WAN - DEM Parti Wan İl Örgütü 2’nci Olağan Kongresi ile yeni yönetimini belirlerken, kongreye PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü talebi ile 3’üncü Yol siyaseti damga vurdu.

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Wan İl Örgütü 2’nci Olağan Kongresi’ni gerçekleştirdi. Çırağan Düğün Salon’unda düzenlenen kongreye Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD), Van Hakkari Tabipler Odası (TTB), Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Şubeler Platformu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (THİV), Tevgera Jinên Azad (TJA), Barış Anneleri Meclisi üyeleri,  DEM Parti Wan il ve ilçe örgütleri, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İl ve ilçe örgütleri, DEM Parti Belediye Eş başkan adayları, CHP İl ve ilçe örgütleri yanı sıra binlerce kişi katıldı.

 

‘İmralı’ya 1000 mektup’ kampanyasına ilgi

 

Salonda DEM Parti Gençlik Meclisi’nin PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için başlattığı “İmralı’ya 1000 mektup” kampanyası kapsamında kurduğu masaya yoğun ilgi gösterilirken, “Rêberek azad, welatek azad”, “Hûn nikarın Roja me tarî bikin RABE” pankartları asıldı. Yöresel kıyafetleri ve sarı, kırmızı, yeşil flamlarla katılan kadınlar, çalınan ezgiler eşliğinde sık sık “Biji Serok Apo” sloganları attı. 7’den 70’e katılımın olduğu kongrede gençlerin çoğunluğu ise dikkat çekti. Salona sığmayan kitle salonun bahçesinde de kongreyi izledi. Divan oluşturulması ve saygı duruşunun ardından kongre başladı. 

 

Tecride karşı mücadele dört bir yandan yükseliyor

 

Yapılan konuşmalarda PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 25 yıldır bulunduğu İmralı Adası’ndaki mutlak tecrit politikalarına tepki gösterilerek görüşmelerin bir an önce sağlanması gerektiği vurgusu yapıldı.  Kongrede konuşan DEM Parti İl Eş başkanı Gönül Uzunay, katılımcıları selamlayarak, Abdullah Öcalan’a yönelik 1999 yılında gerçekleştirilen uluslararası komplonun yıl dönümü olan 15 Şubat tarihine dikkat çekti. Gönül, “Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt sorununa demokratik çözüm kampanyası kapsamında cezaevinde açlık grevindeki tutsakları ve Adalet Nöbeti eylemindeki aileleri selamlıyorum. Büyük Özgürlük Yürüyüşü kapsamında iki koldan başlayan arkadaşlarımızın eylemi bugün 10’uncu gününde onlara da başarılar diliyor ve selamlıyoruz” ifadelerini kulandı.

 

‘Kürt halkı yüzyıllık mücadelesiyle özgürlüğü mutlaka elde edecektir’

 

Kongreleri kapsamında belirledikleri komisyonun mahalle mahalle çalışmalar yürüttüğünü söyleyen Gönül, “Barış mücadelesinde bir damlada olsa emeği olan tüm yoldaşlarıma bu anlamda minnettarlığımı bildiriyorum. Mücadelemiz özgürlükle sonuçlanana dek direnmeye devam edeceğiz. Tarihte Vietnam, Cezayir, Afrika da halklar büyük bir mücadeleyle özgürlüğü kazandı. Yüzyıllardır devam eden Kürt halkının mücadelesi de mutlaka özgürlüğü getirecektir. Kongrede görev alacak tüm arkadaşlarıma başarılar diliyorum” dedi.

 

‘Özgürlük, demokrasi ve barışın anahtarı Sayın Abdullah Öcalan’dır’

 

Barış Annesi Meclisi üyesi Zekiye Kaya da, “76 gündür cezaevinde çocuklarımız açlık grevindeler. Bizler hiç kimsenin ölmesini istemiyoruz. Her boyutuyla mücadeleyi yükselme dönemidir. Barış, demokrasi ve özgürlüğün anahtarı, Sayın Abdullah Öcalan’ın elindedir” diyerek görüşmelerin sağlanması istedi.

 

‘Dem dema azadiyê ye’

 

Kongre komisyonu adına konuşan Nazime Arvas ise kongreye yönelik çalışmalarında birçok mahalle ve sokaklarda daha önce yer alan ve şu anda yer alan arkadaşlarının önerilerini de göz önünde bulundurarak, il yönetimlerini belirlediklerini söyledi. Yer alan ve yer almayan tüm arkadaşlarının örgütlü mücadeleyi büyütecekleri inancında olduğunu vurgulayan Nazime, “ Dem dema azadiyê ye, Dem dema azadiya Sayın Abdullah Öcalan e” sözlerini kullandı.

 

‘Tecrit derhal kaldırılsın!’

 

Faaliyet ve Mali Rapor okunduktan sonra DEM Parti Wan Milletvekili Pervin Buldan konuştu. Pervin, 2013-2015 yılında başlatılan “Çözüm Süreci” dönemini hatırlatarak, Abdullah Öcalan’ın bu süreçteki rolüne değindi. Pervin, “Herkesi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bizlere güç ve omuz verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Önemli bir süreçten geçiyoruz. Bu gün cezaevlerinde açlık grevi, bir taraftan tutsak yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti ve başlatılan Büyük Özgürlük Yürüyüşü eylemleri devam ediyor. Bu sürec içerisinde böylesi bir kongre gerçekleştirmek bizim için büyük bir onur ve gururdur. eylemelerde bulunan bütün arkadaşlarımıza selamlarımız gönderiyoruz. Bu eylemler mutlaka başarıya ulaşacaktır. Sayın Öcalan yönelik tecrit politikası devam ediyor. Tecrit bir insan hakları suçudur. 3 yıldır Öcalan’dan hiçbir haber alınmamaktadır. Aile ve avukatlarının görüşüne izin verilmiyor. Bu ülkede insan hakları ve adaletten bahsedenlerin şapkalarının önüne koyup düşünmeleri gerekiyor. 2013-2015 yılında gelişe çözüm sürecinde Öcalan’ın rolünü unutmamak gerekir. Sonunda iktidar tarafından masa devrildi ve Sayın Öcalan’a tecrit uygulandı. Bir bütün olarak bu sürecin üstü örtüldü. Kürt sorunu çözülmeden demokrasiden bahsedemeyiz. Sayın Öcalan üzerindeki tecridin derhal kaldırılması gerekir. Seçim yaklaşıyor bu bir fırsattır ve biz de bu fırsatı değerlendireceğiz. Wan’da 14’e 14 yapmak için elimizden geleni yapacağız. Herkesin Gözü Wan’da kim kazanacak diyorlar? Şimdiye kadar kim kazanmışsa bundan sonrada o parti kazanacak. DEM Parti kazanacak biz kazanacağız, halkımız kazanacak. Her yerde aday çıkaracağız ve her alanda gücümüzü göstereceğiz. Yeni yönetimine başarılar diliyorum” diye konuştu.

 

‘Üçüncü yol siyasetinde ısrarcıyız’

 

Daha sonra konuşan DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan ise 3’üncü Yol siyasetinde ısrar edeceklerini belirterek, Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği 3’üncü Yol siyasetinin eşitlik için zemin sunduğunu söyledi. Ayşegül, “Bu önümüzdeki yerel seçim sadece bir seçim olarak ele alamayız. Neden bu seçim önemlidir? Yıllardır bu topraklar büyük ve onurlu bir mücadele veriliyor. Kayyımlara karşı bir mücadelemiz var. Halkın iradesini gasp eden zihniyete karşı sadece biz bir seçim olarak bu durumu görmüyoruz. Herkes sadıklara gidip oylarını kullansın. Ben oy vermesem de vermesem de bir oyla bir şey olmaz demeyin. Bir oyla çok şey değişeceğine emin olun. Wan’da gücümüzü daha çok yükseltmek için yerel seçimlerde sandığa gidip oyumuzu kullanalım. Seçimlerde öyle bir ses çıkarmamız gerekiyor ki bir daha kayyımlar bu topraklara gelmesin. 3’üncü Yol siyaseti ezilenlerin ve kadınların ortak mücadelesidir. Özgürlük, eşitlik, demokrasi ve bir arada yaşamak için 3’üncü Yol’da buluşarak ancak gerçekleştirebiliriz. 3’üncü Yol siyaseti bu günün meselesi değil. Yıllardır mücadelesi verilen bir yaşam modelidir. Bu yüzden kıymetli ve değerlidir. DEM Parti bugün bu toprakların halklarına özeleştiri veriyorsa bu 3’üncü Yol siyasetinin getirdiği bir ret-kabul ölçüsüdür. 3’üncü Yol Orta Doğu’da ve bu ülkede ortak yaşamanın ortak garantisidir. 3’üncü Yol siyaseti Sayın Öcalan’ın bir arada eşit yaşam koşullarına sunuyor. Bu yaşamın oluşması için halkımızın sandıklara gidip oylarını kullanmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Yeni yönetim belirlendi

 

Ardından yeni yönetim için seçim yapıldı. DEM Parti İl Eşbaşkanları olarak Gülşen Kurt ve Veysi Dilekçi belirlendi. Yakup Almaç, Gülistan Akdağ, Şeref Yıldız, Lorin Aryen Turgut, Tahir Şen, Zehra Urar, Servet Aktaş, Gülistan Erdemli, İrfan Kaval, Hüsamettin Kızıltaş, Lütfi Balbal, İlhan Günay, Zafer Aydın, Halil Buğra, Serdar Bozkurt, Haydarhan Aslan, ,Abdullahcebar Serbest, Osman Kiye, Ümit Gül, Yusuf Akın, Necat Demir, Ümit Tayanır, Abdullah Görkan, Cihangir Güvener, Yavuz Yılmaz, Sami Aktı yeni yönetime seçilirken, Ümit Dede, Sema Avras, Alaattin Dağhan da Disiplin Kurulu üyeleri olarak belirlendi.