28’inci Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri sahiplerini buldu

  • 20:03 10 Nisan 2025
  • Güncel
 
İSTANBUL - 28’inci Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri, İstanbul Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
 
Evrensel Muhabiri Metin Göktepe ve görevi başında katledilen gazetecilerin anılarını yaşatmak, genç gazetecileri gerçekleri esas alan bir habercilik konusunda özendirmek amacıyla ilki 1998 yılında verilen Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri’nin bu yılki sahipleri belli oldu. Bu yıl 28'incisi gerçekleşen yarışmada ödüllerini kazananlar, Ayça Söylemez, Bahadır Özgür, Demet Bilge Erkasap, Ender Öndeş, Fatih Polat, Mehveş Evin, Nazım Alpman ve Sibel Oral’dan oluşan jüri tarafından belirlendi.
 
Törene Metin Göktepe’nin ailesinden annesi Fadime Göktepe, ablası Meryem Göktepe ve dostlarının yanı sıra Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, DİSK Basın İş ve Türkiye Gazeteciler Sendikası Temsilcileri, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Ergin, Cumartesi Anneleri, Evrensel Gazetesi çalışanları ve çok sayıda gazeteci katıldı. Törenin sunuculuğunu gazeteci-yazar Nazım Alpman üstlendi.
 
‘Gazeteciliği savunmaya, içeridekileri almaya devam edeceğiz’
 
Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakkı Özdal, Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri töreninde yaptığı konuşmada, gazetecilik faaliyetlerine yönelik baskılara dikkat çekerek, “Bu sabah iki gazeteci arkadaşımız daha gözaltına alındı: Timur Soykan ve Murat Ağırel. Hâlen tutuklu gazeteci arkadaşlarımız var. Operasyonlarda tutuklanıp cezaevine gönderilen meslektaşlarımız da bulunuyor. İstanbul Savcılığı’nın verdiği mesajı almıyoruz, almayacağız. Gazetecilik yapmaya, gözaltılara, tutuklamalara rağmen devam edeceğiz. Hatta içerideki arkadaşlarımızı da alacağız. Özgül’ü de alacağız. Tutuklu yirmiden fazla gazeteci arkadaşımızı da geri alacağız” dedi.
 
‘Hayata tutunmaya çalışan gazeteciler adına alıyorum’
 
Yazılı Haber kategorisinde iki Jüri Özel Ödülü verildi. Seda Karabatanoğlu ve Zeynep Yüncüler, P24’te yayımlanan “Kiralık rahimler: Türkiye-Gürcistan-Kuzey Kıbrıs üçgeninde büyüyen taşıyıcı annelik pazarı” başlıklı dosyalarıyla ödüle layık görüldü. Seda Karabatanoğlu ve Zeynep Yüncüler ödülünü Evrensel gazetesi muhabiri Nisa Sude Demirel’in elinden aldı. Aynı kategoride Mehmet Baran Kılıç da Politik Yol’da yayımlanan “AK Partili belediyede koltuğunu kaybeden soluğu Boğaziçi’nde alıyor” başlıklı haber dizisiyle ödüle layık görüldü. MEhmet Baran Kılıç adına Yaprak Akbaba, ödülünü Jüri Kurulu Başkanı, Gazeteci Sibel Oral'ın elinden aldı. Yazılı Haber Ödülü’nü ise Gazete Duvar’da yayımlanan “MESEM’de biten hayatlar” başlıklı dosyasıyla Osman Çaklı kazandı. Osman Çaklı adına ödülü Sadık Güleç, Metin Göktepe'nin annesi Fadime Göktepe'nin elinden taktim edild
 
Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri’nde Yazılı Haber dalında ödüle layık görülen Zeynep Yüncüler, tören sırasında yaptığı konuşmada ödülü cezaevinde bulunan gazetecilere ithaf etti. Zeynep Yüncüler, ödülü birlikte hazırladıkları haberin diğer yazarı Seda Karatabanoğlu ile birlikte aldıklarını belirterek, “Nazım Alpman’ın dediği gibi biz bu haberi iki kişi hazırladık. Seda ve ben. Seda Karatabanoğlu şu anda yurt dışında. Burada olamadığı için çok üzgün ama bu ödül için çok onur duyduğunu, teşekkürlerini ve sevgilerini iletti. Neredeyse her gün bir gazetecinin gözaltına alındığı ya da tutuklandığı bir dönemde bu ödülü almak, mesleki anlamda da bir moral ve motivasyon oldu” ifadelerini kullandı.
 
Burcu Özkaya da Medyascope’ta yayımlanan “5 insan 5 hikâye: Engelli vatandaşlar nasıl bir Hatay istiyor?” başlıklı haberiyle Görüntülü Haber dalında Jüri Özel Ödülü’ne layık  görüldü. Burcu Özkaya ödülünü İzel Sezer’in elinden aldı. Burcu Özkaya, “Ben de 6 Şubat depremlerini yaşayan ve her halükarda işini yapmaya çalışan gazetecilerden biriyim. Bu ödülü en başta hayata tutunmaya çalışan depremzedeler ve gözaltına alınan, tutuklanan, işini yapmaya çalışan gazeteciler adına alıyorum” diye konuştu.
 
‘Bu fotoğrafı çektikten sonra gözaltına alındım’
 
Yeşil Gazete’de yayımlanan “Çaycuma’nın ünlü mandaları da tescilli ürünü manda yoğurdu da yok oluyor” başlıklı haberiyle Burak Altınok, Yerel Gazetecilik Ödülü’nü kazandı. Haberde manda yoğurdunun coğrafi tescil işareti aldığı Çaycuma’da, manda ve besici sayısındaki azalmaya dikkat çekiliyor. Burak Altınok ödülünü Gazeteci Atilla Özsever'in elinden aldı.
 
Burak Altınok, "Bu ödülün çok özel ve anlamlı bir yeri olacak kariyerimde. Beni bu ödüle layık gördüğünüz için çok teşekkür ederim" dedi.
 
DW Türkçe’de yayımlanan “Türkiye’nin elektriksiz köyü” başlıklı haberiyle Hozan Adar ise Jüri Özel Ödülü’ne layık görüldü. Haberde, Amed'in Lice ilçesine bağlı Saydamlı Köyü Kilimli mezrasında yaşayan yurttaşların yıllardır elektrik beklediği anlatılıyor. Hozan Adar ödülünü Gazeteci Süleyman Sarılar'ın elinden aldı.
 
Hozan Adar, ödülünü almak üzere çıktığı sahnede, “Bu sadece bir gazetecilik ödülü değil. Bu bir hakikatin, görünmeyen bir sesin fark edilmesi demek. Haber sadece bir köyü anlatmıyor. Bir unutuluşu, terk edilişi, yalnızlığı anlatıyor. Ve bu hepimize şunu anlatıyor: Bizim mutfakta hayat bu karanlıkta devam ediyor. Biz gazeteciler unutulanı hatırlatmak için varız. Metin göktepe'nin de mirası tam olarak budur” şeklinde konuştu.
 
Ardından fotoğraf dalında ödüller verildi. Fotoğraf Ödülü’nü, 12 Şubat 2025 tarihli fotoğrafıyla Medine Mamedoğlu kazandı. Medine Mamedoğlu, 11 Şubat’ta Abdullah Zeydan’a verilen 3 yıl 9 ay hapis cezasının ardından Wan halkının eksi 10 derecede kayyıma karşı belediye binası önündeki sabaha kadar süren nöbetini fotoğrafladı. Ödülünü Jüri Üyesi Mehveş Evin’in elinden aldı. Medine Mamedoğlu, “Ben bu fotoğrafımı çektikten 3 gün sonra diğer gazetecilerle beraber gözaltına alındım. Belediye önündeki insanların işkenceyle gözaltına alındığını belgelemeyelim diye gözaltına aldılar. Bu ödülü hakikat mücadelesinde katledilen ve Ortadoğu’nun her yerinde mücadelesini sürdüren kadın gazetecilere armağan ediyorum” dedi.
 
‘Filistin ve Suriye’de öldürülen gazetecilere adıyorum’
 
Sertaç Kayar ise 25 Kasım 2024’te Amed'de Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde çektiği “Karanlığı aydınlatan Beyaz Tülbentliler” isimli fotoğrafla Jüri Özel Ödülü’nün sahibi oldu. Ödülünü Meryem Göktepe’nin elinden alan Sertaç Kayar, “Ödülümü katledilen tüm kadınlara ve Cumartesi Anneleri’ne atfediyorum” diye konuştu.
 
Görüntülü haber ödülünü ise Vedat Yalvaç ve Cüneyt Işık, Halk TV’de yayımlanan “Konuşulmayan yoksulluk” dosya haberleriyle aldı. Vedat Yalvaç ve Cüneyt Işık ödülünü Gazeteci Bahadır Özgür’ün elinden aldı. Vedat Yalvaç “Gazeteciliğe Evrensel’le başladım, ilk haberim anne sütünü zehirleyen fabrikalarla ilgiliydi. Bir nevi Metin Göktepe’nin öğrencisi sayılırım. Haberdeki Tarlabaşı’nda AKP’li belediyenin restorasyon dediği yoksulluk. Önü son derece zenginken arkasında böyle bir yoksulluk var. Buradan Evrensel ve Halk TV ailelerine teşekkür ediyorum, ödülümü Filistin ve Suriye’de öldürülen gazetecilere adıyorum” diye belirtti.
 
“Halk TV’den gazeteci Cüneyt Işık, yaptığı konuşmada, ödülünü tutuklu gazetecilere ithaf ederek, gazetecilikte gerçekleri görünür kılmaya devam edeceklerini vurguladı.
 
Ödül töreninin ardından, Metin Göktepe’nin doğum günü anısına hazırlanan pastayı annesi Fadime Göktepe ile ödül alan gazeteciler birlikte kesti.
 
Metin Göktepe’nin annesi Fadime Göktepe, “Cezaevindekiler, gazeteciler… Hepiniz Metin’siniz” dedi. Salondakiler, Fadime Göktepe’nin bu sözleri üzerine dakikalarca alkışla destek verdi.