6284 seferberliği: Biz yazdık biz uygulayacağız!

  • 09:04 17 Eylül 2024
  • Güncel
 
İSTANBUL  - KCDP’nin “6284 İçin Seferberliğe” kampanyası etrafında kenetlenen kadın örgütleri, oyuncular ve siyasi parti temsilcileri, “Biz yazdık biz uygulayacağız” dedi. Kadınlar, “Jin Jiyan Azadî” felsefesinin kendilerini kurtaracak yegâne düşünce sistemi olduğunu belirttiler ve başka bir felsefenin onları özgürleştiremeyeceğini vurguladılar. 
 
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), 11 Eylül’de “6284 İçin Seferberliğe” şiarıyla Şişli’de bulunan Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde basın toplantısı gerçekleştirerek startını vermişti. “6284 İçin Seferberliğe” siyasi parti temsilcileri, kadın örgütleri, sanatçı, oyuncular başta olmak üzere her kesimden çok sayıda kadın yoğun bir ilgi ile katıldı. Türkiye’de eşitliği, özgürlüğü ve demokrasinin sağlanması noktasında kadınların rolü ve mücadelesinin önemli olduğu vurgulanırken, iktidarın katliam ve şiddet politikalarını “Hep birlikte ortadan kaldıracağız” mesajı verilmişti. Aynı zamanda her kesimden kadınların  “6284’ü uygulamak için seferberliğe” denilerek çağrı yapıldı. 
 
“6284 İçin Seferberliğe” kampanyasına dair mikrofonumuzu kadınlara uzattık. 
 
‘Biz yazdık biz uygulayacağız’
 
Başlattıkları 6284 sayılı seferberliğin anlam ve önemine dikkat çeken Genç Feministler Federasyonu Temsilcisi Güneş Akşahin, KCDP’nin yıllardır kadın ve çocuk katliamlarını durdurmak için çalışma yürüttüğünü kaydetti. Bu çalışmalar kapsamında 6284 ‘ün kadınların mücadelesi ile yazıldığını ancak iktidarın bu kanunu uygulamadığını belirten Güneş,  “Kadın katliamları, çocuk katliamları ve şiddetin giderek arttığını gözlemliyoruz. Sokaklarda ve evlerde kadınların nasıl şiddete uğradığını ve katledildiğini görüyoruz. Onun için kadın cinayetlerini durduracak olan şey 6284’ün etkin uygulanması. Biz zaten bunu yıllardır söylüyoruz ve biz bunları söylerken siyasi iktidar inatla ısrarla uygulamamaya devam ediyor. Kadınları karakollarda evlerine geri göndermeye devam ediyor. Geldiğimiz bu süreçte kadın katliamları bu kadar artarken siyasi iktidar 6284’ü uygulamak yerine, aile odaklı politikalar yürütüyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı öncülüğünde birçok çalışma yürütüyorlar” dedi.
 
Kadınlar eşit birer birey!
 
“Ailelerde şiddet var, o ailelerde çocuk istismarı var, o ailelerde kadınların yok sayılması var” sözlerine yer veren Güneş, kadınların her alanda iradesinin yok sayıldığını ifade ederek, kadınların eşit birer birey olduklarını kabul etmeleri gerektiğini söyledi.  Güneş, “Siyasi iktidar aile odaklı politikalar yürütürken biz de bir yandan iktidarın aile odaklı politikaları değil, 6284 yaşatır diyoruz. Bu seferberlik sürecinde ise birçok eğitimler, paneller, il ilçe ve üniversitelerde kadınlara anlatacağız.  6284’ü uygulama çalışmalarımızı sürdüreceğiz. İlk ilanı hep birlikte ve kolektif olarak yürüteceğiz” dedi.  Güneş, tüm kadınların 6284’ü uygulatma seferberliğini birlikte yürütme ve bunun mücadelesini hep birlikte verme çağrısında bulundu. 
 
‘Tarihi bir noktadayız ‘
 
Oyuncu Feride Çetin ise “Çok önemli tarihi bir noktadayız” sözlerini kullandı. Bundan sonra sözün kadınlarda olacağını paylaşan Feride, “Bıçak kemikte, biz de her karşılaştığımız insanlara 6284’ten söz etmeliyiz. Burada iktidar söz sahibi değil. Bizim muhatabımız da onlar değil. Alanlara ve sokaklara bekliyoruz.  Sokakta sesimizi çıkartacağımız zamanlar. Sadece sanatçılar olarak değil bilim insanları,  aydınlar, hukukçular herkes artık ses çıkarmalı. Susacağımız bir saniye bile olamaz. Çünkü buradan daha fazla yürüyebileceğimiz bir nokta yok. Sesimizi yükseltmeliyiz ve söyledikleri gibi burada asla iktidar söz sahibi değil. Bizim muhatabımız da onlar değil. Biz bundan sonra kendimizden güç alacağız” diye ifade etti.
 
‘Omuz omuza yürüyebiliriz’
 
Kapitalizm sisteminin çökmeye başladığını aktaran Feride, “İktidar toplumu elinde tutmak için topluma daha çok zulüm ve baskı uyguluyor. Başka çaresi yok çünkü. Bu korkuya karşı beraber omuz omuza durabilirsek gerçekten biz yürüyebileceğiz. Çocuklarımız en azından daha güçlenerek yola devam edebilir. Bunu ninelerimizden ödünç almadık, çocuklarımızdan emanet aldık. Çocuklarımıza borçluyuz” sözlerine yer verdi.
 
Kadınların eşit ve özgür yaşam mücadelesi!
 
6284’ün Türkiye’de iktidar partisi ile birlikte yazılmış bir kanun olduğunu hatırlatan Emekçi Hareket Partisi  Sözcüsü (EHP) Özge Akman şu ifadeleri kullandı: “Hukuksuzluğu gördüğümüz gibi kadına yönelik eşitsizliklerin ve son günlerde hatta çok canımızı yakan, çocukların hayattan koparıldığı bir eşitsizlik ve uygulama sorunu yaşıyorduk. Biz uzun yıllardır kadınların eşit ve özgür yaşam mücadelesi için bu coğrafyada çok büyük bir gelenek olan kadın mücadele geleneği ile bu yolları aştık, geldik. Bugün 6284’ün uygulanması için seferberlik başlatmak üzere KCDP ve kadın örgütleriyle bir araya geldik. Aynı zamanda kadınların eşit ve özgür yaşam hakkının çocukların geleceği için birçok görüşten kadınla bir aradayız.”
 
‘Dünyanın her yerinde mücadele için adım attık’
 
KCDP’nin 6284 için başlattığı seferberlik çağrısının mücadeleyi büyüteceğini vurgulayan Özge, “Birlikte bu yola tekrar giriyoruz. Bundan önce İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çektiler. Hep akıllarında ve sözlerinde dillerinde şöyle bir kavram vardı ‘aile kavramını bozuyor aileleri yıkıyor ve aileleri dağıtıyor’ diye. Bugün Narin cinayetiyle aile denilen yapının ne anlama geldiğini maalesef görüyoruz. Biz aileleri kuru bir çatı olarak tarif edilmesini, bunun içerisinde kadınların ve çocukların öldürülmesini kabul etmiyoruz. Hepimizin eşit bir şekilde yaşadığı, özgürlüklerden feragat etmediği yarınlar için mücadele ediyoruz. Narinler için mücadele ediyoruz. Öldürülen kadınlar için mücadele ediyoruz. Türkiye’nin her tarafında Kürt illerinin her tarafında ve dünyanın her tarafında bu mücadeleyi büyütmek için adım attık” dedi.  
 
‘Bizi kurtaran kadın dayanışması’
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Ceylan Akça, “6284’ün şiddetin daha oluşma aşamasında ilk adımlarda müdahale edilecek mekanizmaları sunması sebebiyle 6284’ü destekliyoruz. bunun için de buradayız” ifadelerini kullandı. Erkek ittifakının kendisini büyütürken aynı zamanda kadınların da ittifakının büyüdüğüne dikkat çeken Ceylan, “Süleyman Soylu bir konuşmasında, devletin attığı adımlara dair bir beyanda bulunmuştu. Biz bu beyanın etkilerini 2018’de tahliye edilen Hizbullahçılardan az çok anlamıştık. Ama günbegün sokakta ortaya çıkan şiddeti daha çok görüyoruz. ‘Cenk Cehat Şehadet’ sloganları atıyorlar, kafeleri basıyorlar. Kadınlar böyle giyiniyor, şöyle giyiniyor diyorlar. Havuzlarda kadınların suya girme hakkına bile müdahale edecekleri, kadınların kendi yaşam alanları yani evlerinin olduğu binalarda hangi alanlara erişip erişemeyeceğine dair kontrol etmeye çalıştıkları bir zemini görüyoruz. Bu zemine karşı müthiş bir mücadele görüyoruz. Bu da, Kürt kadın hareketinin mücadelesidir. Nerede bir kadın varsa orada bir TJA vardır. Özgürlüğümüzden başka kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. ‘Jin, Jiyan, Azadî’ sloganı dışında bizi kurtaran bir felsefe, bir zihniyet yok. O yüzden yaşasın kadın ittifakı” diye konuştu.