Kobanê Davası: Tanık beyanları defalarca çürütüldü

  • 18:37 27 Kasım 2023
  • Hukuk
ANKARA - Kobanê Davası'nda konuşan avukat Berdan Acun, " Tanık ifadelerinin tamamı kişisel yorumlamalarla dolu ve hukuksal hiçbir özelliği olmayan beyanlardır ve bu tanık beyanları defalarca çürütülmüş beyanlardır” dedi.  
 
Sincan Cezaevi Kampüsü'nde 18'i tutsak 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası'nın 43’üncü duruşması görülüyor. Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmanın ilk oturumunda, tutsak siyasetçi Meryem Adıbelli hazır bulundu. Diğer tutsak siyasetçiler mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.
 
Meryem Adıbelli’nin avukatı Berdan Acun, davadaki hukuksuzluklara değindi. Berdan, davaya gerekçe gösterilen Kobanê eylemlerinin üzerinden 6 yıl geçtikten sonra dava açıldığını anımsattı. Berdan, davanın HDP'nin bir tweet'i üzerine açıldığına işaret ederek, "Bir tweet üzerine kurulu bu iddianame; hiçbir hukuksal altyapısı olmayan bir hal ile bu aşamaya gelmiştir” dedi. Berdan, dava konusu tweetin DAİŞ’in gerçekleştirdiği katliamlara karşı demokratik bir tepki amacıyla paylaşıldığını ifade etti. Berdan, söz konusu paylaşımın herhangi bir şiddet içermediğini vurguladı. 
 
‘Maddi deliler söz konusu değil’
 
“Bu davadaki amaç siyasal bir tasfiyedir” diyen Berdan, "Yargılamada siyasetçilerin adil yargılama hakkı, savunma hakkı, silahların eşitliği ve tabi hâkim ilkesi gibi haklar görmezden gelinmektedir” diye belirtti. Siyasetçilerin savunmalarında lehe talep ettiği delil araştırmalarının tamamının reddedildiğini anımsatan Acun, “Kovuşturma sürecinde resmen aranıp bulunulan gizli tanıklarla dosya yürütülmeye çalışıldı. Somut ve maddi deliller söz konusu değil” dedi. Berdan, “Kuşkudan sanığın yararlanması gerektiği ilkesi, evrensel bir ceza hukuku ilkesidir. Bu yargılama sürecinde; şüpheden iddia güçlenir şeklinde bir yargılama tarzı devam etmektedir. Gerek tutuk değerlendirme kararlarınızda gerek taleplerimize yaklaşımlarınızda bu anlayışı görüyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Gizli tanıklar için AİHS maddesini hatırlattı
 
Gizli tanıkların dinlenmelerine dair "keyfi" bir tavrın sergilendiğine dikkat çeken Berdan, şunları söyledi: "Savunmanın tanığa sormak istediklerinin iletilmemesi, dosyadan gizli tanık olma koşullarının değerlendirilmediği ve tanıkların mahkemeye getirilmemeleri dosyadaki en büyük hukuki sorunlardan biridir. Gizli tanığın harici bir celsede dinlenilmesi, AİHS’in ilgili maddesine aykırıdır. Bu şekilde edinilecek gizli tanık beyanı hukuka aykırıdır. Bu delillerin dosyadan çıkarılması ve esas alınmaması kanaatindeyiz. Tanık Koruma Kanunu’nun 1’inci maddesinde ‘Ceza muhakemesinde tanıklık görevi sebebiyle, kendilerinin veya yakınlarının hayatı, beden bütünlüğü veya mal varlığı ağır ve ciddi tehlike içinde bulunan ve korunmaları zorunlu olan kişiler hakkında tanık koruma tedbirleri uygulanır’ denilmektedir. Ceza mahkemesinde önemli yer tutan tanıklık fiilin fail tarafından işlenip işlenmediği konusundaki kanıtlardan bir tanesidir. Tanıkların sanığın ceza görmesinden veya beraat etmesinden herhangi bir yarar görüp görmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekir."
 
Duruşmaya ara verildi. 
 
Verilen aranın ardından beyanlarına devam eden Berdan,  Meryem hakkında beyanlarda bulunan gizli/açık tanıkların ifadelerindeki çelişkilere dikkat çeken Berdan,  ifadelerde sadece “kadro” tanımlaması yapıldığını, Kobanê olaylarına dair ise herhangi bir somut bilgiye sahip olunmadığını aktardı. Berdan, “Tanık ifadelerinin tamamı kişisel yorumlamalarla dolu ve hukuksal hiçbir özelliği olmayan beyanlardır ve bu tanık beyanları defalarca çürütülmüş beyanlardır” dedi.
 
Tahliye talebi
 
İddia makamının Adıbelli hakkındaki değerlendirmesine dikkat çeken Berdan, “Müvekkilimin 2013’te Erbil’deki bir toplantıya katılması suça iddianamede konu olmuş. Erbil’deki kadın çalışması herhangi bir biçimde illegalize edilmemelidir. Kadın çalışmalarında yer almıştır. Legal bir biçimde pasaportuyla orada toplantılara katılmıştır ve tamamen diplomasi amaçlıdır. Kaldı ki tüm siyasi parti temsilcileri bu gibi toplantılara katılır. Müvekkilin üzerine atılı suçları işlediğine dair tek bir delil söz konusu değildir. Kendisi 3 yıldır tutuklu bulunmaktadır. Hukuka aykırı ve maddi delile dayanmayan beyanlar tutuk devam gerekçesi olarak sürekli karşımıza çıkmaktadır. Müvekkilimin daha önce tahliye edilen Mesut Bağcık ile aynıdır” diye ifade etti ve Meryem Adıbelli’nin tahliyesini talep etti.
 
Berdan’ın savunmasının ardından oturuma verilen yarım saat aranın ardından mahkeme başkanı, Meryem Adıbelli’ye dönük tahliye talebini daha sonra değerlendirilmesine, bir sonraki oturumda ise tutsak siyasetçi Nazmi Gür’ün savunmasına geçilmesine karar vererek duruşmayı yarın saat 10.00’a erteledi.
 
 

Etiketler:

kobanê dava