İSTANBUL - Mihriban Arduç’u katleden Hakan Asilkan’ın yargılandığı davada, mahkeme “haksız tahrik indirimi” uygulamayarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Duruşma sonrası açıklamaya yapan Mihriban’ın ailesi, avukatları ve kadın örgütleri, kararın kadın mücadelesi sonucu verildiğini, dayanışmanın da daima süreceği mesajını verdi.

 

İstanbul’da 13 Ağustos 2022’de Mihriban Arduç'u katleden Hakan Asilkan’ın, “Kasten insan öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davanın dördüncü ve karar duruşması, Kartal’da bulunan Anadolu Adliyesi 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada tutuklu yargılanan fail Hakan Asilkan hazır bulunurken, katledilen Mihriban’ın aile ve avukatları da yer aldı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Kartal ilçe yönetimi, Kadınlar Birlikte Güçlü, Mor Dayanışma ve Kanatsız Melekler Platformu duruşmaya izleyici olarak katılırken, İstanbul Barosu Kadın Hakları Meclisi ise duruşmada gözlemci olarak yer aldı.

 

Ailesinden en ağır ceza talebi

 

Duruşmada, davanın üçüncü duruşmasında mütalaasını sunan savcının fail için “haksız tahrik indirimi” uygulanmasını talep ederek, 18 ile 24 yıl arası hapis cezası verilmesini istemesi hatırlatıldı. Daha sonra söz verilen Mihriban’ın ailesi, savcının “haksız tahrik indirimi” istemine tepki göstererek video kayıtlarında her şeyin ortada olduğunu söyledi. “Öfkeliyiz, elimiz kolumuz bağlı” ifadelerini kullanan aile, faile hiçbir indirim yapılmadan en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti.

 

Avukatlar: Haksız tahrik indirimi yasanın ruhuna aykırı!

 

Ardından savunma yapan Mihriban’ın avukatları da, dosyanın bir kadın katliamı dosyası olduğunu belirterek, “haksız tahrik indirimi” talebinin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Failin en baştan beri “haksız tahrik indirimi”ne dönük savunmalar yaptığına dikkat çeken avukatlar, kamera kayıtlarında Mihriban’ın 14 kurşunla katledildiğini ve bu sırada savunmasız olduğunu dile getirdi. Kadın katliamlarında faillere indirim yapılmaması için Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) değişikliğe gidildiğini hatırlatan avukatlar, “Haksız tahrik indiriminin talep edilmesi yasanın ruhuna aykırı. Burada indirim uygulanması söz konusu olamaz. Bu şekilde kadına karşı şiddette caydırıcı cezalardan sapmış olacağız. Çıkacak kararlar sanıklar için caydırıcı olmalıdır. Şiddetin gerekçesi olmamalı. Burada sanığa verilecek cezada indirim uygulanacak olması ödül niteliğinde olacaktır” dedi.

 

Planlayarak katletmiş!

 

Failin verdiği tüm ifadelerin birbiriyle çelişkili olduğunu söyleyen avukatlar, “Buna nasıl itibar edelim?” diye sordu. Avukatlar, “Üç gün öncesinden silah taşıyarak planlanarak, 14 merminin tamamını sıkmak suretiyle işlenmiş bir cinayet var. Bu tip cinayetlerde pişman olan kişi soğukkanlılıkla çekip gitmez. Olay sonrası pişmanlık göremiyoruz” ifadeleriyle “indirim” uygulanmadan en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.

 

Fail ve avukatından ‘ak’lama savunmalar!

 

Avukatların savunmaları sonrası fail Hakan Arduç’un savunması alındı. Fail, bilindik fail cümleleriyle kendini aklamaya çalıştı. Avukatı da fail ile bilindik cümlelerle savunma yaparak, “haksız tahrik indirimi” uygulanmasını talep etti.

 

Ağırlaştırılmış müebbet verildi

 

Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, “Sanığın geçmişi, kişilik özellikleri, suçun işleniş şekli ve sanığın tekrar suç işlemeyeceğinin olumlu kanaati getirilmemesini” göz önünde bulundurarak, “haksiz tahrik indirimi” uygulamasına yer olmadığına karar verdi. Fail hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veren mahkeme ayrıca, “Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma, bulundurma” suçundan da 1 yıl 6 ay hapis cezası ile 50 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

 

Duruşma sonrası açıklama: Katillerin sırtı sıvazlanıyor!

 

Duruşma sonrası Mihriban’ın aile ve avukatları adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Mihriban’ın fotoğraflarının taşındığı açıklamada sık sık, “Kadın cinayetleri politiktir” ve “Kadınlar birlikte güçlü” sloganları atıldı. Açıklamada Kadınlar Birlikte Güçlü adına konuşan Meltem Oral, Mihriban’ın “itibarsızlaştırılmaya” çalışılmasının ve savcının “haksız tahrik indirimi” talep etmesinin münferit meseleler olmadığını belirtti. “Kadınlar itibarsızlaştırılmaya çalışılırken katillerin sırtı sıvazlanıyor” diyen Meltem failin avukatının, “Suçu ispat edilene kadar herkes masumdur” savunmasını hatırlatarak, faillerin masumlaştırılmaya çalışıldığını ifade etti. Bu durumu kabul etmediklerini vurgulayan Meltem, “Kadın cinayetlerini olağanlaştırılmıyoruz. Kadın cinayetleri politiktir. Savcıların indirim istemesine, katillerin sırtının sıvazlanmasını olağanlaştırmıyoruz” dedi.

 

‘Dayanışmayla ilerleyeceğiz’

 

Daha sonra söz alan Mihriban’ın aile avukatı Aslıhan Aksoy da, kadın katliamlarının yargı eliyle meşrulaştırılmasından kaynaklı verilen kararın kadın mücadelesi açısından önemli bir karar olduğunu ifade etti. “Karar yargı tarihine geçecek” sözlerini kullanan Aslıhan, “Bu emek, kadın mücadelesi veren tüm kadınlara ait. Bu şekilde dayanışmayla ilerleyeceğiz” vurgusunu yaptı.