AMED - HDP’li belediyelere atanan kayyımların seçimler yaklaşırken kaldırım yapmaya başlamaları dikkat çekerken, yurttaşlar yıllardır bir hizmetin olmamasını eleştirdi. Yerlerine kayyım atanan belediye eşbaşkanları ise kayyımların halk için bir şey yapmadığını vurguladı.

 

İktidarın Kurdistan kentlerine “Çöktürme Planı” kapsamında devreye soktuğu savaş politikalarından biri de belediyelere atanan kayyımlar oldu. Kürt halkının iradesini gasp etmeyi amaçlayan kayyım uygulamaları ile kentlerde hizmet durdu, yolsuzluklar tavan yaptı. Amed’de de Kurdistan’ın diğer kentlerinde yaşanan kayyım manzaraları görülürken, yerel seçimlere aylar kala kayyımlar tarafından kaldırım, park yapımları başladı. Amed’de de yıllardır belediyeleri yöneten kayyım, yaklaşan yerel seçimler ile “halka hizmeti” hatırladı ve kaldırımlara başladı. Ancak kayyımın neredeyse her sokak ve caddede giriştiği kaldırım işi yurttaşın tepkisini topladı. Amed’de yurttaşlar kayyımın pratiklerine tepki gösterirken, yerlerine kayyım atanan belediye eşbaşkanları ise kayyımların yarattığı tahribatları ve amacını değerlendirdi.

 

‘Belediye çalışanları fazla ama bir çalışma yok!’

 

Kayyım belediyesinden memnun olmadığını söyleyen Birgül Yakut, çevre kirliliğine dikkat çekti. Birgül, “Belediye çalışanları çok fazla olmasına rağmen bir çalışma göremiyoruz, yerler çöp dolu. Park ve bahçelerimiz olsun, ağaçlandırmalar, sulamalar olsun istiyorum, otobüs ve dolmuş durakları daha kullanılır halde olsun. Dolmuş durakları, akıllı duraklar şeklinde olmuş ama durak diye kullanılmıyor. Duraktan başka her şey olarak kullanılıyor. Amed’de HDP kazanmıştı belediyeyi ama kayyım atandı” dedi.

 

‘Belediyelerimize kayyım atansın istemiyoruz’

 

“Amed güzel bir şehirdir” diyen İrem Aydın, Amed’de sadece seçime yakın temizlik yapıldığını vurguladı. İrem, “Yolda yürürken çok kirli alanlarla karşılaşıyoruz. Bu da insanı çok fazla rahatsız ediyor ama seçim zamanı yaklaştığında göz boyamak için temizlik yapılıyor. Bu durumu da hiç doğru bulmuyorum. Kaldırımlara da değinmek istiyorum. Çok fazla çalışan var ve buna rağmen bu kadar kirli olmasını, bu durumda olmasını doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı. İrem, kayyım atamalarını da eleştirerek, bu uygulamaya son verilmesini istedi.

 

‘Otobüsleri beklemek için duraklarımız yok’

 

Fiskaya semtinde oturan Ezo Balta da belediyelerden çok şikâyetçi olduğunu dile getirirken, “Belediye gelip yollarımızı yapmıyor. Otobüsleri beklemek için duraklarımız yok, güneşin altında otobüs bekliyoruz. Kışın da yağmurun altında otobüs bekliyoruz” dedi.

 

‘Belediyeler ‘Sesinizi çıkarmayın’ diyor’

 

Belediyelerden şikâyetçi olan başka bir yurttaş ise şunları kaydetti: “Parkta oturduğumuzda bizimle dalga geçiyorlar. Yaptıkları iş sadece oy için. Seçim bittiğinde yine kendi istediklerini yapacaklar. Sesimizi çıkardığımızda da ‘Neden sesinizi çıkarıyorsunuz, sesinizi çıkarmayın’ diyorlar. Ben ve arkadaşlarım parklarda oturamıyoruz. Parkta oturmayalım diye sulama yapıyorlar. Biz burada da oturmayacaksak nereye gidelim?”

 

‘Göz önünde olan yerleri temizliyorlar’

 

Ben û Sen Mahallesi ve Fiskaya’nın çok göz ardı edildiğine dikkat çeken Amara Gül de “Çevrede çok kir var ve daha görmediğimiz yerlerde fazlasıyla çöp var. Belediye çalışanları sadece göz önünde olan yerleri temizliyor, ondan sonrası yok. Ayrıca yıkılması gereken binalar var ama hiçbir şey yapmıyorlar. Mesela biri o binaların altından geçerken başlarına o binalardan taş düşebilir” şeklinde konuştu.

 

Kayyım eliyle talan

 

Amed’de yaşanan kayyım sorununu belediye eşbaşkanlarına da sorduk. Sûr Belediyesi’ne üç defa kayyım atandığını hatırlatan Sûr Belediye Eşbaşkanı Filiz Buluttekin, “Piramidin başındaki ne ise piramidin alt sac ayakları da aynı şeye geliyor. Başındaki insanlar iktidar ve rejim, yol yaparak, bir yerleri satarak, Türkiye’nin ekonomisini ayakta tutma adına bir hal ve pozisyon alırken, kayyımlara verilen yetkide de satma, talan etme, ihale ile peşkeş çekme gibi durumlar söz konusu olmaya başladı” sözlerine yer verdi.

 

Kayyım atanan belediyelerin halkın ihtiyaçlarını gidermediğinin ve kentlerde iyileştirmeye dair hiçbir şey yapılmadığının altını çizen Filiz, “Mevcut Diyarbakır’ın hallerine baktığımızda bir iki yıl önce yapılan kaldırımları yeni gelen kayyım tekrar söküyor. Yerine bir ihale peşkeşi söz konusu oluyor. Dolayısıyla halkın belediyeler açısından yaşama dair herhangi bir işleme veya işleyişe ulaştığını zannetmiyorum, düşünmüyorum ve de görmüyorum” dedi.

 

‘Halkın iradesini yok sayan bir zihniyet var’

 

Yenişehir Belediye Eşbaşkanı Belgin Diken ise 2016 yılında atanan kayyımlarla belediye eşbaşkanlarının tutuklandığını ve hala cezaevlerinde tutulan eşbaşkanlar olduğunu vurguladı. Belgin, şunları kaydetti: “Kayyımların ilk geldiği süreçte kadın birimlerimiz, kadın müdürlüklerimiz kapatılarak kendi yandaşları olan birimlere devredildi. Kendi alanlarındaki çalışmalarını yürütmeye başladılar. Bu halkın iradesini yok sayan bir zihniyetle mücadele ettik, bugüne kadar. Şu an baktığımızda halkla birlikte yapılan bir çalışma yok. Halkla birlikte alınan bir karar yok. Mahalleye gidip halkın isteklerine göre bir çalışma yürütülmüyor.”