"Bu yangınlar, Kürt halkına yönelik sistematik bir saldırının parçasıdır. AKP-MHP iktidarının Kürdistan'daki politikaları, Kürt halkını yerinden yurdundan etmek ve bölgeyi tahrip etmek üzerine kuruludur."

 

Hamdiye Çiftçi Öksüz

 

Son 10 yılda Kürdistan'da artan orman yangınları, bölgedeki ekosistemi ve yaşamı ciddi şekilde tehdit ediyor. Savaş ve askeri operasyonların yoğunlaştığı bu dönemde, orman yangınlarının sıklığı ve şiddeti göz ardı edilemez boyutlara ulaşmış durumda. Bölgedeki kadınların, çocukların ve yaşlıların bu yangınlar karşısında yaşadığı çaresizlik, yürek burkan bir tablo çiziyor.

 

Yangınların nedenleri ve yaygınlığı

 

Orman yangınlarının çıkış nedenleri arasında askeri operasyonlar büyük yer tutuyor. Son yıllarda özellikle askeri operasyonlar sırasında çıkan yangınlar dikkat çekiyor. Resmi kaynaklar yangınların çoğunu "terörle mücadele" kapsamında meşrulaştırırken, yerel halk ,aktivistler ve sivil toplum örgütleri  bu yangınların kasıtlı olarak çıkarıldığını ve Kürdistan coğrafyasını tahrip etmeyi amaçladığını iddia ediyor. AKP-MHP iktidarı  operasyonlarla Kürt halkını katletmek için her gün onlarca helikopter ve savaş uçağı kullanarak operasyonlarını sürdürüyor ama ne hikmetse çıkan yangınlarda helikopter vb. araçları kullanmıyor.

 

Veri analizi: Yangınların kapsamı ve etkileri

 

Son 10 yılda gerçekleşen yangınların verileri incelendiğinde, on binlerce hektarlık ormanlık alanın yok olduğu görülüyor. Hakkari ve Şırnak'ta 10 bin hektardan fazla ormanlık alan yanmış durumda. Bu yangınlar sonucu, bölgedeki birçok hayvan türü telef olmuş, yüzlerce köy boşaltılmış ve binlerce insan yerinden edilmiş durumda.

 

Hakkari ve Şırnak’taki yangınlar

 

Hakkari’deki yangınlar özellikle Çukurca (Çelê) ve Şemdinli (Şemzînan) ilçelerinde yoğunlaşıyor. Şırnak’ta ise Cizre (Cizîr), Silopi (Girkê Amo) ve Uludere (Qilaban) ilçeleri yangınlardan ciddi şekilde etkilenmiş durumda. 2018 yılında Çukurca’nın Ormanlı (Binavya) ve Şemdinli’nin Günyazı (Derav) köylerinde çıkan yangınlarda yüzlerce hektarlık ormanlık alan yok oldu.

 

Zamanında müdahale ve ihmaller

 

Yangınlara müdahale konusundaki yetersizlikler, bölge halkının tepkisini çekiyor. Özellikle yangınların yoğun olduğu yaz aylarında, yangın söndürme ekipmanlarının eksikliği ve müdahale sürelerinin uzunluğu ciddi eleştirilere neden oluyor. Birçok olayda, yangınların askeri operasyonlar sırasında başladığı ve söndürme çalışmalarının kasıtlı olarak geciktirildiği iddia ediliyor.

 

“Bu yangınlar, Kürt halkına yönelik sistematik bir saldırıdır” 

 

DEM Parti ve birçok sivil toplum örgütü, yangınlara müdahale konusundaki ihmalleri sert bir şekilde eleştiriyor. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, "Bu yangınlar, Kürt halkına yönelik sistematik bir saldırıdır. Hükümet, bölgedeki orman yangınlarını durdurmak için hiçbir çaba göstermemektedir," açıklamasında bulundu. Yerel halkı sivil toplum örgütleri ve aktivistler de sosyal medya ve çeşitli platformlar üzerinden seslerini duyurmaya çalışıyor.

 

Ama bunlar dışında söz konusu Kürt halkı olunca herkes sesiz ve sağır oluyor tepkileri dikkat çekti.

 

Mağdurların hikayeleri

 

Geçmişten bu güne yangınlarda mağdur olan kişilerin hikayeleri değişmedi.

 

Daha önceki Yangınlardan etkilenen köylülerden biri olan Zekiye Yılmaz, Hakkari’nin Çukurca ilçesindeki yangından zarar gören mağdurlardan sadece biridir. "Yangın başladığında ne itfaiye ne de askeri yetkililer yardımımıza geldi. Kendi imkanlarımızla yangını söndürmeye çalıştık ama her şeyimizi kaybettik," diyerek yaşadıkları zorlukları anlattı. Benzer şekilde, Mazlum Akdemir, Şırnak’ın Cizre ilçesinde çıkan yangında köylerinin tamamen yanmasından sonra ailesiyle birlikte göç etmek zorunda kaldığını belirtti.

 

Diyarbakır ve Mardin yangını ile bağlantı

 

Son olarak, Diyarbakır ve Mardin arasında çıkan yangın, sorunların ne kadar güncel ve ciddi olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu yangında da benzer şekilde müdahale eksiklikleri ve ihmaller dikkat çekmiş, bölgedeki insanlar yine yalnız bırakıldı. Mağdurlardan Ahmet Korkmaz, "Yangın başladığında kimse bize yardım etmedi. Kendi başımıza kaldık ve her şeyimizi kaybettik," diyerek yetkililere tepki gösterdi. Bu olayda 14 kişi hayatını kaybederken, 70'den fazla kişi yaralandı ve onlarca hayvan telef oldu.

 

Bu yangınlar, Kürt halkına yönelik sistematik bir saldırının parçasıdır. AKP-MHP iktidarının Kürdistan'daki politikaları, Kürt halkını yerinden yurdundan etmek ve bölgeyi tahrip etmek üzerine kuruludur. Ancak Kürt halkı, birlik içinde bu yaraları saracak ve direnişini sürdürecektir. Bu olaylar, Kürt halkının yok edilmeye ve topraklarının talan edilmeye çalışıldığının bir göstergesidir. Kürt halkı, bu imha politikalarına karşı duracak ve topraklarını savunacaktır. Birlikte mücadele ederek, kendi yaramızı  bir daha kendimiz saracağız.