HABER MERKEZİ - Özgür Basın emekçileri Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn’in katledildiği olay yerinde, inceleme yapılmadığı ortaya çıktı. 

 

Türkiye, 23 Ağustos tarihinde Silêmanî’’nin Seyidsadiq ilçesinde gazetecilerin bulunduğu bir aracı Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) ile hedef aldı. Bu saldırıda, Özgür Basın emekçileri Gülistan Tara ve Hêro Bahadîn yaşamını yitirirken, aracı kullanan Rebin Bekir ise yaralı olarak kurtuldu.

 

Program çekimi için yola çıkmışlardı

 

ANF’nin haberine göre, gazeteciler sabah saatlerinde Chatr Prodüksiyon’a ait iki araçla Hewraman bölgesine program çekimi için yola çıktılar. Saldırı, Silêmanî kent merkezine yaklaşık 52 kilometre uzaklıktaki Tepe Reş bölgesinde, yerel saatle 10.30-11.00 sıralarında gerçekleşti. Gazetecilerin bulunduğu araç arkadaydı; önlerinde ise Chatr Prodüksiyon çalışanı Keser Buldan’ın kullandığı bir başka araç seyir halindeydi. Dikiz aynasından arkadaki araca yönelik saldırıyı fark eden Keser, meslektaşlarına yardım etmek amacıyla fren yaparak manevra yaptı ve ikinci bir saldırıdan şans eseri kurtuldu.

 

‘Ne olduğunu anlayamadım’

 

Saldırıdan yaralı kurtulan Rebin, olay anını şöyle anlattı: "Bir patlama oldu ve araç yanmaya başladı. Ne olduğunu anlayamadım. Araç dönerek sürüklendi. Sağ elimle emniyet kemerini açamadım, ancak sol elimle açarak kendimi dışarı çıkardım. Etraftakiler beni araçtan çıkardı."

 

Olay yerinde parçalar dağınık şekilde duruyor 

 

Saldırıdan 45 gün sonra, Avrupa’dan Silêmanî’ye gelen bir heyet, ROJIN ve Kurdistan Gazeteciler İnisiyatifi’nin çağrısı üzerine olay yerine gitti. Heyet, olay yerinde bombalanan araçtan kalan parçaların farklı noktalarda dağınık bir şekilde durduğunu tespit etti.

 

Resmi kaynaklar, olay sonrası bölgede inceleme yapıldığına dair fotoğraflar ve haberler paylaşmıştı. Ancak bölgeye giden heyet ve gazeteciler, saldırının yaşandığı yerden 250-300 metre uzaklıkta bomba ve araç parçalarının hala kaldırılmadığını gözlemledi.

 

Gördüklerine inanamadı 

 

Gazeteci Emma Audrey, "Burada olay yeri incelemesi yapılmamış" diyerek durumu özetlerken, gazeteci Alice Magar ise gördüklerine inanamadığını belirtti.