Tülay Hatimoğulları Colemêrg’te: Komisyon acilen İmralı'ya gitmeli
- 19:11 1 Kasım 2025
- Güncel
COLEMÊRG - Colemêrg'te gerçekleşen halk şöleninde konuşan Tülay Hatimoğulları, “Komisyon acilen İmralı’ya gitmeli ve Sayın Öcalan ile görüşmelidir. Öcalan’ın ifade ettiği demokratik entegrasyon yasaları, özgürlük yasaları ve silahsızlanmanın önünü açacak özel yasa acilen çıkarılmalıdır. Kaybedecek zaman yoktur. Kaybettiğimiz her anı provokatörlerin doldurduğunu herkes bilmelidir” dedi.
Tevgera Jinên Azad (TJA), Sanatça, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Colemêrg İl Örgütü tarafından kent merkezinde bulunan eski belediye alanında halk şöleni gerçekleştirildi.
Şölene DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Barış Anneleri Meclisi, DEM Parti milletvekilleri, sivil toplum örgütü temsilcileri, demokratik kitle örgütleri ile binlerce kişi katıldı.
Kent girişinde onlarca kişi tarafından ulusal kıyafetlerle karşılanan Tülay Hatimoğulları ve Keskin Bayındır, ardından DEM Parti Colemêrg İl Binası’nın açılışına katıldı. Halaylar ve zılgıtlarla yapılan açılışın ardından kitle şölen alanında toplandı.
7’den 70’e yüzlerce insanın katılımıyla şölen alanı DEM Parti bayrakları ve ulusal kıyafetlerle renklendi. Katılımcılar şöleni halaylarla karşıladı. Şölende sık sık “Bijî Serok Apo” sloganları atıldı.
Şölen, demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.
Abdullah Öcalan’ın hayalini anlattı
Ardından söz alan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, 1 Kasım Dünya Kobanê Günü’ne dikkat çekerek devrim mücadelesinde yaşamını yitirenleri andı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a selam gönderen Keskin Bayındır,Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Colemêrg’e dair düşüncelerini ve görmek istediği yerleri anlattı.
Kentte gelişen özel savaş politikalarına değinen Keskin Bayındır, “Kentimizde kötü şeylerin gerçekleşmesine izin vermeyelim. Özel savaş politikalarına geçit vermeyeceğimizin sözünü veriyoruz. Yurtseverlik ruhunu yeniden inşa edeceğiz. Sokak sokak gezerek özel savaş politikalarının önünü alacağız. Colemêrg yurtseverliğin, ulus bilincinin, Kürdistan’ın ruhudur. Ancak bazı kirli eller kültürümüzü değiştirmek istiyor. Biz kıyafetimizle, varlığımızla, dilimizle Kürt’üz ve Kürdistanlıyız. Barışa yakınız” dedi.
'Kürt Özgürlük Hareketi barış için adım attı'
Daha sonra konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, kitleyi selamlayarak Kobanê ruhuna selam gönderdi. “Selam olsun kadınların özgürlük sembolü olan Kobanêli kadınlara” diyen Tülay Hatimoğulları, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat'ta İmralı’dan yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısına değindi.
Tülay Hatimoğulları, “Bu çağrıya binaen Kürt Özgürlük Hareketi gerekli somut adımları attı ve 26 Ekim'de Türkiye'den bir çekilme gerçekleştirerek çok önemli bir açıklama yaptı. Bu açıklamada, ‘Kürt Özgürlük Hareketi gerek Türkiye’nin barışı gerek Ortadoğu’nun barışı için somut, tarihi adımlar atmaktadır’ denildi. Bugün hepiniz biliyorsunuz ki yanı başımızdaki Suriye, Irak, Colemêrg’in komşusu İran ve tüm bu topraklar savaşlara gebe bir dönemden geçiyor” ifadelerini kullandı.
'Kaybettiğimiz her zamanı provokatörler dolduruyor'
Tülay Hatimoğulları, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Kürt Özgürlük Hareketi başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halklarının bu savaş atmosferi içinde barışını ve güvenliğini korumak için yüzyıllar boyunca konuşulacak çağrılara, adımlara imza attı. Bu atmosferde herkesin, bu sorumluluğa bağlı kalarak sürecin başarıya ulaşması için elini taşın altına koyması gerekir.
Buradan Hakkari'den bir kez daha sesleniyoruz: Komisyon acilen İmralı’ya gitmeli ve Sayın Öcalan ile görüşmelidir. Öcalan’ın ifade ettiği demokratik entegrasyon yasaları, özgürlük yasaları ve silahsızlanmanın önünü açacak özel yasa acilen çıkarılmalıdır. Kaybedecek zaman yoktur. Kaybettiğimiz her anı provokatörlerin doldurduğunu herkes bilmelidir.”
'Kobanê Davası tutsakları serbest kalmalıdır'
“Somut adımlar atılmalıdır” diyen Tülay Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hapishanelerde özellikle hasta mahpuslar ve infazı yakılanlar için yasa çıkarmaya gerek yok; derhal serbest bırakılmalıdırlar. Hapishaneler özgür olmalı, siyasi tutsaklar serbest kalmalıdır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları acilen uygulanmalıdır. Sevgili Figen Yüksekdağ, sevgili Selahattin Demirtaş ve Kobanê Davası tutsakları derhal serbest bırakılmalıdır.”
“Bizim pusulamız barıştır”
“Barış ve demokrasi bizlere altın tepsiyle sunulmayacak” diyen Tülay Hatimoğulları, “Bu sürecin garantisi sizsiniz; halktır, özgürlük mücadelesidir, örgütlü mücadeledir. Bizim pusulamız barıştır, rotamız demokrasidir, gücümüz ve irademiz özgürlüktür, mücadeledir” ifadelerini kullandı.
Hakkari’ye atanan kayyımın derhal geri alınması gerektiğini belirten Tülay Hatimoğulları, “Barışı, demokrasiyi konuşurken aynı zamanda evimizde pişmeyen yemeği, bulamadığımız ekmeği, yaşadığımız yoksulluğu da konuşmak zorundayız” dedi.
Hakkari’nin sosyal ve ekonomik gelişmişlikte 81 il içinde 77’nci, sağlıkta 79’uncu, eğitimde 70’inci, istihdamda 76’ncı sırada olduğunu belirten Tülay Hatimoğulları, “Bu ülkenin en yoksul, işsizliğin en yoğun olduğu kentlerinden biri Hakkari. Bunu bize reva görenler bilmeli ki biz barış mücadelesi kadar ekmeğimiz için de hep birlikte mücadele edeceğiz” diye konuştu.
Özel harp vurgusu
“Barış ve demokratik toplumun yolu aynı zamanda ekmek mücadelesinden geçer” diyen Tülay Hatimoğulları, Kürt kentlerinde uygulanan özel harp politikalarına dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Gençlerin uyuşturucuya bulaştırılması, uyuşturucunun küçük yaşlara kadar düşmesi özel harp politikasının bir yöntemidir. Aşiretler arası kavgalar da bu politikalarla teşvik edilmektedir. Kürt halkı 50 yıldır özgürlük ve demokrasi mücadelesi veriyor. 90’larda köyler yakıldı, işkenceler yapıldı ama halk yılmadı. Bugün uyuşturucu, işkenceden ve silahtan daha fazla asimilasyon aracına dönüşmüştür.”
'Sayın Abdullah Öcalan selam ve sevgilerini iletiyor'
Tülay Hatimoğulları, sözlerini şöyle tamamladı: “Değerli Colemêrg halkı, çetelerin eliyle kadınların ve gençlerin uyuşturucuya sürüklendiği bu özel harp politikalarına geçit vermeyeceğiz. Uyuşturulmuş bir zihin ne diline ne kültürüne sahip çıkabilir. Cezaevleriyle başaramadıklarını uyuşturucuyla başarmak istiyorlar.
Hakkari’nin gençleri, kadınları; özel harp politikalarına geçit verecek misiniz? Bizler karanlığa sürüklenmeyeceğiz. Sevgili gençler, Sayın Öcalan’ın sizden beklentisi büyüktür. Ailesi dün kendisini ziyaret etti. Colemêrg halkına, Kürt halkına ve Türkiye halkına selam ve sevgilerini iletti.
Bizler de buradan İmralı’ya selam gönderiyoruz. Kadınlar ‘Jin, Jiyan, Azadî’ şiarıyla mücadeleye devam edecek. Barışa, eşitliğe, demokrasiye, özgürlüğe ve kardeşliğe olan inancımla hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.”
Konuşmaların ardından şölen, Kürt sanatçı Xero Abbas sah







