
Yeni yaşamın adı: Nûjiyan Erhan
- 09:04 22 Mart 2025
- Portre
HABER MERKEZİ - İsmi ile yaşamı ve yenilenmeyi birleştirerek devrimci bir sembol ve ilham kaynağı olan Nûjiyan Erhan Özgür Basın’ın yol göstericisi olmaya devam ediyor.
İsimler, kültürlerin, coğrafyaların ve tarihsel hafızaların taşıyıcısıdır. Her bir isim, taşıdığı anlamla insanın yaşamına ince bir nakış gibi işlenir. Kadim dillerden gelen isimler ise daha derin anlam katmanlarına sahiptir. Tıpkı Nûjiyan ismi gibi. Derinliği, anlamı ile sadece bir ad olmanın ötesine geçer.
Nûjiyan… "Nû" "yeni" ve "Jiyan” “yaşam”… Yani “Yeni yaşam”, yeniden doğuş, yaşama yeniden başlamak… Kelime anlamının ötesinde yani umut, yani diriliş yani yeniden varoluşun adı.
Yani Nujiyan adı, insanın en temel mücadelesini, hayatta kalma ve yeniden var olma arzusunu yansıtır. Bir yıkımdan, kayıptan ya da derin bir acıdan sonra gelen taze bir nefes gibi, taşıyana da, duyanlara da bir umut fısıldar.
Bizim ülkemizde bu anlam, daha da derinleşir. Çünkü "yeni yaşam" umudu, yıllardır süren toplumsal mücadelelerin, sürgünlerin ve yasların içinden filizlenen bir direniş biçimine bürünür. Bir kadın ismi olarak kullanılması da ayrıca anlamlıdır. Çünkü bu topraklarda kadın, çoğu zaman hem yaşamın hem de mücadelenin adıdır. Nûjiyan ise kadının yaşam veren, büyüten ama aynı zamanda direnen yanının ifadesidir.
İşte böyle bir anlam derinliğinin ifadesi, sembolü ve kendisidir gazeteci Nûjiyan Erhan. KDP'ye bağlı "Roj Peşmergeleri" tarafından katledilişinin üzerinden 8 yıl geçti. Özgür Basın 22 Mart 2017 tarihinde katledilişinden bu yana Nûjiyan Erhan’sız.
Kimdi peki Nûjiyan Erhan? 1987 yılında Riha'nın (Urfa) Curnê Reş (Hilvan) ilçesinde doğan ve yaşamını özgürlük mücadelesine adayan Nûjiyan Erhan, ailesiyle birlikte Riha şehir merkezine taşınır. Okul yaşamında başarılı bir öğrenci olan Nûjiyan Erhan, liseyi oldukça yüksek puanlarla tamamlar ve ardından mimarlık fakültesini kazanır.
Bir özgürlük mücadelesi
2005 yılında, Kürt gençleri arasında başlayan "canlı kalkan" eylemine katılarak, savaşın yoğun olduğu dönemlerde direnişin bir parçası olan Nûjiyan Erhan, Kandil'den dönmeyerek, Kürdistan dağlarında devrimci bir gazeteci olarak yeni bir hayata adım atar. Bu süreçte, Kürt halkının mücadelesini, acılarını ve umutlarını kalemiyle ve kamerasıyla dünyaya duyurur.
Şengal bir dönüm noktası olur
2013 ve 2014 yıllarında DAİŞ tarafından saldırılara uğrayan Şengal'de yaşanan katliamlar, binlerce Êzidî'nin katledilmesi kadınların kaçırılması ve toplu göçler, tarihe kara bir leke olarak geçer. Nûjiyan Erhan, DAİŞ'in katliamlarına, Êzidî kadınların kaçırılmasına ve soykırım girişimlerine karşı direnişin bir parçası olur. İki yıl boyunca Şengal'de kalır, yaşananları fotoğraflar, yazar ve dünya kamuoyunun dikkatini yaşananlara çeker, Şengallilerin sesi olur her açıdan.
Devrimci bir yürek
Nûjiyan Erhan, DAİŞ'in Êzidî kadınlara yönelik gerçekleştirdiği soykırımı, kadınların köle pazarlarında satılmasını ve uluslararası toplumun bu zulme sessiz kalmasını gözler önüne serer. Ancak onun hikayesi, yaşanan acılardan çok daha fazlasını temsil eder. Êzidî halkının ve özellikle kadınların, fermana karşı direnişini "12 süvari" ile nasıl örgütlendiklerini belgeler.
İlham kaynağı olur
3 Mart 2017 tarihinde, Şengal’in Xanesor kasabasında haber takibi yaparken KDP’ye bağlı “Roj Peşmergeleri” tarafından başından vurularak ağır yaralanan Nûjiyan erhan, 22 Mart’ta hayata gözlerini yumar. Ancak mirası, özgür basın çalışanlarına ve özgürlük mücadelesi veren herkese ilham olmaya devam ediyor.
Özgürlük ve direniş üzerine yazılar yazar
Nûjiyan Erhan’ın yazıları, özgürlük ve direniş üzerine derin düşünceler içerir. "Evren vicdanınla ölçülür" sözleriyle, yaşam ve ölüm kavramlarını, siyah ve beyazın ötesinde, derin bir maneviyat ve toplumsal bilinç çerçevesinde ele alır. Êzidî toplumunun maneviyatını, doğa ile olan bağlarını ve yaşam mücadelesini anlamaya ve anlatmaya çalışan Nûjiyan, bu süreçte özgürlük mücadelesindeki kadınlara özel bir ilham kaynağı olur.
Anıları ve mirası
Nûjiyan Erhan, özgür basının ve direnişin yüzü olarak, hikayesiyle, yazdıklarıyla ve yaşamıyla Kürt tarihinin ve özgürlük mücadelesinin önemli bir parçası olarak anılıyor. Gazetecilik mirası, özellikle de Êzidî kadınlarının ve genel olarak insan haklarına dair çalışmaları, bugün bile birçok gazeteciye ilham vermeye devam ediyor. Onun mücadelesi, yaşamı boyunca karşılaştığı zorluklar ve başarıları, özgürlük arayışında olan herkes için bir yol gösterici olarak kalmaya devam edecek.
Sadece bir isim değil
Ve Nujiyan Erhan, artık sadece bir isim değildir; bir manifesto, bir şiir, bir umuttur. İnsanlık tarihi boyunca değişmeyen tek gerçek olan "yeniden doğuş" arzusunun, ete kemiğe bürünmüş halidir. O ismiyle yaşama meydan okur ve der ki: "Ne olursa olsun, hayat yeniden başlar."