ANKARA - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Kobanê Davası'nın haksız ve hukuksuz olduğunu belirterek, yargılanan siyasetçilerin derhal serbest bırakılmasını istedi. 

 

Kobanê eylemleri gerekçe gösterilerek HDP'li 5 siyasetçi hakkında açılan davanın ilk duruşmasının Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülecek. Duruşma öncesinde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları bir açıklama yaptı. Açıklamaya çok sayıda kadın ve demokratik kitle örgütleri katıldı.

 

‘Kobanê Kumpas Davası'nın ikinci etabı bugün’

 

Bugün yine Sincan Adliyesi'nin önünde olduklarını söyleyen Tülay, Kobanê Davası’nın ikinci etabının görüldüğünü belirtti. Tülay, “Kobanê Kumpas Davası, bir karara bağlanmıştı. Dava ve kararda, geçmiş dönemde Eş Genel Başkanlığımızı yapmış olan sevgili Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın olduğu 13 arkadaşımıza haksız ve hukuksuz bir şekilde neredeyse müebbete yakın cezalar verilmişti. Daha önce milletvekili oldukları için isimleri olduğu halde bu aşamada yargılanmamış olan Sevgili Hüda Kaya, Garo Paylan, Serpil Kemalbay, Fatma Kurtulan ve Pero Dündar arkadaşlarımız bugün onlarla ilgili iddianame yayınlandıktan sonra ilk yargılamaları gerçekleşecek. Biz dün olduğu gibi bugün de Kobanê Davası’nın bir kumpas davası olduğunun altını sürekli kalın kalın çizdik. Nitekim haklı da çıktık ve bakın ceza alan arkadaşlarımızın hiçbiri isnat edilen suçlardan ceza almış değildir” dedi.

 

‘Elle tutulur herhangi bir delile, herhangi bir sonuca varamamışlardır’

 

Kobanê Davası'nda iddianamenin çöktüğünü ama aynı iddianamenin bugün yine sürdürüldüğünü dile getiren Tülay, “İsnat edilen suçlar neydi? 37 kişinin katledilmesinden sorumlu tutulmuşlardı. Birçok kuruma maddi zarar verdikleriyle ilgili yargılanıyorlardı. Türkiye kamuoyu Yasin Börü cinayeti şeklinde biliyordu bu olayları. Bu dönemde karar açıklandığı zaman görüyoruz ki arkadaşlarımız isnat edilen bu suçlardan ceza almadılar. Zaten hem gizli hem açık tanıkların tanıklıklarına da baktığımız zaman elle tutulur herhangi bir tanıklığa, elle tutulur herhangi bir delile, herhangi bir sonuca varamamışlardır. Bugün Kobanê Kumpas Davası’ndaki iddianame zaten çökmüştür. Bu çöküşün üzerine arkadaşlarımızın aldığı cezalar parlamentoda, sokakta, parti görevleri üzerinde yapmış oldukları konuşmalar ve açıklamalardır. Yine aynı şekilde şimdi içinde tutuklu olan Hüda Kaya arkadaşımızın da bulunduğu Kobanê Kumpas Davası’nın ikinci etabında da iddianamedeki gelişmelere baktığımızda yine aynı şekilde aynı kumpasın buradaki iddianamede de olduğu gibi devam ettiğini görüyoruz. Sevgili Hüda Kaya 28 Şubat döneminde yargılanmış bir insandır. Aynı Hüda Kaya şu anda sarayın yargısı tarafından aynı 28 Şubat mantığı ile yargılanmaktadır, bunu kabul etmiyoruz” diye belirtti.

 

‘Yargılananlar derhal serbest bırakılmalı’

 

Tülay devamında şöyle konuştu:  “Dün olduğu gibi bugün de taleplerimizi sıralamaktan asla geri adım atmayacağız. Kobanê bir kumpas davasıdır. Kobanê Kumpas Davası AKP’nin ve Saray’ın koltuk değneğine dönüşmüş olan ve Saray’da yazılan iddianamelerle yol alan yargının sonuçlarıdır. Bunu asla kabul etmiyoruz. Bugün Avrupa AİHM'in kararları ortadadır. AİHM, sevgili Selahattin Demirtaş için vermiş olduğu karar bu davada yargılanan bütün arkadaşlarımızı bağlayan bir karardır. Türkiye, AİHS’e taraf bir ülke olarak AİHM kararlarını harfiyen yerine getirmelidir. AİHM kararları der ki Türkiye’deki yargı taraflı davranmıştır. Türkiye’de yargı hukuka göre değil siyasi saiklerle davranmış ve bu kararları vermiştir. Bu kararlar yok hükmündedir ve Kobanê Kumpas Davası’nda yargılananlar derhal serbest bırakılmalıdır. Biz AİHM kararlarının uygulanmasını talep ediyoruz.

 

Kobanê Davası tezgahtır

 

Bütün Türkiye kamuoyu gayet iyi hatırlayacaktır ki Kobanê Kumpas Davası’nın esas hikayesinin başlama noktasını herkes biliyor. Kobanê, IŞİD’e karşı en güçlü mücadelenin yürütüldüğü bir yerdir. Kobanê’yi bütün dünya IŞİD’e karşı verilen onurlu mücadeleyle tanımıştır. Ve IŞİD o dönemde Irak’tan Türkiye sınırlarına kadar Levant bölgesinin tamamında bir İslam devleti kurmak amacıyla Müslümanlar da dahil olmak üzere herkesi katletmiş bir örgüttür. Bu katliamcı, kadınlara yönelik düşmanca politika yürüten tecavüzcü örgüte karşı Kobanê halkı, Kürt halkı güçlü bir direniş sergilemiştir.  Bu direniş, bütün Türkiye ve dünyada büyük bir onurla, büyük bir takdirle karşılanmıştır. Ama ne var ki Türkiye’de AKP, HDP’nin siyaseten elini bükemediği zaman Kürt halkına diz çöktüremediği için Kobanê Kumpas Davası’nı tezgahlamıştır. Bu tezgahı asla kabul etmiyoruz. Kobanê direnişi onurlu bir direniştir. Kobanê direnişine sadece HDP’liler sahip çıkmamıştır. Türkiye’deki demokrasiden yana olan, IŞİD zihniyetine karşı olan herkes Kobanê direnişini takdirle karşılamıştır.

 

Verilen kararlar IŞİD yanlısıdır

 

Dünya kamuoyu için de öyledir.  Bugün verilen kararlar, Kobanê Kumpas Davası’nda 400 küsur sene arkadaşlarımıza verilen cezalar IŞİD’in ekmeğine yağ sürmüştür. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Verilen bu cezalar IŞİD’e ‘sen doğru yoldasın, yoluna devam’ diye altın tepside sunulmuş bir karardır. Bu karar IŞİD yanlısı bir karardır, bu kararları asla kabul etmiyoruz. Hüda Kaya’nın tutuklu diğer arkadaşlarımızın tutuksuz yargılandığı ikinci etap Kobanê Kumpas Davası’nda bütün arkadaşlarımızın serbest bırakılması gerekiyor. Bugün şayet zerre kadar vicdan varsa, hukuk gözetiliyorsa, IŞİD karşıtlığı gözetiliyorsa, bugün arkadaşlarımızla ilgili verilmesi gereken karar beraat kararıdır. Bizler dün olduğu gibi bugün de bu kumpas davalarına karşı DEM Parti ve demokrasi güçleri olarak mücadele etmeye devam edeceğiz.”