Kadın ve beka sorunu, yerel seçimler
- 10:45 2 Nisan 2019
- Kadının Kaleminden
"Kadınlar devletsizdir, devletli ülkenin vatandaşı olsalar bile hep devletsizler. Kendilerini sivil, bağımsız inisiyatif olarak örgütlerler. Bugüne kadar ki tüm kazanımları da devletsiz olmuştur."
Ayşe Gökkan
Her seçim kadın aday sayısı bir tartışma konusudur. Hangi parti kaç kadın aday gösterdi? Yüzde 1,25 AKP, yüzde 5,23 CHP, 14 kadın aday MHP, İyi Parti 5 kadın aday ve HDP yüzde 100 kadın aday gösterdi. Bu tablo kadın örgütlenmeden aday olamayacağının da göstergesidir. Hiçbir parti kadın aday gösterme eğiliminde değildir. Bu konuda erkek egemen partilerin bolca mazeret yaratmada üstlerine yoktur. Kadının eğitim durumu, yetenekleri, siyasi deneyimleri, toplum içindeki statüsü vb. erkek egemen ölçülerle asla uyuşmaz ve beğenilmez.
2019 seçimleri daha da vahim bir noktaya vardı. Kadının aday olma hakkı erkek egemen zihniyetle engelleme bir yana seçim meydanlarında cinsiyetçi söylemleri de aşan, ağza alınmayacak küfürlü ve kadını tehdit eden bir propaganda ortaya çıktı. Bu seçimde, erkek devletin "beka sorunu" olarak vatan-millet-sakarya savaş meydanlarında hangi küfürler edildiyse aynısı tekrarlandı. Adana Kozan adayı Nihat Atlı "… allahın izniyle içte ve dışta bunların a… belleyeceğiz…"
Hızını alamayan "beka seçimi", Yeni Zelanda'yı da vurdu. Biz kadınların eleştirdiği, beğenmediği devletin bürokrasine göre, Yeni Zelanda kadın başbakana Türk usulü partili cumhurbaşkanı baş sağlığı dileyeceğine intikam açıklaması yaptı. Seçim meydanlarında Yeni Zelanda'daki saldırı görüntülerini kullandı. Seçim süresinde bombardıman devam etti. Bolca saldırı maksatlı da olsa Kandil'den söz edildi. Ama masada kadının olduğu Dolmabahçe protokolünden hiç söz edilmedi.
Bir seçim "beka sorunu" seçimi ise asker, polis, MİT, JİT, JÖH, PÖH seçimi olur. Eskiden Kürt illerini boşaltarak veya nüfusun yerini değiştirerek ele geçirme yöntemleri kullanılırdı. Şimdi Türk usulü partili cumhurbaşkanı, asker polisi seçim günü güvenlik adı altında götür oy kullandır aynı gün geri çek. Bu yöntem başka bir yerde kullanılmış mıdır bilmiyorum ama Türk usulü partili cumhurbaşkanı yöntemi olarak dünyaya erkek egemen beka sorunu kadına karşı nasıl kullandığı ve keşfedilebilirliği ortaya çıktı. Kadınlara, beka sorunu bir seçim propaganda sürecini incelemeye alan bir çalışma sahası oluşturma ihtiyacı da ortaya çıktı.
Toplumun yarısı kadının da emeğini çalarak AKP-MHP devlet olanaklarını seferber edip kadına hakaret ve tehdit savuran bir beka sorunu yaşadığı ortaya çıktığı kesinleşti. K… düşman, güzel… kız, öpülecek kadın, erkek egemenliğini tehditle sürdürme siyasetidir.
İzmir'in cinsiyetçi söylemlerle propaganda aracı olması (AKP, 'İzmir mahallenin ez güzel kızı herkes almak ister.' CHP, 'İzmir uyuyan bir güzel öperek uyandıracağız, silkeleyeceğiz.' Düzeltmeler de AKP 'ben …kız dedim… kadın demedim' ifadesiyle özrü kabahatinden beter) gündemden düşmedi.
Mersin Erdemli MHP adayı "cıvaklayan kadınlara da hizmet edeceğim" demesi başka bir AKP-MHP Türk usulü ittifakın ortaklığıdır.
HDP kendini de birçok noktadan değerlendirecek bir süreci yaşayacaktır. Ama tüm engellemelere rağmen aldığı belediyelerin tamamında kadın eşbaşkan sistemini uyguladı. Bundan sonra kadın belediye deneyimini daha da büyüterek sürdürme tüm kadınların sorumluluğudur.
Kadın ve Beka sorunu: Yerel seçimlerinden çıkardığımız dersle:
Kadınlar örgütlenmeden asla seçimlerde var olamaz, kadın devletsizdir. Beka gibi bir sorunu ortaya çıkarma şansı ile seçilme olasılığından bile söz edilemez, iyi ki söz edilmiyor. Kadınlar devletsizdir, devletli ülkenin vatandaşı olsalar bile hep devletsizler. Kendilerini sivil, bağımsız inisiyatif olarak örgütlerler. Bugüne kadar ki tüm kazanımları da devletsiz olmuştur. Kadınların beka sorunu olan erkek siyasetinin, cinsiyetçiliğin, ırkçılığın, dini istismar ettirmenin önüne geçebilir ve yerel yönetimlerde söz, irade, karar sahibi aday olabilir.
Bir deneyim olarak Demokratik Özgür Kadın Hareketi'nden (DÖKH) bu yana kadın örgütlenmesini başarılmamış olsa asla bugün yüzde yüz kadın aday gösteremezdi. Devletin resmi söylemleriyle yüzde yüz olan belediye ve il genelinde kadın belediye eş başkan aday söylemi devlet ağzı ve yasalarıyla ifadelerin önüne geçilemese de bu gerçek inkar da edilemiyor.
Bu seçimin kadınlar açısından değerlendirilmesi gereken yanları: Kadına karşı olan politikaları geriletme çalışmasını oldukça iyi bir performanslarla yürüttüler. Kadınların emeği olduğu ve hiç kadınlardan söz edilmemesi de kabul edilir olmamalıdır. Kadınlar, Kürtler, eşitlik özgürlük ve çözümden yana olanlar hiçbir hesap yapmaksızın emek verdi. Kadın yerel yönetimlerle, sorunların demokratik çözümle kadın hareketlerinin ortak projelerini yaşama geçirmeleri değerli olur. Türkiye'de bu seçim de başta kadınların emeği olmak üzere halkların ve kadınların birlikte yaşamda ısrar ettiklerinin bir göstergesidir.
Bu seçimden çokça söz edilecek, değerlendirmeler yapılacaktır. Ama ülkenin en acil ihtiyacı halkların, inançların ve kadınların hiç hesap yapmadan ülkenin demokratik geleceği için büyük bir özveri ve çaba verdiği unutulmamalıdır.
Kadınlar savaş çığırtkanlığının önüne geçti. Sağduyulu, olgun, sadece ülkede demokratik çözüm için mücadele etmenin önünü açmaya çabaladı. 7 binin üzerinde mahpusun tecride karşı süresiz dönüşümsüz açlık grevinde olduğu eğer yereldekiler hızla bu konuda harekete geçmezse büyük bir felaket şimdiden yerel yönetimlerin önünde geri dönülemez bir noktaya girecek. Hayal bile edilemeyen ama durumun aciliyeti açısından 56 il ve ilçe cezaevlerinde 146 günü aşan açlık grevi var ve oralardan bir can daha yitirilerek çıkarsa insanlık yitirilmiş olacak. Derhal hemen bir an önce seçim bitti, beka sorunu bitti bir şeyler yapmak gerekir. Seçim süresince sadece ve sadece bu ülkede demokrasi, eşitlik, özgürlüğü ele alabilmenin yolu açılsın diye kendini zorla ikna ederek başka bir partiye oy vermek zorunda kalan Kürt, Türk, kadın, genç ve tüm demokratlara bir an önce yanıt verilerek demokrasinin önünün açılması için seferber olmalıdır.