İçişleri Bakanı'na göre yas hakkı da yasa dışı!

  • 13:41 17 Kasım 2025
  • Siyaset
ANKARA - Taziye ve yas hakkının engellendiğini bütçe komisyonunda dile getiren Dilan Kunt Ayan, “Taziyeye gitmek isteyenlerin önüne barikat koyuyorsunuz” derken, Bakan Ali Yerlikaya, yas hakkını “yasa dışı” diyerek tanımladı.
 
Meclis Plan Bütçe Komisyonu’nda bugün 2026 yılı İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşülüyor. Bakan Ali Yerlikaya’nın salona girmesiyle kayyımlardan dolayı muhalefet vekilleri tarafından protesto ile karşılandı. Ayrıca bakana katledilen gazeteci Hakan Tosun’a ilişkin “Hakan Tosun’a ne oldu cevap verin” sorusu yöneltildi. Bakan Ali Yerlikaya’nın bütçe sunumunun ardından milletvekilleri konuşmalarına geçildi. 
 
‘Size bağlı kolluk halka zulmediyor’
 
Burada söz alan DEM Parti Riha Milletvekili Dilan Kunt Ayan, bakanın sunumu eleştirerek, bakanlığa bağlı birimlerin uyguladığı şiddet, işkence ve anayasa ihlalleri verilerine hiç değinmediğini söyledi. Dilan Kunt Ayan, “‘Türkiye'nin huzuru’ diye yazmış olduğunuz tabloda da maalesef ki bunu göremedik. Bu ülkede adalet aramaya çalışan hemen hemen herkes kolluğunuzun dayağından geçiyor. Ne kadar inkar ederseniz edin ortada bir hakikat var. Size bağlı kolluk, işkence ve kötü muamele yasağını, anayasayı ihlal ediyor, halka zulmediyor ve size bağlı kolluk adeta kendisini kanunların üzerinde görüyor. Bu antidemokratik uygulamalar sizin döneminizde başlamamış olabilir. Ama sizin döneminizde bunun engellenmediğini ve bununla etkin bir mücadele edilmediğini de görebiliyoruz. Sizden beklenen de tam da bununla mücadele etmek” diye konuştu. 
 
Hak ihlallerini sunmayan bakanlığa verilerle yanıt
 
“Son 5 yılda personelleriniz hakkında kaç işkence ve kötü muamele başvurusu ve şikayeti iletildi sizlere ve bunların kaçı hakkında soruşturma başlattınız” diye soran Dilan Kunt Ayan, “Verdiğiniz bu kitapçıkta bunlara dair hiçbir şey yok Sayın Bakan. Bir sürü tablo önümüze koydunuz. Ben size açıklayayım. İHD'nin 2024 hak ihlalleri raporuna göre 2024 yılında 24 ilde toplam 458 gün boyunca eylem ve etkinlikler yasaklandı. Neredeyse hemen hemen her gün eylem etkinlikleri yasaklıyorsunuz demek. Toplamda 313 barışçıl gösteriye kolluk müdahale etti. Bu ülkede her gün hakkını arayan, anayasal hakkını kullanan kişiler kolluk tarafından engelleniyor demek.  27'si çocuk tam 2 bin 651 kişi işkence ve kötü muamele gördü. Fakat karşılığında bir soruşturma var mı? Tek bir veri duymadık sizden. Newroz'da, yerel yönetim kutlamalarında, kayyum protestolarında binlerce insan polis şiddetine maruz kaldı ve siz buna dair hiçbir önlem almadınız. Bu mudur sizin işkence ile mücadeleniz” sözlerini kullandı. 
 
‘Bizim için bir utanç sizin için başarı’
 
Bakanın “temel referansımız hukuk ve insan hakları” sözünü hatırlatan Dilan Kunt Ayan, gözaltında işkenceye uğrayanların fotoğraflarını göstererek, “Bu mu işkence ve kötü muamele ile mücadeleniz? Bakın gözaltındaki işkenceyi gösteriyorum. Kim yaptı bunu? Sizin kolluğunuz yaptı. O yüzden sözlerinizin yansımasının sahada olmadığını belirtmek istiyoruz. Bakın bu fotoğraf nereden? Van, Batman, Mardin, Akdeniz, Halfeti'deki kayyuma karşı protestolardan. Bu insanlar ‘irademiz gasp edildi’ diyor.  Karşılığında diyorsunuz ki ‘hiç kusura bakmayın iradeni de gasp ederim. Anayasal hakkını da ihlal ederim.’ Geldik 2025'e. Bir şeyi çok iyi yaptınız.  Bizim yıllardır Türkiye toplumuna anlatmakta zorlandığımız şeyleri 19 Mart sonrası bu ülkeye yaşatarak uygulamalı bir şekilde anlattınız. Artık bu ülkede ciddi bir kesim ‘kayyum bir irade gaspıdır, anayasal haklarımız engelleniyor’ diyor. Bizim için bir utanç tabii sizin için başarı.  Öğrencileri, gençleri, kadınları, adalet arayanları, iradelerini gaspedenleri tutukladınız, işkence yaptınız. Ama  gelmişsiniz burada da koca bir afişle diyorsunuz ki: Türkiye'nin huzuru. Buna kimse inanmaz.” 
 
Bu 25 Kasım’da da şiddet görüntüleri olacak mı? 
 
25 Kasım eylemlerinde polislerin kadınlara yönelik şiddetini de gündeme getiren Dilan Kunt Ayan şunu belirtti: “Bu fotoğraf 25 Kasım kadına karşı şiddetle uluslararası mücadele gününden Taksim'den. Karşılarında binlerce polis. Peki o kalkan eller ne? Polisin eli. Sizin ‘o elleri indireceğiz’ dediğiniz eller kolluğunuz eliyle hakkını arayan şiddete dur diyen kadınlara kalkıyor.  Bu da sizin kadına yönelik şiddetle nasıl mücadele ettiğinizin vesikasıdır. Madem bu kadar polisi saatlerce orada tutacak kadar gücünüz vardı. Neden bu ülkede halen kadınlar katlediliyor? Halen bu ülkede kadınlar öldürülüyor, katlediliyor. Bu demektir ki siz yeteri kadar önlem alamıyorsunuz ve buna ses çıkaran kadınlara da kolluğunuzu dikiyorsunuz. Önümüzdeki hafta 25 Kasım ve 25 Kasım'da tekrardan bu görüntüler olacak mı diye size soruyorum.  Biz 25 Kasım'larda da 8 Mart'larda da sokaklarda olmaya devam edeceğiz. Jin jiyan azadî sloganlarımızda alanda, sahada olacağız.”
 
Taziyeyenin engellenmesi ‘huzurla’ açıklanamaz
 
Taziye ve yas hakkının engellendiğini de Metina’da yaşamını yitiren oğlunun taziyesini Riha’da kuran Xale Behçet üzerinden örnek gösteren Dilan Kunt Ayan, “Taziyeye gitmek isteyenlerin önüne barikat koyuyorsunuz.  Fakat baba sizin bu muamelenizden utandığı abluka içerisine gelip taziyeleri kabul ediyor. Huzur bu ve barış bu mu? O talimatı verenler utansın. Taziyeye gelmenin, babanın acısını paylaşmanın hiçbir suretle huzurla açıklanamaz, Bu bir yas hakkıdır. Bu bir en temel insan hakkıdır. Babanın acısını paylaşma hakkıdır. Ve bu size yakışmıyor. Bizim sizden beklentimiz, kamu güvenliği adı altında söylemiş olduğunuz şey halkın yas tutma hakkını engellemek değil. 70 yaşındaki bir babayı siz bu şekilde kullanmazsınız. Bakın tek bir pankart yok” sözlerini kullanırken, Bakan Ali Yerlikaya, buna karşılık vererek,  “Yasa dışı taziye olmaz” cevabını verdi.  Bakan yas hakkını “yasa dışı” diyerek tanımladı.