Şenyaşar Ailesi katliamı davası: Mahkeme başkanı failleri korudu
- 20:34 6 Ekim 2023
- Hukuk
MELETÎ - Şenyaşar Ailesi’nin maruz kaldığı katliama dair Meletî'de görülen işyeri ve hastane davasında, heyet değişikliği nedeniyle tanık ifadeleri yeni baştan alınmaya başlanırken, mahkeme başkanın failleri koruması ise tepki çekti.
Riha'nın Pirsûs (Suruç) ilçesinde, 14 Haziran 2018 tarihinde AKP eski Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından Şenyaşar Ailesi’ne yönelik gerçekleştirilen katliamda, ailenin iş yerlerinde ve hastanede yaşananlarla ilgili ayrı ayrı dosyalarının birleştirmesiyle 4’ü tutuklu 30 sanıklı davanın 3'üncü duruşması, Malatya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Deprem nedeniyle Çirmik (Yeşilyurt) ilçesine bağlı Cafana Mahallesi'ndeki Ağır Ceza Mahkemeleri ek hizmet binasında görülen duruşmaya, sanıklardan Fadıl Şenyaşar 5 yılı aşkın süredir tutuklu bulunduğu Elazığ Cezaevi’nden, diğer tutuklu sanıklar Enver Yıldız, Mekail Şimşek ve Celal Yıldız ise bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Dosyada yargılanan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti ) Milletvekili Ferit Şenyaşar ile tutuksuz yargılanan faillerden bir bölümünün avukatları ile hazır bulunurken, Emine Şenyaşar sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamadı.
Duruşmaya, Yeşil Sol Parti milletvekilleri Kamuran Tanhan ve Özgül Saki, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Türkan Elçi, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Riha ve Dîlok şubeleri üyesi avukatlar, bölge baro temsilcileri ile Sağlık Bakanlığı vekili takip etti.
Mahkeme başkanı: Sanığı zorlayacak sorular sorulmasın
Duruşmanın başlaması ile mahkeme heyetinin değiştiği görüldü. Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada heyet değişimi nedeniyle yeniden tanık ve faillerin ifadelerinin yeniden alınması kararlaştırıldı.
Ardından faillerden Mustafa Durmaz dinlendi. Hakkındaki suçlamaları reddeden fail Mustafa Durmaz'a, Şenyaşar ailesi avukatları sorular yönetti. Mustafa Durmaz’a ailenin iş yeri ile ilgili soru yönelten avukatlara müdahale eden mahkeme başkanı, hastane ile ilgili soru sorulmasını istedi. Mahkeme başkanının tutumuna tepki gösteren ailenin avukatlarından Bülent Duran, katliamın aynı gün yaşandığını belirterek, soru sormaya devam etti. Fail, sorulan soruları kısa cevaplar ile geçiştirirken, mahkeme başkanı faili zorlayacak sorular sorulmamasını istedi.
Segbis ile tehiş edilmeleri istendi
Fail Mustafa Durmaz’ın ardından hastane personelleri olan Özge Gücüoğlu ve Mert Yıldızoğlu tanık olarak SEGBİS aracılığı ile dinlendi. Mahkeme heyeti, tanıklara gösterdiği failleri teşhis etmesini istedi. Tanıklar olayın üzerinden 5 yılı aşkın süre geçtiği için gösterilen kişileri hatırlamadıklarını ifade etti. Şenyaşar ailesi avukatları, usule uygun olmadığını gerekçesiyle SEGBİS ile teşhis yapılmasına itiraz etti. Heyet ise teşhise devam etti. Duruşma sonrasında diğer tanıkların yeniden dinlenmesiyle devam etti. Tanıklardan çoğu, daha önce verdikleri ifadelerin detaylarını aradan geçen 5 yıl nedeniyle hatırlamadıklarını, verdikleri ifadenin geçerli olduğunu belirtti.
Mahkeme başkanı faili savundu
Tanık olarak dinlenen Suruç İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Özen ise, sorumluluğu altında olan hastane görüntülerinin alınmasında bir ihmalin olmadığını iddia etti. Katliam sonrası dosyada gizlilik kararı olduğu zaman içinde Yıldız ailesi fertleri ile birçok kez görüştüğünü de söyleyen Mustafa Özen görüntüleri "sağa-sola" gönderdikten sonra kısıtlama kararı alındığını öne sürdü. Şenyaşar ailesi avukatları, iş yeri görüntülerine 3 yıl boyunca kısıtlılık gerekçesi ile erişemedi. Mustafa Özen, hastane kayıtlarının kendilerinden daha hızlı hareket eden Yıldız ailesi tarafından çalınmış olabileceğini savundu.
Mahkeme başkanı, Şenyaşar ailesi avukatlarının Mustafa Özen'e tutuklu fail Celal Yıldız ile ilgili yakın ilişkilerine dair sorduğu soruyu "sorulamaz" diyerek, cevaplanmasını engelledi. Emniyet Müdürü, fail Celal Yıldız'ı "devletine sadık, temiz biri" diyerek savundu. Mustafa Özen, iş yerine uzun namlulu silah ile saldırı girişiminde bulunan korucu Şükrü Yıldız'ı ise "olayları büyütmeme adına” gözaltına almadıklarını söyledi.
'Kamera görüntüleri eksik '
Tanık beyanlarının ardından avukatlar dinlendi. Tanık beyanlarına dair söz alan Sağlık Bakanlığı vekili Alev Çağla Eren, "Hususumuza olan iddiaları kabul etmiyoruz" dedi. Şenyaşar ailesi avukatı Sevda Çelik Özbingöl de, "Dosyada adı geçen herkesin dinlenmesini talep ediyoruz. Dönemin Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Vali Abdullah Erin, vekil İbrahim Halil Yıldız’ın dinlenmesini istiyoruz" diyerek tanık beyanlarının SEGBİS çözümü sonrası detaylı beyanda bulunacaklarını söyledi.
İddia makamı ise, tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamı yönünde mütalaa verdi.
Tanık beyanları ve mütalaaya karşı söz alan sanık Fadıl Şenyaşar, "Ben iş yerinde sadece iki defa ateş ettim. İddianamede çelişkiler mevcut. Olayda vurulan herkesin benim vurduğumu iddia ediyorlar. Kamera görüntüleri eksik. Suçlamaları reddediyorum. Ölen kişiye ateş etmedim. Silahım bulunsa benim öldürmediğim ortaya çıkar. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.
'Gerçek failler aklanıyor'
Tutuklu fail Celal Yıldız, Mekail Şimşek ve Enver Yıldız da haklarındaki suçlamaları redderek tahliye talebinde bulundu. Ardından söz alan Şenyaşar ailesi avukatı Bülent Duran, "Tüm failler yargılanana kadar adalet mücadelemiz devam edecek. Gerçek failler aklanmaya çalışılıyor" dedi. Katliamın nasıl gerçekleştiği ile ilgili detayları anlatan Bülent, Şenyaşar ailesi fertlerinin haksız saldırıya maruz kaldığını belirtti. Fadıl Şenyaşar'ın meşru müdafaa kapsamında kendini ve ailesini savunduğunu belirten Bülent, bugün tanık olarak dinlenen güvenlik personellerinin katliamı engellemeye, göz yuman birer fail olduğunu kaydetti. Bülent, devamında Fadıl Şenyaşar'ın tahliyesini talep etti.
Heyet, ardından duruşmaya 15 dakika ara verdi.
Verilen aranın ardından duruşma Şenyaşar ailesi avukatlarının beyanları ile devam etti.
Şenyaşar ailesi avukatı Hidayet Enmek, iş yerinde yaşananlara dair detaylı anlatımlarda bulundu. Fadıl Şenyaşar'ın meşru müdafaa kapsamında kendini ve ailesini savunduğunu, koşulların sağladığını belirten Hidayet, "Fadıl'ın 5 yılı aşkındır tutuklu bulunması hukuki bir garabettir. Olaydan sonra aile linç edildi. Aile terörize edildi. Fadıl savcının odasında yaralı halde babasının ölüm haberini aldı ve tutuklandı. Katliam bütün devlet erkinin gözleri önünde yapıldı. Ailenin adalet mücadelesi ile dava açıldı. İş yeri davası Fadıl sebest kalmasın diye alelacele açıldı" diye konuştu. Hidayet, Fadıl Şenyaşar'ın tahliyesini talep etti.
Vatan millet savunması ile aklanmaya çalıştılar!
Ardından söz alan tutuklu failler Celal, Enver Yıldız ve Mekail Şimşek'in avukatları, tanık beyanlarında yer alan aleyhe beyanları reddederek tahliye talebinde bulundu. Avukatlar failleri "Vatana millete bağlı. Bedeli terör ile mücadele ederek ödemiştir" diyerek savundu.
‘Katliama göz yuman kolluk güçleri neden yargılanmıyor?’
Ardından söz alan Yeşil Sol Parti Riha Milletvekili ve katliamda ağır yaralanan Ferit Şenyaşar, yargılamanın tarihe geçeceğini belirterek şunları kaydetti: "Katliama dair 4 yıl sonra ifadeler alındı. Bunun hukuki bir açıklaması yok. Bir anne 5 yıldır adalet mücadelesi veriyor. Anne sadece adalet istiyorum diyor. Katliama dair iş yeri görüntüleri mevcut. İş yerinde yaşamını yitiren Mehmet Şah Yıldız'ı kimin vurduğu belli değildir deniliyor. Tanık olarak dinlenen ilçe emniyet müdürü Yıldız ailesi ile nasıl haşır neşir içinde olduğunu anlattı. Katliama göz yuman kolluk güçleri neden yargılanmıyor."
'Kardeşim serbest kalmazsa nöbet devam edecek’
Tutuklu fail Enver Yıldız'ın 18 ay sonra adliyeye giderek teslim olduğunu, tape kayıtlarında "Savcı değişecek sonra teslim olacağım" ifadelerinin yer aldığının altını çizen Ferit, "Hastane katliamının tanığı dönemin Urfa Valisi Abdullah Erin. Hastane kayıtları olduğunu bir gün ortaya çıkacağını söyledi. Annem hasta, oğlu 5 yılı aşkın süredir tutuklu. Oğlu serbest bırakılmaz ise Adalet Bakanlığı önünde adalet nöbetini sürdürecek. Kardeşimin biran önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz" dedi.
Katliamda ağır yaralı kurtulan Mehmet Şenyaşar, Pirsûs'ta 30 yıllık esnaf olduklarını belirterek, katliam günü yaşananları anlattı. Katliam sonrası Pirsûs'tan ayrılmak zorunda kaldıklarını belirten Mehmet, "Hastane'de polisin gözü önünde 'vatan haini' denilerek beni linç ettiler. Polisin yanında sedye üzerindeyken bize ateş açıldı. Abimin (Fadıl) silahı Yıldız ailesinin elinde. Silahı ortaya çıkarsınlar kardeşim suçlu ise cezası ne ise çeker" diye belirtti.
Duruşma ileri bir tarihe ertelendi
Yapılan beyanlarına ardından müzakkere için duruşmaya ara verildi. Verilen aranın ardından ara kararı açıklayan mahkeme heyeti, beyanları alınmayan fail ve tanıkların bir sonraki duruşmada hazır bulunmasına, Şenyaşar ailesi avukatlarının taleplerinin reddine, dönemin Gıda ve Tarım Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Vali Abdullah Erin ve dönemin İl Emniyet Müdürü Erdem Bildirici dinlenmesinin ileriki duruşmalarda değerlendirilmesine, hakkında yakalama kararı varken yaşamını yitirdiği iddia edilen İbrahim Yıldız'ın ölümünün araştırılmasına, tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamına diyerek bir sonraki duruşmanın tarihini 12 Ocak 2024 olarak belirledi.