ANKARA - Semra Güzel’in yargılandığı davada konuşan Volkan Bora’nın annesi Songül Bora, Jandarma’da ifade verdiği süreçte Jandarma tarafından, “Bunların Semra’nın yaptığını söyle söylemezsen yaşlısın zaten cezaevinde ölürsün” tehdidine maruz kaldığını söyledi.

 

Hakkında 2017 yılında başlatılan soruşturma dosyasındaki bazı fotoğrafların basına servis edilerek hedef gösterilmesinden sonra dokunulmazlığı kaldırılan ve 3 Eylül 2022’de tutuklanan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed eski Milletvekili Semra Güzel’in yargılandığı davanın 5'nci duruşması, Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Semra Güzel, tutuklu bulunduğu Kandıra Kadın Kapalı Cezaevi’nden Ses Görüntülü ve Bilişim Sistemi ile (SEGBİS) katılırken, çok sayıda avukat ve izleyici duruşmada hazır bulundu.

 

Songül Bora: Oğlumu görmek istedim

 

Duruşma, dosyaya gelen evrakların okunmasının ardından Malatya’dan duruşmaya SEGBİS ile bağlanan tanık Songül Bora dinlenildi. Semra ile Volkan’ın sözlü olduğunu ve oğlu Volkan Bora’yı görmek istediği için Semra’nın yanına gittiğini ve Şirnex (Şırnak) sınır kapısına beraber gittiklerini söyledi. Bilmedikleri bir yere gittiklerini, bir gün sonra oğlu Volkan Bora’yı gördüğünü belirten Songül, oğlu Volkan, Semra ve kendisinin birlikte fotoğraflar çekildiğini kaydetti. 

 

Heyet, Songül’e “Semra Güzel’in yanına neden gittin” sorusuna Songül, “Çünkü oğlumun sözlüsüydü” cevabı verdi. Semra’nın herhangi bir yönlendirme yapmadığını dile getiren Songül, Semra’yı götürmesinin sebebinin oğlu Volkan’ın sözlüsü olmasından kaynaklı olduğunu dile getirdi.

 

Jandarma’dan ölüm tehdidi

 

Tanık ifadelerinin ardından Semra söz aldı. Semra, Songül’e, “Jandarmada ifaden alınırken baskı altında mıydın?” sorusuna, Songül, “Evet baskı altındayım, orada bana sürekli, ‘Semra yaptı de eğer söylemezsen zaten yaşlısın seni cezaevine atarız orada ölürsün’ dediler. Benim söylemediğim o kadar şey vardı ki ifade tutanağına imza atmadım. Madem her şeyi ifade tutanağına geçirdiler neden benim orada fenalaştığımı geçirmediler” sözlerini kullandı.

 

‘Volkan’ın ailesiyle bağım hiç kopmadı’

 

Songül’ün beyanlarının ardından Semra, Songül’ün de nasıl gidildiğini belirttiğini, herhangi bir organizasyona ihtiyaç olmadığını o dönemin çözüm süreci olduğunu dile getirdi. Semra, “Songül’ün Kürtçe bilmemesinden kaynaklı ben dil noktasında yardımcı oldum. Volkan’ın ailesiyle bağım hiç kopmadı, sık sık Malatya’ya giderdim. Taziye sürecini beraber dayanışarak geçirdik” ifadelerini kullandı. 

 

‘Şikayetlerin sonuçsuz bırakıldığını biliyoruz’

 

Kandıra Cezaevi’nde Semra’nın yanında bulunan Avukat Eylem Arzu Kayaoğlu, Songül Bora’nın jandarma tarafından alınan ifadesinde baskı altında olduğunu kendisinin söylediğini dile getirerek, “Avukatlar olarak en fazla karşılaştığımız şey hukuk dışı baskılardır. Songül Bora’ya dönük baskılar, tehditler şikayet etme durumunda ‘somut delil yok’ denildiğini tanık olduğumuz dosyalardan iyi biliyoruz. Bu şikayetlerin sonuçsuz kaldığını biz de adımız gibi emin olduğumuz gibi Songül Bora tarafından da bilindiği için herhangi bir suç duyurusunda bulunmamıştır” dedi.

 

İddia makamı, adli kontrol şartlarının yetersiz olduğundan tutukluluk halinin devamını talep etti.

 

‘Bir fotoğraftan dolayı tutuklu olmam hukuka aykırı’

 

İddia makamının talebine karşı söz alan Semra, “Dosyada somut bir delil yok. Bu dosyada toplanma delilerle oluşturulan bir dosya. Çözüm sürecinde aile bağı ile çekilen fotoğraflar. Tutuklu olmamın hedefi, siyasetçi olduğum için buradayım. Bir fotoğraftan dolayı tutuklu olmamı hukuka aykırı olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

 

‘Gizlilik kararı bulunan dosyadaki fotoğraflar nasıl servis ediliyor?’

 

Yeniden söz alan Eylem Arzu, 2017 yılından bu yana savcılığın dosyasında olan fotoğrafların iktidarın hedef göstermesinin ardından bu sürecin başlatıldığını kaydetti. Eylem, “2017’den bugüne kadar ilk soruşturmanın başlatıldığı günden bu yana müvekkilim hakkında değişen tek şey olmadı. Hukuka aykırı deliller nelerdir diye sorduğumuz da; müvekkilimizin vekilliği devam ettiğinde aleyhe ifade verilen ve ne şekilde alındığı bilinmeyen tanık ifadelerini sormak lazım. Gizlilik kararı olan dosyanın içerisinde bulunan fotoğraflar nasıl servis ediliyor. Müvekkilimin örgüt bağının olup olmadığı noktasında dosyada tek bir somut delil yok. Müvekkilimin kaçma şüphesi yok, müvekkilimin tahliyesini talep ediyoruz” diye belirtti.

 

Soruşturmanın başından bu yana hedef alındığını dile getiren Avukat Senem Doğanoğlu, bu dosyanın açılmasının sebebi Semra’nın Volkan Bora’yı neden sevdiği üzerine olduğunu kaydederek, Semra hakkında tahliye talebinde bulundu.

 

 Duruşma ertelendi

 

Beyanların ardından kararını veren mahkeme heyeti, Semra hakkında tutukluluk halinin devamına ve eksik evrakların giderilmesini karar verdi. Duruşma, 11 Aralık saat 10.00’a ertelendi.