AMED Rezan Belediyesi “Kadın Kentlerine Doğru Buluşmalarını” sürdürüyor. 

 

Rezan Belediyesi “Kadın Kentlerine Doğru Buluşmaları” kapsamında belediye kadın emekçileriyle bir araya geldi. Kadın Politikaları Müdürlüğü tarafından düzenlenen buluşma belediye ana hizmet binasında gerçekleşti. Buluşmaya, Belediye Eşbaşkanı Leyla Ayaz, kadın meclis üyeleri, kadın birim müdürleri ve tüm birimlerden kadın emekçiler katıldı. Diyarbakır’ın nasıl daha eşitlikçi, özgür ve güvenli bir kent haline gelebileceğine dair birlikte değerlendirmeler yapıldı.

 

‘Belleğin taşıyıcısı kadınlardır’

 

Açılış konuşmasında şu ifadeler kullanıldı: “Biliyoruz ki kentleri her gün yeniden kuranlar ve emeğiyle yaşam sürdüren, özel ve kamusal alanda görünmeyen yükleri omuzlayan kadınlardır. Kentler ancak kadınlar için güvenli, özgür ve erişilebilir olduğunda tüm toplum için daha adil, daha demokratik ve daha yaşanabilir alanlara dönüşürler. Kadın kenti kadınların eşit, özgür ve güvenli biçimde var olabildiği, yaşamın tüm alanlarında söz kurduğu, eşit temsili, toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kolektif yaşamı esas alan bir kent tasarımı anlayışı biçimidir. Bu model kenti yalnızca fiziksel olarak değil, politik, ekonomik ve kültürel boyutlarıyla dönüştürmek ve yenilemek amacı gütmektedir. Kadınların yaşam hakkını, emeğini, zamanı ve hafızasını yöntem alarak kamusal alanların kadınların ihtiyaçlarına göre yeniden planlandığı, ekonomik bağımsızlıklarının desteklendiğini ve karar süreçlerinde eşit temsiliyetin sağlandığı bir yaşamı hedeflemektedir. Amed’in bu tartışmadaki yeri son derece özeldir. Çünkü Amed, belleği güçlü, toprağında direniş, dayanışma ve yeniden yapılandırma iradesiyle var olmuş bir kenttir. Bu belleğin taşıyıcısı ise büyük ölçüde kadınlardır.”

 

‘Hem kimlik hem de cins mücadelesi yürütüyoruz’

 

Leyla Ayaz, tüm katılımcılara teşekkür etti. Leyla Ayaz, DEM Parti belediyelerinin demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigma ile politikalarını yürüttüğünü ve çalışmalar yaptığını belirterek, şöyle konuştu: “Hortlatılmış bir erkeklik sistemi var. Cezasızlık politikaları, dünyanın her yerinde kadınlar için yaşam alanlarının daraltıldığı, kadına neredeyse nefes alacak bir zeminin  bırakılmadığı bir sistemin içinde mücadele yürütüyoruz. Hem kimlik mücadelesi hem de cins mücadelesi yürütüyoruz.”

 

‘Hep birlikte mücadele yürüterek başaracağız’

 

Eşbaşkanlık sistemi, fermuar sistemleriyle siyasi partiyle başlayan eşit temsiliyetin tüm alanlarda uygulanması ve yaşatılması için çalışıldığını vurgulayan Leyla Ayaz, “Kadının rengini, kadının dokusunu, kadının bakış açısını da böyle hayata geçirebiliriz. Erkek egemen sistemin eşitlikçi bir yaklaşımı olamaz. Bunu bozacak olanlar, kadının emeğini görünür kılacak olanlar bizleriz. 5 bölgede kadın kenti projesini geliştirdik ve bunlardan biri de Amed. Amed, siyasi, kültürel ve sosyal anlamda kadın mücadelesiyle kadim bir kent. Burada çıkacak öneriler bizlerin de önünü açacak ve ışık tutacak. Amed kadın mücadelesiyle bilinen bir kent ise aynı şekilde hafızalarda bu şekilde yer edinecek. Amed kadın renginin, kadın kimliğinin, kadın dokusunun en çok yansıtıldığı bir kent olacak. Amed kadınların özgürce hem çalışabildiği, hem ekonomik, sosyal, siyasal alanda ayakta durabildiği bir kent olacaktır. Bunun mücadelesini hep birlikte vereceğiz ve başaracağımıza inanıyorum" diye konuştu. 

 

Konuşmaların ardından kadınlar söz alarak kadın kenti için öneri ve fikirlerini dile getirdi. Kadın bakış açısının sokaklardan, şehir planlamasına, parklardan istihdam alanlarına kadar tüm alanlarda yansıtılması ve yaşatılması gerektiğine vurgu yapılarak, kadın sağlığı, eğitimler, kadın dayanışmasını büyütmek, güvenli kentler oluşturmak için yapılması gerekenler üzerine önerilerde bulunuldu.

 

Tüm öneriler kayıt altına alınarak, tek tek not edildi.