barındırdığını ve sadakat hükmünün de bahane olarak sunulduğunu kaydeden Hatice, failin sadakat gerekçesi üreterek cezai indirim almayı hedeflediğini dile getirdi. Hatice, Cansu’nun boşanma başvurusunda bulunduğunu da hatırlattı.
‘Fail pişmanlık belirtisi göstermiyor’
Failin mahkemeye yazdığı mektuplarda pişmanlık belirtisi göstermediğini dile getiren Hatice, kanser tedavisi sürecinde Cansu’nun kendisine bakmasına rağmen bakım yapmadığı iddialarının tutarsız olduğunu ekledi. Hatice, ayrıca failin çocuğunu beyan değiştirmeye zorladığını ve hiçbir cezai indirimin yapılmamasını talep etti.
Fail suçu Cansu’ya yüklüyor
Cansu’nun aile avukatlarından ÇHD’li Şule Aslan Hızal da kesici alet üzerinde sadece failin parmak izlerinin bulunduğunu dolayısıyla aletin evden değil dışarıdan getirildiğinin kanıtı olduğunu belirterek evde başka kesici aletin bulunmadığını, Cansu’nun faile saldırdığına iddiaların da yersiz olduğunu paylaştı. Failin katliam sonrası amcasını aradığını, kız kardeşinin de katliam sonrası evine gelen failin delilleri yok etmesi için yardım ettiğini söyleyen Şule failin karakola gitmeden önce de işyerini arayarak soğukkanlı şekilde kıdem tazminatı istediğini dile getirdi.
‘Cansu’yu kararlı olduğu için katletti’
Defalarca boşanmak isteyen Cansu’nun en sonunda kendi ailesinden destek aldığı ve boşanmanın kesin gerçekleşeceğini anladığı için failin katliamı gerçekleştirdiğini belirten Şule, Cansu’nun daha önce şiddete maruz kaldığına, tehdit ve hakarete maruz kaldığına dair mahkeme kararının bulunduğunu hatırlattı. Şule bu delillerin de tasarlamanın unsuru olduğunu vurgulayarak, tüm suçlardan üst hadden ceza verilmesini istedi.
‘Katliam canavarca hisle işlendi’
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Barış Özbay da kadın katliamlarının kadınlar için bir kader olarak addedilmesine karşılık mahkeme kararlarının eylemi önleyici olduğunu ifade etti. Barış, failin tasarlayarak katletme suçundan ceza almasını isterken, “pişmanlık” beyanlarının ise cezadan kaçmak için söylendiğini dile getirdi.
‘Fail yine Cansu’yu suçladı’
Fail ise çocuğunu almaya gittiğini belirterek Cansu’nun kendisine saldırdığını ve kendisinin Cansu’nun görüştüğü polis tarafından tehdit edildiğini iddia etti. Fail pişman olduğunu söyledi.
İndirim talep etti
Fail avukatı da tanık beyanlarının objektif olmadığını, geçimsizliğin failin kanser olduğu 2013 yılından sonra başladığını belirterek Cansu’nun boşanmak istediği için sistematik şiddet ithamında bulunduğunu iddia etti. Fail gibi Cansu’yu suçlayan fail avukatı, “iyi hal indirimi” talep etti.
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti oy birliği ile failin “eşi kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan da 14 yıl hapis cezası verilmesine karar verdi.