İSTANBUL – Ölüye Saygı İnisiyatifi, Ferhat Tünç’ün cenaze törenine ve taziyesine yönelik polis saldırısına şu sözlerle tepki gösterdi: “Cenazelere müdahaleler, olası barış sürecine gölge düşürüyor. Cenazelere yönelik müdahaleler derhal son bulmalı.”

 

Ölüye Saygı İnisiyatifi, Sêrt'in Berwari ilçesi Herekol Bölgesi’nde 30 Haziran 2017’de çıkan çatışmada yaşamını yitiren HPG’li Ferhat Tünç’ün cenaze törenine yönelik polis saldırısına, X (eski adıyla Twitter) hesaplarından yaptıkları açıklamayla tepki gösterdi.

 

Açıklamada, “Yas süreci barışçıl ve onurlu bir şekilde yürütülmelidir. Yerelde cenazelere müdahalede bulunan kişi ve kurumların bu uygulamalarına son verilmesi için devlet ve hükümet gerekli adımları ivedilikle atmalıdır” denildi.

 

‘Barış ortamını zedelemiştir’

 

Kürt sorununun çözümüne yönelik barışa dair umutların yeniden yeşerdiği bu hassas dönemde, cenazelere ve yas tutanlara yönelik saldırıların kabul edilemeyeceği vurgulanan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Son günlerde yaşananlar bu durumun çarpıcı bir örneğini oluşturmuştur. Sekiz yıl önce yaşamını yitiren Ferhat Tünç’ün Cizre’deki cenaze törenine yönelik kabul edilemez uygulamalar, yas tutanlara polis müdahalesi, fotoğrafını taşıdığı gerekçesiyle abisinin gözaltına alınması, halkın kendi imkânlarıyla inşa ettiği caminin polis ablukasına alınarak taziyeye kapatılması, barışçıl bir atmosferin oluşmasına yönelik çabaları ciddi şekilde zedelemiştir. Böylesi kırılgan bir süreçte, acıların paylaşılması ve yasın saygıyla karşılanması, toplumun ortak vicdanının en temel gereğidir. Hayatını kaybedenlerin anısına saygı gösterilmesi ve yakınlarının yas hakkının korunması, hem ulusal hem de evrensel insani değerler bakımından vazgeçilmezdir.”

 

Açıklamada son olarak şu maddeler sıralandı:

 

“*Cenazelere müdahaleler olası barış sürecine gölge düşürüyor. Cenazelere yönelik müdahaleler derhal son bulmalı, yas süreci barışçıl ve onurlu bir şekilde yürütülmelidir.

 

*Toplumun farklı kesimlerinin hassasiyetleri gözetilmeli, acılar üzerinden yeni toplumsal yaralar açılmamalıdır.

 

*Merkezde yürütülen diyalog ve çözüm arayışlarının yerel uygulamalara da yansıması, sürecin tutarlılığı ve inandırıcılığı açısından hayati önemdedir. Barış ve çözüm iradesinin samimiyetinin en güçlü göstergesi, yaşamını yitirenlere ve yakınlarına gösterilecek insani, hukuki ve vicdani yaklaşımdır.”