Zehra’yı katleden faillerin davası ertelendi
- 13:31 18 Temmuz 2023
- Hukuk
MUĞLA - Milas'ta Zehra Bayır'ı katleden faillerin yargılandığı davanın duruşmasında, Bodrum Kadın Dayanışma Derneği'nin ve Muğla Barosu'nun katılım talepleri reddedildi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Muğla'nın Milas ilçesinde, çalıştığı eğlence mekanında Zehra Bayır’ı katleden ve cesedi yok etmeye çalışan İlimder İlter ve Ömer İlter'in "kasten öldürme, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlarından tutuklu, Hatice K., Taner K. hakkında "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme", Ahmet G. isimli şüphelinin ise "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçuna yardım etme" iddiası ile tutuksuz yargılandığı davanın ilk duruşması dün Bordum Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya taraf avukatları, Zehra’nın ailesi, Bodrum Kadın Dayanışma Derneği (BKDD) avukatları katıldı.
Failler suçu inkar etti
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, Zehra'nın otopsi raporunda birden fazla darbe sonucu ve bu darbelerin öldürücü nitelikte olmasından kaynaklı hayatını kaybettiği belirtildi. Failler ise savunmalarında Zehra'nın intihar ettiğini ya da davaya dahil edilmeyen başka bir fail tarafından katledildiğini iddia etti.
Failler delil karartmaya çalıştı
Zehra’nın aile avukatı Umur Yıldırım ve BKDD avukatı Meltem Anayaroğlu, katledilmiş halde işletmenin havuzunda bulunmasının katliamın failler tarafından işlendiğine delil olduğu gibi katledildikten sonra Zehra’ya ait özel eşyalarının toplanıp bir çöp poşetine konmasının ise delil karartmaya yönelik bir fiil olduğuna işaret etti.
Baro ve BKDD'nin talepleri reddedildi
Davaya BKDD avukatlarının ve Muğla Barosu'nun müdahillik talebi ise reddedildi. BKDD avukatı Meltem katılma talebinde kadına yönelik şiddet ve kadın katliamlarına karşı devletlerin etkin politika ve yasal reformları hayata geçirmede yetersiz kaldığını belirterek AİHM’in Hırvatistan’a karşı vermiş olduğu Tölle kararına dikkat çekti. Bu kararda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM) özellikle kadına şiddet ile mücadele için çalışan sivil toplum örgütleri ve meslek kuruluşları olmaksızın kadına karşı şiddet ile etkin bir şekilde mücadele edilemeyeceğine dikkat çekildiğini ifade eden Meltem, bu alanda çalışan sivil toplum örgütlerinin kadınların bireysel hak mücadelelerinde yanlarında yer alması gerektiğine hükmettiğini kaydetti. Meltem, Anayasa'nın 90’ıncı maddesi hükmü gereği derneğin davaya katılma talebinin kabulünün gerektiğini sözlerine ekledi.
Mahkeme heyeti, mevzuat gereği suçtan doğrudan zarar gören sıfatı olmadığını öne sürerek, hem baronun hem de BKDD’nin katılım taleplerini reddetti.
Mahkeme heyeti ayrıca, yeni tanıkların dinlenmesi için bir sonraki duruşmayı 5 Ekim'e erteledi.