ANKARA - Kobanê Davası tutuklu siyasetçilerin savunmasıyla devam ederken, “HDP açıklama yapmadan önce Türkiye’de çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütleri, emek örgütleri, bu yönlü açıklamalar yaparak Kobani ile ortaklaşma mesajlarını verdiler. Bu yönüyle o gün sadece HDP açıklama yapmış gibi gösterilmeye çalışılıyor. Yapılmak istenen şey, mahkeme heyetini yönlendirmektir” denildi.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 siyasetçinin 6-8 Ekim 2014’te yaşanan protestolar nedeniyle yargılandığı Kobanê Davası’nın 40’ıncı duruşmasının üçüncü oturumu verilen öğlen arasının ardından tutuklu siyasetçi Günay Kubilay’ın savunmaları ile başladı. 

 

Sincan Kapalı Cezaevi’nde Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen duruşmaya tutuklu siyasetçilerden; Sebahat Tuncel, Aynur Aşan, Ayşe Yağcı, Ayla Akat, Zeynep Kahraman, Alp Altınörs, Nazmi Gür, Günay Kubilay ile Bülent Parmaksız katıldı. 

 

‘IŞİD’in taptıklarının yanında HDP’nin çağrısı devede kulak bile olamaz’

 

Verilen aranın ardından savunmasına devam eden Günay,  DAİŞ’in gerçekleştirdiği Êzidi Soykırımı’nın Türkiye hariç dünyanın birçok ülkesi tarafından tanındığını belirterek, “Erdoğan yönetimindeki Türkiye’nin de Şengal Katliam’nı tanıması çağrısı yapıyorum” dedi. Günay, “DAİŞ tarih dışı, yaşadığı çağa bağlı olmayan, kadınları ikinci sınıfta konumlayan bir harekettir.  El Kaide tütünde belli bir yerde toprak alarak değil, dünya çapında bir sistem yaratmayı amaçlayan, Ortadoğu’da devletleşmeyi hedefleyen bir örgüttür. DAİŞ, Şengal’deki Kürtleri Êzidi olduğu için, Kobanê’dekileri de kafir olarak gördüğü için saldırdı. Hatta DAİŞ’in kurucusu Ebubekir El Bağdadi yayınladığı bir fetvada; ‘Kürtlerin canı, malı ve kadınları size helaldir’ demişti. İşte böyle bir kaotik süreçte, böylesi bir siyasi ortamda ve tüm dünyada İŞİD’e karşı çağrıların yapıldığı bir dönem de HDP’nin demokratik bir protesto çağrısı yapması kadar normal bir şey olmaz. HDP’nin çağrısı, IŞİD’in yaptıkları karşısında devede kulak bile olamaz” dedi. 

 

‘HDP’den önce Kobanê için dayanışma açıklamaları yapıldı’

 

Günay, HDP MYK’sının çağrı yaptığı tarihte Türkiye’de Kobanê’ye dayanışma ve destek için açıklama yapan çok sayıda parti ve demokratik kitle örgütlerinin çağrı metinlerini olduğu gibi mahkeme heyetine okuyarak, “Sayın başkan bu liste oldukça uzun. Fakat realite şudur; 6 Ekim de yani henüz HDP açıklama yapmadan önce Türkiye’de çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütleri, emek örgütleri, bu yönlü açıklamalar yaparak Kobani ile ortaklaşma mesajlarını verdiler. Bu yönüyle o gün sadece HDP açıklama yapmış gibi gösterilmeye çalışılıyor. Yapılmak istenen şey mahkeme heyetini yönlendirmektir” ifadelerini kullandı. 

 

‘Kobanê Suruç’un diğer yarısıdır’

 

Günay, IŞİD sorununun küresel çapta bir sorun olduğunu, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin üye ülkeleri o dönem IŞİD’e karşı harekete geçirdiğini aktararak, “Kabul etmek gerekir ki Kobanê halkı IŞİD saldırılarına karşı verdiği mücadele ile dünyanın taktirini kazandı. Bu nedenle 1 Kasım günü, Dünya Kobanê Günü olarak kabul edilmiştir. Görüldüğü gibi IŞİD sorunu Kobanê’ye sıkıştırılmayacak kadar küresel ölçekte bir sorundur. Yani şunu söylemeye çalışıyorum; sadece PKK ve HDP’nin IŞİD’e karşı çağrı yapmış olarak gösterilmesi, tarihsel bir hakikati tersyüz etmektir. Dolayısı ile bölgesel ölçekte cereyan eden bölgesel bir sorunu PKK- KCK’ye endeksleyerek açıklamak doğru değildir. HDP’nin Kobanê halkı ile dayanışma içerisinde olması, IŞİD’e karşı demokratik çağrı yapması kadar doğal bir şey olamaz zaten. Asıl sorun olması gereken şey, HDP’nin öylesi bir durumda açıklama yapmamasıydı. Unutmayın ki, Kobanê Suruç’un diğer yarısıdır” dedi.

 

‘İŞİD’i proteto etmek için açıklama yapan HDP Filistin için de yapıyor’

 

Günay, kapatılma tehdidi altında olan HDP’nin yerine seçimlere giren Yeşil Sol Parti’nin Gazze’ye dönük İsrail saldırılarına ilişkin defalarca açıklama yaptığını, İsrail’in katliamlarına karşı her defasında tepkilerini dile getirdiğini de belirterek, “Sayın başkan bakın, Gazze’de yaşanan insanlık dışı duruma karşı birçok parti, sendika, aydın İsrail hükümetini kınayarak katliamlara son verilmesini istemiştir. Bugün Gazze’ de katledilenlere karşı sesini yükselten tepki gösteren partiler, sendikalar, sanatçılar, yazarlar o dönem de yani Ekim 2014 tarihinde de Kobanê halkının katledilmemesi için çağrı yapmıştı. Daha spesifik olarak söyleyeyim; dün Kobani halkı ile dayanışma amacıyla IŞİD saldırılarını protesto etmek için çağrı yapan HDP bugün aynı çağrıyı Filistin için yapıyor. Bunlar ilkesel meselelerdir. Aynı tepkileri insani ve demokratik sorumluluğu uluslararası demokratik kamuoyumda da görüyoruz” diye konuştu.

 

Mahkeme heyeti, duruşmaya yarın saat 10.00’a kadar ara verdi.