Melek Avcı

 

ANKARA - Yeşil Sol Partili kadınlar, barış ve demokratik toplumun inşası için “birlikte mücadele edilmeli” çağrısı yaparak, “Barış sürecini duyunca elbette çok mutlu olduk ama tek başına süreçte masanın iki tarafı yeterli değildir. Toplam, örgün bir halk mücadelesini gerektirdiği için solun ortaklığı burada çok daha önem kazanmaktadır” dedi.

 

Yeşil Sol Parti’nin (YSP), “Barış ve Demokrasi İçin Ortak Mücadele” şiarıyla Ankara’da iki gün süren konferans ve kongresi, Maltepe Yılmaz Güney Sahnesi’nde gerçekleştirildi. Konferansta özellikle yeni süreç, gelişmeler ve barış tartışmaları ele alınarak sol sosyalistlerin konumu üzerine değerlendirmeler yapıldı.

 

Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi’nden isimler, konferansın ve sürecin önemine ilişkin konuştu.

 

‘Hedef ortak mücadele zemini’

 

Yeşil Sol Parti PM üyesi ve Aydın il yöneticisi Füsun Oğuz, konferansın ana omurgasının barış ve demokrasi olarak belirlendiğini söyleyerek, “Yeşil Sol Parti’nin ana paradigması, mücadele hattı; günümüzde Türkiye siyasetinin çok ihtiyacı olduğu ortak mücadele, sol, sosyalist ve demokrat hatta liberal güçlerin ortak mücadele zeminini oluşturabilmek bizim kuruluştan beri hedefimiz. Ama özellikle yaşanan son dönemde, bu ciddi baskılar döneminde bunun vazgeçilmez olduğunu düşünüyoruz. Artı, solun dağınıklığının da varlığı, politikaya, halkın arzularına, taleplerine hiçbir şey katamıyor. Onun için bu kongreyi bu şekilde geliştirmek bizi mutlu etti. Parti meclisi olarak aldığımız kararla bu şekilde hayata geçirdik” diye konuştu.

 

 ‘Masanın iki tarafı yeterli değil’

 

Barış süreci tartışmalarının umutla takip edildiğini belirten Füsun Oğuz, “Bu ülke gerek Kürtler, gerek Türkler, gerekse de başka azınlıklar açısından acıların toprağıdır. Kanlarla sulanmış bir topraktır. Başta Kürdistan olmak üzere çok acılar çekildi. Barış sürecini duyunca elbette çok mutlu olduk ama tek başına süreçte masanın iki tarafı yeterli değildir. Hepimiz bunun bilincindeyiz. Toplam, örgün bir halk mücadelesini gerektirdiği için solun ortaklığı burada çok daha önem kazanmaktadır. Çünkü burada asıl olan ve hedeflenen sosyalist, demokratik bir cumhuriyettir” sözlerini kullandı.

 

‘Birlikte mücadeleden kuvvet doğar’

 

Yeşil Sol Parti Aydın İl Eş Sözcüsü Emine İğcioğlu ise şu ifadeleri kullandı: “Konferansımızın şiarı barış ve demokrasi mücadelesini büyütmekti. Kadınlar açısından bu çok önemli çünkü savaşın en çok mağduru kadınlar ve çocuklardır. Biz hem Yeşil Sol kadınları hem diğer sol, sosyalist partideki kadınların hep birlikte ortak bir mücadelesini hedefliyoruz. Umarım kongrenin ardından ortak mücadele alanlarının genişlemesini görürüz. Birlikte mücadeleden kuvvet doğacağını ve bu faşist iktidarı böyle yenebileceğimizi biliyoruz. Bunun tarih boyunca birçok örneği var.”

 

‘Kürt Kadın Hareketiyle yola çıkılmalı’

 

Emine İğcioğlu konuşmasının devamında şunları söyledi: “Kadın hareketinin güçlü olabilmesi için Kürt kadın hareketinin örnek alındığı bir örgütlenme biçimiyle yola çıkmak gerektiğini düşünüyorum. Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi de fikriyat olarak çok güçlü ama sayısal olarak henüz bir harekete dönüşmüş değil ve birlikte hareket ediyoruz. Zaten bütün sol sosyalistler de sayıca yetişemediğimiz noktalar var ama birlikte mücadele ettiğimiz alanlarda, feministler de dâhil olmak üzere… Diğer partilerdeki kadın yapıları bizimle çok hareket etmiyor ama isterdik ki onlarla da birlikte olalım, ki bu süreç bunu getirecek. Öğrenci hareketlerindeki, özellikle genç kadın hareketi hepimize örnek oldu, umut oldu. Umarım bundan sonraki süreçte bu konferans, sol sosyalistlere ve kadınlara iyi bir yol açar. Birlikte hareket etmenin ve mücadelenin önemini bu kongrede bir kez daha vurgulamış olduk.”