Özgürlük Yürüyüşü’ne katılan Saliha Aydeniz: Sorumluluğumuzu yerine getireceğiz

  • 10:54 2 Şubat 2024
  • Güncel
Rojda Aydın
 
WAN - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun siyasi çözümü için başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü” katılımcılarından DEM Parti Milletvekili Saliha Aydeniz, “Sayın Öcalan’ın düşüncelerini halkla ve toplumla paylaşmalıyız. İnancımız büyük ve bu inançla sorumluluğumuzu yerine getireceğiz” dedi. 
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun siyasi çözümü için başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü” dün Qers (Kars) ve Wan’dan (Van) start aldı. Her iki kolda toplam 75 aktivistin katılımı ile yürüyüş bu gün de devam edecek.
 
Yürüyüşe katılan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Saliha Aydeniz, dün başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü” hakkında değerlendirmelerde bulundu. 
 
Komplonun amacı…
 
Abdullah Öcalan şahsında yürütülen tecridin toplumun her kesimine yayıldığını ifade eden Saliha, sadece son 35 ayın değerlendirilmemesi gerektiğini söyledi. Tecridin 25 yıldan bu yana devam ettiğini belirten Saliha, “Kürt Halk Önderi uluslararası bir komplo ile Türkiye’ye teslim edildi. O günden bu yana İmralı’da özel yasalar yürürlükte. İmralı’ya karşı özel bir uygulama devreye sokuldu. İmralı’da sürekli ağır şartlar vardı. Komplonun hedefi  Sayın Öcalan’ın felsefesi idi. Dünyaya baktığımızda derin bir kriz var. Ekonomik, siyasi ve toplumsal kriz dünyanın her yerinde var. BU tüm Orta Doğu ve Türkiye’yi etkiliyor. Bu kapitalist sistemin krizidir. Kapitalist sistem çok büyük kriz içerisinde. Çözüm üzerine değil, savaş ve imha etme, yok sayma üzerine kapitalizm kendini ayakta tutmaya çalışıyor. Sayın Öcalan’ın bir çözüm önerisi var, hem Orta Doğu hem Türkiye hem de Kurdistan için. Kapitalist sistemin krizine karşı bir alternatif ve çözüm. Sayın Öcalan somut bir öneri yapıyor. Komplonun amacı baştan beri Sayın Öcalan’ın düşüncesini ve felsefesini tecrit etmek içindi. Bu yüzden de tecrit 25 yıldan bu yana sürüyor. Tüm toplumu da etkiliyor. İmralı bir laboratuvar gibi, buradan başladı ve tüm toplumu etkiledi. Çünkü Sayın Öcalan sıradan bir insan değil.  Milyonlarca insan Sayın Öcalan’ın kendi önderi olarak tanımladı” dedi. 
 
Başvurulmayan yöntem kalmadı
 
Abdullah Öcalan’ın Orta Doğu’da Demokratik Ekolojik Kadın Özgürlükçü bir sistem geliştirdiğini belirten Saliha, “Bu sistem de Rojava’da inşa ediliyor. Tüm dünya için de büyük umut oluyor” ifadelerini kullandı. Tecridin bir rejim haline geldiğini söyleyen Saliha, Kürt sorununun çözülmesi durumunda demokrasi, işetlik ve onurlu bir barışın gelişeceğini belirtti. İktidarın bunu yapmadığını ifade eden Saliha, şunları söyledi: “Kürt sorununu tanımama, Kürt halkını tanımamadır. Kayyım politikaları da bunu gösteriyor. Kurdistan ve Türkiye’deki cezaevlerinde insanlık suçu işleniyor. Cezaevi idarelerinin yaklaşımlarından dolayı siyasi tutsaklar ağır bir tecrit altında. Hasta tutsaklar derhal bırakılmalı, ancak cezaevlerinde tutuluyorlar. Cezaevlerini işkencehanelere çevirmişler. Evet Türkiye’de idam yok ancak bilinçli olarak hasta tutsaklar bırakılmıyor. Bu fiili bir idam. Bu da tecrit ile bağlantılı. Yıllardır birçok yöntem denediler, başvurdular. Bu yüzden de Kürt halkının statüsü, dile tanınmıyor. Kürt sorunu demokratik yöntemlerle çözülmeli.”
 
2013-2025’te çözüm yolu açıldı
 
Kürt siyasetçiler, Kürtlerin dostları ve kurum temsilcilerinin Türkiye’de yaşananları gördüklerine işaret eden Saliha, “2013-2015 yılları arasında  birlikte yaşamı imkanını gördük. Sayın Öcalan’ın önerdiği sistem bu gün Orta Doğu’da inşa ediliyor ve bu tüm dünya buna büyük bir umutla bakıyor. Sayın Öcalan’ın bu sorunu çözeceğine ve kalıcı onurlu bir barışı inşa edeceğine inanıyoruz. 2013-2015’te gördük ki diyalog ve demokratik yöntemler geliştiğinde barışın yolunun da açıldığını gördük.  Bu yüzden inancımız büyük. Bu yürüyüşü siyasetçiler ve kurumlar olarak başlattık. Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğü  ve düşüncelerinin yayılması için sadece Kuzey Kurdistan’da değil, Türkiye ve dünyada eylemler var.  9 Ekim’de Kürt Halk Önderi için yürüyüş yaptık. Binlerce avukat, aydın, yazar Sayın Öcalan için başvuru yaptı. Sayın Öcalan’ın düşüncelerini tanıyanlar, kapitalizmin krizine alternatifin onun düşünceleri olduğunu biliyor. Anlayan Sayın Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümü için eylemdeler” şeklinde konuştu. 
 
‘Sorumluluğumuzu yerine getireceğiz’
 
Özgürlük Yürüyüşü’ne dikkat çeken Saliha, 75 kişi ile yürüyüşe başladıklarını, 1-15 Şubat tarihleri arasında yapılacağını dile getirdi. 15 Şubat’ın komplonun yıl dönümü olduğunu söyleyen Saliha, “Bu yüzden iki koldan Qers ve Wan’dan yürüyüşe başladık. Yürüyüşümüz Halfeti’ye kadar sürecek. Her gün bir il ve ilçede halkla olacağız. Amacımız milyonlara ulaşmak. 74 kişi olabiliriz ama bizler milyonların adına yürüyoruz. Sayın Öcalan için milyonlarca imza toplandı, devletin bunu görmesi gerek. Çözüm birbirini dinlemekle olur. Çözüm diyalogu geliştirmektir. Bunda sorumluluğumuzu görüyoruz. İnancımız büyük. Sorumluluğumuz bu düşünceleri her yere yaymak. Bu sorumlulukla yola çıktık. Colemêrg, Şirnex, Mêrdîn, Amed  ve Riha’ya gideceğiz. Ancak eylemlerimiz özgürlük sağlanıncaya kadar devam edecek. Bu sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. Sayın Öcalan’ın düşüncelerini toplumla paylaşacağız. Bu düşünce yaygınlaşırsa huzur da gelişir. İnancımız büyük ve inanıyoruz ki bu sorumluluğumuzu yerine getireceğiz” ifadelerini kullandı.