EŞİK’ten Diyanet’e tepki

  • 08:20 13 Eylül 2025
  • Güncel
HABER MERKEZİ - Diyanet’in kadınların kıyafetine ve toplumsal rollerine ilişkin söylemlerini tepkiyle karşılayan EŞİK, "Diyanet derhal Anayasa ve yasal sınırlarına çekilmeli, kadınların haklarını hedef alan hutbelerden vazgeçmelidir" dedi. 
 
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hazırladığı cuma hutbesinde kadınların kıyafetleri ve toplumsal rollerine dair yer alan ifadeler, kadın örgütlerinin tepkisine neden oldu. Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), yaptığı yazılı açıklamada hutbelerdeki söylemleri eleştirerek, “Kadınların haklarına müdahaleye izin vermeyeceğiz” dedi.
 
EŞİK açıklamasında, Diyanet’in son haftalarda yayımladığı hutbelerde kadınların kıyafet tercihlerini sorguladığını, miras hakkını sınırlayıcı şekilde yorumladığını ve kadınların toplumsal rollerini yalnızca “annelik, eşlik ve iffet” çerçevesinde tanımladığını belirtti. Platform ayrıca, hutbelerde LGBTİ+ bireylerin ve eşit yurttaşlık taleplerinin “fıtrata aykırılık” üzerinden hedef alındığını vurguladı.
 
Aynı hutbelerde aile kurumuna tehdit olarak; “fıtrata aykırı sapkınlıklar, nikâhsız birliktelikler, çıplaklık ve teşhircilik, boşanmalar, alkol ve kumar” gibi başlıkların sıralandığını hatırlatan EŞİK, bu söylemlerin kadınların kamusal alandaki varlığını kriminalize etmeye yönelik bir yaklaşım taşıdığını ifade etti.
 
‘Diyanet kadını hedef alan hutbelerden vazgeçmeli’
 
Platform açıklamasında, kadınların maruz bırakıldığı bakım yüküne, düşük iş gücüne katılım oranlarına, eğitimde karşılaşılan eşitsizliklere ve kadına yönelik şiddetin artışında etkili olan cezasızlık politikalarına dikkat çekildi. EŞİK, boşanma sürecindeyken katledilen Başak Gürkan Arslan örneğini hatırlatarak, iktidarı kadınların yaşam hakkını korumakta yetersiz kalmakla eleştirdi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Biz kadınlar hiçbir hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz. Kıyafetimize, sanatımıza, yaşam biçimimize karışmanıza izin vermeyeceğiz. Diyanet derhal Anayasa ve yasal sınırlarına çekilmeli, kadınların haklarını hedef alan hutbelerden vazgeçmelidir. Kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesi dün olduğu gibi bugün de sürecektir.”