Beste Gökalp davası için dayanışma çağrısı
- 09:06 11 Aralık 2023
- Hukuk
Şehriban Aslan
AMED – Yenişehir ilçesinde 9 yıl önce şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Beste Gökalp’in davasında yıllardır herhangi bir gelişme yaşanmazken, dava öncesi annesi Nazan Yılmaz ve avukat Asya Cemre Işık dayanışma çağrısı yaptı.
Ülkede kadın katliamları her geçen gün artarken, cezasızlık bu artışta önemli bir neden konumunda. Amed’in Yenişehir ilçesine bağlı Ofis semtinde 28 Aralık 2014 yılında Beste Gökalp (19), şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmesi ülkede yaşanan katliamlarının vahametini bir kez daha gözler önüne seriyor. Beste’nin ölümünün ardından davaya ilişkin soruşturma başlatan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Hamza B. ve evde bulunan diğer şahısları, ifadelerini aldıktan sonra serbest bıraktı. Savcılık, faile dönük “intihara yardımda bulunma” suçlaması ile iddianame hazırladı. İddianame Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Görülen davada fail, iki duruşmaya katılarak bilindik erkek savunmalarını yaptı.
Yargılama yeniden yapılacak
Öte yandan alınan otopsi raporlarında darp izlerine rağmen, Adli Tıp Kurumu (ATK) raporu talep etmeyen Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi 2018 yılında fail hakkında delil yetersizliği gerekçesiyle beraat kararı verdi. Kararın avukatlar tarafından istinafa taşınması sonrası istinaf, Eylül ayında verdiği kararda, ATK’den bir uzmanın dosyayı incelemesine, bütün tanıkların dinlenmesine ve eksik hususların giderilmesi için yargılamanın yeniden yapılmasına karar verdi.
Beste’nin annesi Nazan Yıkılmaz, kızının şüpheli ölümüne dair süreci sonrasını anlattı.
‘Bu bir kadın cinayetidir’
Beste’nin 16 yaşındayken Hamza B. ile görüştüğünü söyleyen Nazan, o dönem 35 yaşında olan Hamza B.’yi Beste ile görüşmemesi konusunda uyardıklarını, ancak Beste 19 yaşına gelene kadar görüştüklerini belirtti. Kızının İstanbul Üniversitesi’nde okuduğunu ve yılbaşında doğum günü olduğu için İstanbul’dan Amed’e geldiğini aktaran Nazan, “Doğum günü akşamı arkadaşlarıyla bir doğum günü partisi olduğunu söyleyip partiye gitti, bir daha da o evden geri gelmedi. Kızımın başına ne getirdiklerini bilmiyorum ama intihar süsü verilerek öldürdüler. Benim kızım asla intihar edecek biri değil. Benim kızım öldürüldü çünkü kızımın vücudunda darp izleri var. Madem intihardı, bu şahıs bizim evimizi ve numaralarımızı biliyor, neden bize haber vermiyor? Biz sabah 07.00’de kızımızın morgda olduğu haberini alıyoruz. Yine kızım o eve gittiğinde giydiği kıyafetlerin hiçbirini bulamıyoruz. Ambulansa geç mi erken mi haber verdiler bilmiyoruz. Detaylara dair tek bir bilgimiz yok. Kim ne derse desin bu bir kadın cinayetidir” dedi.
‘Adalet yerini bulana dek mücadele edeceğiz’
Nazan, Adli Tıp’ın olayı aydınlatmadığına dikkat çekerek, 13 Aralık’ta görülecek duruşmayı hatırlattı. Duruşmada adil bir karar çıkmaması durumunda mahkemenin de bu duruma göz yumduğu anlamının çıkacağını kaydeden Nazan, “Biz de bunu hiçbir zaman kabul etmeyeceğiz. Adalet yerini bulana dek mücadele edeceğiz. 10 yıldır üstü kapatılmaya çalışılıyor ama ben mücadele ve itiraz ederek bir şekilde yeniden yargılama yolu açıyorum. Herkese de çağrım var; kamuoyu ve medyanın bu olaya duyarlı ve ses olmasını istiyorum. 10 yıl boyunca adalet yerini bulur diye sustuk ama adalet yerini bulmadı. Fakat artık yeter. Bu cinayet aydınlatılsın. Hiçbir kadın cinayeti karanlıkta kalmamalıdır. Evladımız gittiği zaman katiller elini kolunu sallayarak gezmesin. Bu adam gözaltına dahi alınmadı. Bu adam birçok kız çocuğunu istismar etmiş” şeklinde konuştu.
Duruşmaya çağrı
13 Aralık’ta görülecek duruşma için Amed Barosu avukatlarından Asya Cemre Işık da çağrıda bulundu. Amed Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak Beste’nin annesinin kendilerine ulaşması ile dosyadan haberdar olduklarını dile getiren Asya, yargılamanın 10 yıla yakın süredir devam etmesine rağmen etkili bir soruşturma yürütülmediğini ekledi. Asya, şu ifadeleri kullandı: “Ne yazık ki tüm şüpheli kadın ölümlerinde ulaşılmak istenen dosyayı cezasızlıkla kapatma eğiliminin bu dosya için de var olduğu açıkça ortadadır. Beste’nin ölümü hiçbir şekilde basına yansımamış, bugüne kadar kadın örgütleri de bu sebeple dosyaya dahil olamamış. Beste’nin annesi Nazan Hanım merkezimizle yaptığı görüşmede faillerin hak ettikleri cezayı alması için merkezimizin de dosyaya müdahil olması isteğini tarafımıza iletti. Biz de Beste’nin annesinin bu talebine istinaden 13 Aralık’ta 09.35’te Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek duruşmaya katılıp gerçeğin açığa çıkarılması için bütün hukuki mekanizmaların işletilmesini talep edeceğiz. Beste’nin ölümüne ilişkin gerçeğin ortaya çıkarılması için tüm kadınları, kadın örgütlerini ve kadın avukatları 13 Aralık’ta Diyarbakır Adliyesi’ne davet ediyoruz.”