
‘Yargı faili cezasızlıkla akladı’
- 09:17 6 Mayıs 2025
- Hukuk
Derya Ren
RIHA - Taciz faili müftü Halil Bilik’in beraat etmesini tepkiyle karşılayan Avukat Fazilet Taştan, “Bu karar cezasızlık politikasıdır” diyerek, tüm kadınları bu duruma karşı ortak mücadeleye çağırdı.
Riha’nın (Urfa) Kaniya Xezalan (Akçakale) ilçesinde, 12 Ekim’de bir okulda, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” projesi kapsamında “manevi danışman” olarak görev yapan Akçakale İlçe Müftüsü Halil Bilik, bir çocuğa cinsel tacizde bulundu.
Çocuğun yaşadıklarını öğretmenine anlatmasının ardından ilçe müftüsü, 20 Ekim’de gözaltına alınarak tutuklandı. Ancak 27 Mart'ta görülen ara duruşmada, “tutuklama tedbirini gerektirecek somut delillerin olmayışı”, “mevcut dosya durumu” ve “failin tutuklulukta geçirdiği süre” gerekçe gösterilerek tahliye edildi. Halil Bilik’in davası sürerken görev yeri değiştirilerek önce Şanlıurfa İl Müftü Yardımcısı yapıldı, ardından Adana’ya vaiz olarak atandı.
Dün Urfa 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasında, savcı hem "hürriyetten yoksun bırakma" hem de "çocuğun istismarı" suçundan ceza isterken, mahkeme heyeti beraat kararı verdi. Çocuğun avukatları, dosyayı bir üst mahkemeye taşıyacaklarını belirtti.
Fail Halil Bilik'in beraat etmesine ilişkin Yaşam Evi Kadın Dayanışma Derneği üyesi Avukat Fazilet Taştan değerlendirmelerde bulundu.
‘Faillerin aklandığını görmekteyiz’
Yaşam Evi Kadın Dayanışma Derneği, diğer kadın örgütleri ve Riha Barosu olarak dosyaya müdafilik talebinde bulunduklarını söyleyen Fazilet Taştan, “Ancak mahkeme, ‘suçtan zarar görmediğimiz’ gerekçesiyle müdafilik teklifimizi reddetti. Mahkemenin bu talebi reddetmesine rağmen bizler gözlemci olarak duruşmalara gitmeye devam ettik. Bugünkü duruşmada da gördük ki cezasızlığın her yerde kol gezdiğini, çocuklara ve kadınlara karşı işlenen suçlarda maalesef yargının bir bütün olarak cezasızlıkla failleri akladığını görmekteyiz. Dosya avukatları dosyayı üst mahkemeye taşıyacaklarını söylediler, bizler de üzerimize düşen desteği sunmaya devam edeceğiz” dedi.
‘Çocuğun beyanı esas alınmıyor’
Dosyada eksik incelemelerin yapıldığını kaydeden Fazilet Taştan, şunları söyledi: “Soruşturma ve kovuşturma aşamasında da eksik bilgilere rağmen hüküm kuruldu ve hükümde de fail maalesef beraat etti. Çocuğa yönelik cinsel istismar, kapalı kapılar ardında işlenen suçlardandır ve bu durumlarda yargı çocuklardan somut bir kanıt bekliyor. Ama maalesef ki çocuktan somut bir kanıt beklenmesi çok zor. Bazen kişi, çocukken istismara uğradığı durumu yıllar sonra paylaşabiliyor. Yargı kanıt beklerken, çocuğun beyanını esas almıyor.”
Kadın örgütlerine çağrı
Riha yerelinde birçok dosyayı takip ettiklerini paylaşan Fazilet Taştan, “Kadın örgütlerine, basına, barolara ve çocuk örgütlerine çok sorumluluk düşüyor. Bugün birlik olmazsak, cezasızlık politikaları ile baş edemiyoruz. İstanbul Sözleşmesi sürecinde de bunu net bir şekilde gördük. Biz mücadelemizi hiçbir zaman sürdürmekten vazgeçmeyeceğiz. Hem kadının hem de çocuk alanındaki gelişmelerin hiçbir şekilde tırpanlanmasını ve buna engel olunmasını kabul etmeyeceğiz. Çünkü bu mücadele bugün başlatılan bir mücadele değil, yüzyıllardır süren bir mücadele. Bugünkü dosya sadece bir tanesi. Bizler bunları dile getirmekten vazgeçmeyeceğiz. Tüm Türkiye'de bulunan kadın örgütlerine birlikte hareket etme çağrısı yapıyoruz. Birlikte daha da güçleneceğiz” diye konuştu.