Kobanê Davası: Olmayan örgütün üyesi yapıldı
- 17:19 2 Ağustos 2023
- Hukuk
ANKARA - Kobanê Davası’nda konuşan Avukat İbrahim Ergün, müvekkilinin SYKP’ye üye olmamasına rağmen üyesiymiş gibi gösterildiğini belirterek, esas hakkında hazırlanan 5 bin sayfalık mütalaanın kopyala-yapıştırdan ibaret olduğunu söyledi.
IŞİD’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protestolar gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobanê Davası’nın 27’nci duruşmasının 2’nci oturumu Sincan Cezaevi Kampüsünde görülmeye başlandı.
Duruşmayı Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Colemerg Milletvekili Vezir Coşkun Parlak, Mûş Milletvekili Sümeyye Boz, Mersin Milletvekili Ali Bozan, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatları, Barış Anneleri ve çok sayıda kişi izledi.
Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunun siyasetçilerin bir kısmı duruşmaya gelirken, farklı cezaevlerinde tutulan siyasetçilerin bir çoğu, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
Verilen aranın ardından duruşma, Gülfer Akkaya’nın avukatı İbrahim Ergün’ün savunmalarıyla devam etti.
‘Hiçbir talebimiz kabul edilmedi’
Bir önceki duruşmada usul eksiklilerin giderilmesi için taleplerini ilettiklerini söyleyen İbrahim, bu eksiklikler giderildikten sonra savunmalarına geçmek istediğini, heyetin 4 sayfalık dilekçeye ve taleplere bakmadığını belirtti. Dosyanın kovuşturma aşamasının bitmediğini dile getiren İbrahim, davanın başından bu yana mahkeme heyetinin hiçbir talebi kabul etmemesini eleştirdi.
Pendik olayı talebi reddedilmiş
Devam eden dava süresi boyunca dosyaya sürekli farklı evrakların girdiğine dikkat çeken İbrahim, Gülfer Akkaya’ya dava kapsamında hiçbir sorunun sorulmadığını ve usule ilişkin sorunların giderilmediğini ifade etti. İbrahim, “3 bin 500 sayfalık bir iddianame adil yargılanma hakkının ihlalidir. Esas hakkında bize tebliğ edilen 5 binlik bir sayfa var. Büyük çoğunluğu tekrarlar ve kopyala-yapıştır oluşturuyor. Buna karşı bizim çok kısa sürede cevap vermemizi bekliyorsunuz. Bilgisayar başına oturulmuş, Google’dan aramalar yapılmış bulunan haberler dosyaya eklenmiş ama sanığa hiçbir şey sorulmamış. Pendik olayları diye bir olay yok, başka yerde Pendik’in lafı bile geçmiyor. 2Mahkeme Pendik olayını cumhuriyet savcısına sorsun, buna göre müvekkilimin savunması alınsın biz de ne istenildiğini anlayalım’ dedik bu talebimizde kabul edilmedi“ dedi.
‘Savcı psikolojik analiz dahi yaptı’
Mahkeme heyetinin davayı usule uygun yapıyormuş gibi yaptığına vurgu yapan İbrahim, şöyle devam etti: “7 yıl boyunca soruşturma yürütüyorsunuz ama hala suç isnadını bilmiyorsunuz. 108 kişi içerisinde bir tek Altan Tan’ın suç tarihi farklı neden? Bunun cevabını veren olmaz. Bunun tek cevabı; bu dosya tam bir keyfilik içerisinde, talimatlarla yazılmış bir iddianame. Mütalaada, ‘PKK üst düzeyleri ile yargılanmalarına rağmen diğerlerinin karşı çıkmamaları, terör örgütü demediler’ cümlesi geçiyor. Böyle bir mütalaa olabilir mi? Bir kısım sanıklara diyorsunuz ki ‘Onlarla yargılanmaya karşı çıkmadınız diye siz de onlardanız. Onları mahkum etmedikçe var sizde bir iş’ deniliyor. Bu durum bırakın bizim usulümüzde hiçbir hukuk alanında yok. Bu davada savcı psikolojik analiz dahi yaptı.
Suç tespit edilemiyor
Müvekkilim hakkında, “terör örgütü kapsamında diğer sanıklarla hareket ediyor” cümlesi geçiyor. Bu nedir? Örgüt üyesi mi değil mi? diğer sanıklarla hareket etmek nedir. Aynı paragrafın sonunda HDP MYK üyesi olduğu için diyor. Yukarıdakini neden anlatınız o zaman. Üste bunu söylerken, altta MYK üyesine bağlanılıyor. Mütalaada sürekli yaşanılan çelişkidir. Bu şekilde bu dosya bizim açımızdan savunma hakkımızın kısıtlandığı bir dosyadır. Suçu belli olmadığı için savunmada yapamıyoruz. Mütalaada bir an önce ceza verilmesi üzerinde durulduğu için delilerin üzerinde durulmamış. ‘Örgütle birlikte hareket etmek’ kavramını ben yeni görüyorum, bu hukukta da yok bunun açıklanmasını talep ediyorum.”
‘SYKP üyesi olsa dahi ne olacak?’
Sorguda SYKP ile ilgili herhangi bir soru sorulmadığını, iddianamede de SYKP’nin yer almadığını da ifade eden İbrahim, mahkeme heyetine, “Müvekkilinin SYKP’ye üye olması durumunda ne olacağını” sorarak, “Siz müvekkilimi örgüt üyesi olarak görebilirsiniz ama bu duruma ilişkin somut bir beyan ya da delil var mı?” diye sordu.
Duruşma yarın saat 10.00’a ertelendi.