ANKARA - DAİŞ yöneticisi tarafından Êzidî çocuğun, “Kaçak yollarla Türkiye’ye getirmek ve hürriyetin yoksun kılma”suçlamasıyla görülen davanın ikinci duruşmasında, mahkeme heyeti katılma taleplerini almadan salondakileri tehditle dışarı çıkardı. 

 

DAİŞ yöneticisine Êzidî kız çocuğunu “kaçak yollarla Türkiye’ye getirmek ve hürriyetinden yoksun kılmaktan” açılan davanın ikinci duruşması Ankara 15’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Adalet Kaya, İnsan Hakları Derneği (İHD) Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Toplumsal Hukuk, Demokrasi İçin Hukuk, Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezi, ve çok sayıda avukat katıldı. Duruşmada fail Sabbah Ali Oruç’ta hazır bulundu. 

 

Katılma talepleri alınmadı

 

Duruşmaya, katılma talepleri için salona girmek isteyen, hukuk örgütlerini mahkeme heyeti, duruşmanın kapalı yapılma kararını gerekçe göstererek talepleri almadan polisler tarafından dışarı  çıkardı. Mahkeme heyeti avukatlara, “Kimliklerinizi bırakın sizi şikayet edeceğim” tehdidinde bulundu. Davaya katılma talebinde bulunmak için salona giren DEM Parti Amed Milletvekilli Adalet Kaya da dışarı çıkarıldı. Katılma talepleri alınmayan avukatlar, mahkeme heyetine yönelik tutanak tutarak, baroya ileteceklerini bildirdi.

 

Duruşma kapalı yapıldı. 

 

Ne olmuştu?

 

Ankara’da Şubat 2021'de polis ve istihbarat ekiplerinin DAİŞ’in hücre evine düzenlediği duyurulan operasyonla Êzidî bir kız çocuğu kurtarılmıştı. Çocuğun, DAİŞ’liler tarafından derin internette satışa çıkarıldığı ortaya çıkmış, baskın ve çocuğun kurtarılmasına dair bilgi, bir basın bildirisi ve video görüntüleri ile kamuoyuna duyurmuştu. Êzidî çocuğu kaçırıp evlerinde rehin tuttukları suçlamasıyla Irak vatandaşları Anas V., Nasır H.R. ve Sabbah Ali Oruç'un ifadeleri alınmıştı. Gözaltına alınanlardan Anas V. ve Nasır H.R., ifade ve savcılık sorgularının ardından 27 Şubat’ta adli kontrol şartı ile serbest bırakılmıştı. Sabbah Ali Oruç ise tutuklanarak Sincan F Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulmuştu.

 

Söz konusu DAİŞ’lilere ilişkin iddianame 8 Mart 2021 tarihinde kabul edildi. İddianamede her 3 DAİŞ’li için de “DAEŞ terör örgütü üyesi” ve “örgüt yönetiminde yer aldıkları” belirtilmişti. 

 

İddianameye göre, DAİŞ’li Sabbah Oruç, 2018 yılında ağabeyinin eşi ile Ankara İl Göç İdaresi’ne giderek Êzidi kız çocuğu için kimlik başvurusunda bulundu. Sabbah Oruç, çocuğa kimlik çıkartmakta geciktiklerini beyan etti. Çocuğa ağabeyinin ismi ve 990….6990 numarası ile “Aişe Sabbah. A.O.” ismiyle kimlik çıkartıldı. Êzidî çocuğu Türkiye'ye getiren DAİŞ’li hakkında, ilk örnek teşkil edecek şekilde 'uluslararası insan ticareti' suçlamasıyla dava açılırken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın korumasına verilen çocuğun, soruşturma süreci sırasında şüphelilere hafta sonu yatılı olarak gönderildiği ortaya çıkmıştı.

 

Dava dosyasında yer alan bilgilere göre, 24 Şubat 2021 tarihinde Ankara Terörle Mücadele (TEM) ekiplerince Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Pursaklar Sevgi Evi’ne teslim edilen Êzidi kız çocuğu, yaklaşık 3 ay sonra, hafta sonları DAİŞ’li aileye gönderilmeye başlanmıştı. Avukatların da eline geçen belgeye göre, Êzidi kız çocuğu, 21 Haziran 2022 tarihinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın onayı ile “koruma kararı” kaldırılarak Pursaklar Sevgi Evi görevlileri tarafından “teslim tutanağı” ile IŞİD’li aileye teslim edildi.