RIHA - Pirsûs-Kobanê sınırında katledilen gazeteciler için açıklama yapan MKG ve DFG, “Nazım ve Cihan'ın hakikatini savunacağız" dedi. 

 

Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) ve Dicle Fırat Gazeteler Derneği (DFG) öncülüğünde Türkiye'ye ait SİHA'yla katledilen Gazeteci Cihan Bilgin ve Nazım Daştan için Riha'nın Pirsûs ilçesi Kobanê sınırında basın açıklaması gerçekleştirdi. "Özgür basın susturulamaz" pankartının açıldığı ve katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan'ın fotoğrafların taşındığı açıklamaya Tevgera Jinên Azad (TJA) , Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Riha Milletvekili Ömer Öcalan ve Ferit Şenyaşar, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve DEM Parti Riha il ve ilçe örgütleri, Barış Anneleri ve çok sayıda kişi katıldı. 

 

Açıklama, bir dakikalık saygı duruşunun ardından başladı. 

 

'Nazım ve Cihan'ın hakikatini savunacağız'

 

MKG adına konuşan Gazeteci Ceylan Şahinli, “Hakikat bir bütün. Arkadaşlarımız hakikat uğruna katledildi. Arkadaşlarımız Özgür Basın'a dönük saldırıların bir devamı olarak hedef alındılar. Rojava'da bir hakikat vardı ve arkadaşlarımız o hakikati haberleri ile bize ulaştırdılar. Hedef alınarak katledildiler. Katledilen arkadaşlarımız için ses çıkarmak isteyen meslektaşlarımız tutuklandı. Nazım ve Cihan'ı savunmak bizim için bir onur meselesi. Sonuna kadar onların mücadelesine sahip çıkacağız. Yas tutmadık. Bizler onların ardılları olarak onların mücadelesini sürdürerek yasımızı tutacağız. Gittiğimiz her yerde Nazım ve Cihan'ın hakikatin savunacağız” dedi. 

 

‘Basın şehitlerinin takipçisiyiz'

 

DİSK Basın İş Temsilcisi Hakkı Boltan ise Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’ın hakikati ortaya çıkaran iki gazeteci olduğunu kaydetti. Hakkı Boltan, “Hakikat uğruna haberler yaptılar, karanlıkta bırakılmak istenen gerçeklere ayna tuttular. Bu uğurda katledildiler. Tişrîn ve Qaraqozak'ta gerçekler saklanmak isteniyordu ama arkadaşlarımız haberleri ile o gerçekleri ortaya çıkardı. Bütün dünya onların haberleri ile ne yaşandığını öğrendi. Biz onlara borçluyuz. Bize gerçekleri ulaştırdıkları için onlara minnettarız. Özgür Basın olduğu sürece gerçekler karanlıkta kalmayacak. Özgür Basın olarak Apê Mûsa ve bütün Özgür Basın şehitlerinin takipçisiyiz. Bu yolda sonuna kadar yürüyeceğiz. İstanbul'da arkadaşlarımıza dönük saldırı bizi yıldıramaz. Bedeli ne olursa olsun gazetecilik mesleğinin onurunu savunacağız. Herkes Özgür Basın etrafında kenetlensin” şeklinde konuştu. 

 

Açıklama, “Şehît namirin” ve “Nazım û Cîhan rûmeta meyê" ve "Özgür basın susturulamaz" sloganları ile son buldu.