Amed’de yükselen ses: Abdullah Öcalan’a özgürlük, barış için adım

  • 09:08 19 Mayıs 2025
  • Güncel
AMED - Barış Anneleri, barışın sağlanması için Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını ve iktidarın sorumluluk üstlenmesini istedi.
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısının ardından, PKK 5-7 Mayıs tarihlerinde 12’nci Kongresi’ni gerçekleştirdiğini duyurdu. Yapılan açıklamada, kongre sonuçlarının kısa süre içinde kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi. 12 Mayıs’ta kamuoyuna açıklanan kararlarla birlikte, örgütün iki kurucu önderinin yaşamını yitirdiği de bildirildi.
 
Bu gelişmelerin ardından birçok kentte anma etkinlikleri düzenlendi. Amed’de ise dün yapılan anmaya on binlerce kişi katıldı.
 
Anmaya katılan kadınlar, JINNEWS’e konuşarak sürece ilişkin duygu ve düşüncelerini paylaştı. 
 
‘Ölenlerin hepsi bizim evlatlarımız’
 
Barış Annesi Sıtkiye, sürece dair barış talebinde bulunarak şu ifadeleri kullandı: “Askeri de polisi de PKK’lisi de bizim evladımız. Herkes ayağa kalksın, tüm insanlar ve anneler birleşsin. Ölümler olmasın. Biz barış, barış, barış istiyoruz. Ölenlerin hepsi annelerin çocukları.”
 
'İktidara güvenimiz yok'
 
Barış Annesi Aycan Metin ise şunları söyledi: “Barış istiyorum. Ne gerillanın ne de askerlerin anneleri üzülsün, ağlamasın. Artık yeter, çok ağladık. Biz bir adım attık, şimdi iktidarın da bir adım atması gerekiyor. İktidara güvenimiz yok, ancak bir adım atılırsa güvenebiliriz. Bu işkenceler yeter artık. Ülkemize gelen mülteciler kendi işyerlerini açabiliyor, dillerini konuşabiliyor, ama biz kendi ülkemizde dilimizi konuşamıyoruz. Okullarda, sokaklarda her yerde üzerimizde baskı var. Biz barış için buradayız. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı, Selahattin Demirtaş’ı ve diğer siyasi tutsakları serbest bıraksınlar.”
 
'Biz barış istiyoruz'
 
Barış Annesi Hamide Akbaş ise şöyle konuştu: “Biz barış istiyoruz. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgür olmasını istiyoruz. Bütün tutsaklarımız serbest bırakılsın. Bugün burada barış için toplandık. Allah yardımcımız olsun. Kendi dilimizle, kimliğimizle konuşmak istiyoruz.”