DAKAP’tan 25 Kasım startı: Tutsaklara kart gönderildi
- 13:14 18 Kasım 2025
- Güncel
AMED - DAKAP, 25 Kasım kapsamında start verirken aynı zamanda cezaevinde bulunan tutsaklara kart gönderdi.
Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Amed’in Sûr ilçesinde bulunan Büyük Postane önünde start verdi. Starta DAKAP bileşenleri katılırken kadınlar, “Bi civaka demojratîk ber bi jiyana azad a bê tundî ve” pankartını açtı. “Jin jiyan azadî”, “Erkek vuruyor yargı koruyor”, “Kadınlar özgürlüğe, söze ve hayata yürüyor”, “Rojin için adalet”, “Geç gelen adalet adalet değildir”, “Söyleyecek sözümüz değiştirecek gücümüz var”, “Biji yekitiya jinan” dövizleri ile katledilen kadınların fotoğrafları taşındı. Kadınlar ayrıca sık sık, “Jin jiyan azadî” ve “Biji berxwedana jınên zindana” sloganlarını attı.
Açıklamayı kadınlar adına DAKAP üyesi Güneş Özel okudu.
‘İktidarın politikalarından en çok etkilenen kesim, kadınlar oluyor’
25 Kasım’ın anlam ve önemine dikkat çeken Güneş Özel, Dilovası’ndaki katliamın sorumlusunun; kadını ucuz iş gücü olarak gören, çocuğu sömürü aracı hâline getiren ve denetim mekanizmalarını bilerek işlemez hâle getirenin AKP iktidarı olduğunu dile getirdi. İktidarın, sistematik bir yoksullaştırma düzenini bir yönetim aracı olarak kullandığını kaydeden Güneş Özel, “İktidarın bu politikalarından en çok olumsuz etkilenen de kadınlardır. Yaratılan bu vahşi sistemde kadınların güvencesiz ve kayıt dışı işlerde çalıştırılması, patronların en çok kadın emeğine başvurması tesadüf değildir. Kadınları aile içine hapsetmeye çalışan ve kadınlara yoksulluğu ve şiddeti reva gören kadın ve emekçi düşmanı bu iktidarın yarattığı düzen ile yoksulluğu kadınlaştıran bu sömürü düzeninin değişmesi için inancımız ve kararlılığımızla mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.
‘Bu yılı kadınların direniş yılı yapacağız’
İktidarın şiddet, taciz ve katliamı önlemeye yönelik var olan yasaları yerine getirmediğine dikkat çeken Güneş Özel, “AKP’li Cumhurbaşkanının ‘Aile Yılı’ ilanı, kadını birey olarak görmeyen, kadını aile içine hapsetmeye çalışan zihniyete inat bu yılı kadınların direniş yılı yapacağız. Bu ülkede her gün erkek yargının cezasızlık uygulaması, iktidarın kullandığı dil ve uyguladığı politikalar kadınların her gün katledilmesine sebep oluyor. Sadece Ekim ayında 27, yılın ilk 10 ayında ise 357 kadın katledildi. Kadınların uzun yıllar mücadeleyle kazandığı İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesiyle birlikte kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet ciddi boyutlara ulaşmıştır. İktidar; şiddeti, tacizi ve kadın cinayetlerini önlemeye yönelik anayasanın ve uluslararası sözleşmelerin gereğini yerine getirmiyor; mevcut yasaları uygulamıyor. Özellikle son zamanlarda kentimizde artan kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet kaygı verici boyuta ulaşmıştır” sözlerini kullandı.
‘Yaşanan sorunlar özel savaş politikalarından bağımsız değil’
Güneş Özel, kentte ve bölgede yaşanan bu olayların özel savaş politikalarından bağımsız değerlendirilmemesi gerektiğini aktararak, “Sur Dabanoğlu Mahallesi’nde 3 kadının yaşadığı eve yaklaşık 20 kişilik bir grubun saldırısı gerçekleşti. Gerçekleştirilen bu saldırı kadın özgürlüğüne ve toplumsal barışa yönelik planlı bir provokasyondur. Ancak örgütlü kadın mücadelemizle kentimizi karanlık güçlere ve karanlık zihniyete teslim etmeyeceğiz. Bugün hâlâ Rojin Kabaş’ın katillerinin bulunmaması, Gülistan Doku ve Narin Güran davalarının sonuçsuz bırakılması, Sur/Dabanoğlu fail ve azmettiricilerin hâlâ serbestçe dolaşıyor olması kadınların can güvenliğinin sistematik olarak gasp edildiğinin ve hukukun işlemediğinin, hukukun ne kadar siyasallaşmış olduğunun açık göstergesidir” şeklinde konuştu.
‘Erkek zihniyeti ve cezasızlık politikaları suçun artmasına neden oluyor’
Uygulanan cezasızlık politikaları ve erkek zihniyetinin politikalarıyla faillerin güç aldığını dolayısıyla da suçların her geçen gün artarak devam ettiğini belirten Güneş Özel, “Devlet her bir yurttaşın can güvenliğini sağlamakla ve şiddeti önleyecek yasaları uygulamakla yükümlü iken aksine her gün yeni yasa teklifleri ve paketlerle kazanımlarımız, yaşam biçimimiz, kılık kıyafetimiz, örgütlü mücadelemiz hutbelerle hedef haline getiriliyor. Haksız tahrik ve iyi hâl indirimleriyle failler cezasız bırakılarak şiddete maruz bırakılmamız yetmiyormuş gibi, hukuksuzluk ve cezasızlığın yaygınlığına karşı yürüttüğümüz adalet mücadelesi de kriminalize ediliyor. ‘Ailenin kutsallığı’ söylemiyle dayatılan tek tip yaşam biçimi anlayışı şiddeti meşrulaştırıyor. Ancak görüyoruz ki kadınların hak ve kazanımlarına yönelik saldırılar yalnızca ülkemizde değil, dünya genelinde de artıyor. Son olarak Tunus hükümetinin kadın kurumlarını kapatma kararı, kadın haklarının küresel ölçekte hedef alındığını bir kez daha göstermiştir. Kadın kurumlarının kapatılması, kadınların en temel güvenlik, dayanışma ve destek mekanizmalarının yok edilmesi demektir ve kadınları şiddete açık hale getirmektedir. Gerek Türkiye’de gerek Tunus’ta ve dünyanın birçok ülkesinde kadınlara yönelik bu küresel saldırı; sadece bireysel yaşamları değil, toplumların demokratik geleceğini de tehdit ediyor” dedi.
‘Barış talebi kadınların omuzlarında yükselecek’
Güneş Özel, kadının özgür olmadan toplumun özgür olamayacağını, demokratik toplum ve barış talebinin kadınların omuzlarında yükseleceğini dile getirerek, “Biliyoruz ki hayatlarımızı savunmanın yolu örgütlü mücadeleden, dayanışmadan geçmektedir. Kadınların haklarına ve hayatlarına dönük bu küresel saldırılara karşı sınırları aşan Jin Jiyan Azadî felsefesi ile enternasyonal kadın dayanışmasıyla özgürlükçü, eşitlikçi, demokratik bir yaşamı inşa edeceğiz. Bizler savaşa karşı onurlu bir barışı, eşit, özgür ve demokratik bir yaşamı savunuyoruz. Savaşa, şiddete, yoksulluğa, güvencesizliğe ve sömürüye karşı dayanışmayı ve mücadeleyi büyütmekte kararlıyız. Demokratik toplum ve barış çağrısına sahip çıkıyor ve kadının özgür olmadan toplumun özgür olamayacağına inanıyoruz. Demokratik toplum ve barış talebi kadınların omuzlarında yükselecek. Bu topraklara barışı, eşitliği ve özgürlüğü kadın mücadelesi getirecektir” ifadelerini kullandı.
Kadınlar, yaptıkları açıklama ve kısa yürüyüşün ardından cezaevinde bulunan tutsaklara kart gönderdi.
Kart gönderiminin ardından açıklama sona erdi.







