MELETÎ / MEREŞ - Meletî  Newrozu’nda Mansur Yavaş’ın sözlerine tepki gösteren TJA aktivisti Sebahat Tuncel. “Uğur Kaymaz, Enes Ata, Mazlum Mızrak, Berkin Elvan, Ceylan Önkol katledildi. Hiç kimse bu çocukların niye katledildiğini sordu mu? Bütün bunların hepsi cezasız bırakıldı. O yetkili bir gün demedi ki devlet kendi yurttaşını katledemez" dedi.

 

Meletî merkezde bulunan Emeksiz Kavşağında, “Rêbertiya Azad Civaka Demokratîk” /“Demokratik Toplum için Özgürlük Newrozu” şiarıyla Newroz kutlandı. Ulusal kıyafetleri ve renkleri ile Newroz alanını gelen yurttaşlar çalınan müzikler eşliğinde halay çekti. Newroz alanına girenler sık sık "Faşizme karşı omuz omuza" ve "Jin jiyan azadî" sloganlarını attı.

 

Newroz'a Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Sebahat Tuncel, Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü Ahmet Asena, DEM Parti, DBP il ve ilçe yöneticileri, Emek Partisi ve çok sayıda yurttaş katıldı. Burada ilk olarak konuşan DEM Parti Meletî İl Eşbaşkanı Musa Gürz, halkı selamladı.

 

‘Kent uzlaşısına saldırıyorlar’

 

Ardından söz alan Emek Partisi MYK üyesi Umut Yeğin, Newroz'un direniş ve mücadele olduğunu söyleyerek, "Bu ülkede barış ve Demokrasi için mücadele eden siyasi tutsakların Newrozu kutlu olsun. Bölgede barış, ülkede demokrasiye en çok ihtiyaç duyduğumuz dönemdeyiz. Halkların verdiği mücadele sonucu bir barış süreci başladı. Ama yıllardır barışı kabul etmeyen iktidar, yine saldırılarını devam ettiriyor. Buradan iktidar ve ortağına soruyoruz, siyasi tutsakları ve kayyım politikalarına son vermek için neyi bekliyorsunuz? Kayyım yetmedi, şimdi de kent uzlaşısına saldırdılar" şeklinde tepki gösterdi.

 

‘Öcalan’ın çalışma koşullarını sağlayın’

 

Sözlerine İmralı’yı selamlayarak başlayan Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü Ahmet Asena ise, "Yeni bir dönemin başlangıcındayız. Bu başlangıcı getiren doğuran çok belli ki bu halkın emekçileri, kadınları ve gençlerinin direnişi. O siyasetle bu günlere geldik. Bu dönem olmuş bitmiş bir şeyin üzerine kurulacak değil, bu dönem aynı zamanda bir mücadele dönemi, aynı zamanda yeniden örgütlenme dönemi. Yerimizde oturursak İmamoğlu'nun başına gelenler başımıza gelir. İşte bu bilinçle yaklaşmalıyız. İmralı'da en yüksek tonla dile getirilen iradeye hep beraber sahip çıkalım. Buradan iktidar bloğuna sesleniyoruz. Barış, savaş diliyle kurulamaz. Bu gün üstünüze düşeni yapın. Öcalan'ın çalışma koşullarını sağlayın. Sağlamazsanız tarihin kara sayfasında yerinizi alacaksınız" dedi. 

 

‘Hukuksuzluk batıya yayıldı’

 

Acılı bir coğrafyanın yurttaşları olduklarını belirten Sebahat Tuncel, bu coğrafyanın çok fazla, acı, kan ve adaletsizlik gördüğünü belirtti. 6 Şubat depremlerini hatırlatan Sebahat Tuncel, depremde yaşamını yitirenleri andı. Yeni yaşamın inşasının ellerinde olduğunu belirten Sebahat Tuncel, “İtiraz etmek yetmez, itirazımızı örgütlemeye ihtiyacımız var. Sadece hayır demek yetmez, nasıl olması gerektiğini de birlikte inşa edeceğiz. Türkiye 2015’ten bugüne çok ciddi hukuksuzluk, adaletsizlik yaşıyor. Siyasi ve ekonomik krizin bu kadar derinleşmesinin nedeni, iktidarın halk arasına kurduğu barikattır, Kürtlere yönelik ayrımcı politikadır. Kürtlere karşı içerde ve dışarı yürüttüğü politika bugün yaşanan Türkiye’nin habercisidir. Biz o zaman çok itiraz ettik, dedik ki ‘Hukuksuzluğa evet derseniz, yarın sizin başınıza gelir’ dedik. Bugün Ekrem İmamoğlu’nu tutukladılar değil mi, sadece Ekrem İmamoğlu değil kim ki iktidara tepki gösteriyor, gözaltı, tutuklama ile karşı karşıya geliyor. Türkiye’de istisna halini kural haline getirdiler. 2015-2016’da Türkiye’yi KHK’lerle yönetmeye başladı, yasa askıya alındı, Kürtlerin seçtiği belediye başkanlarına kayyımlar atandı. HDP’ye operasyon yapıldı, eşbaşkanlarımız, milletvekillerimiz, bizler tutuklandık, kurumlarımız kapatıldı. Barış imzacıları tutuklandı. Hukuksuzluk 2015 ile kalmadı, Kürtlere karşı kalmadı işte batıya yayıldı” diye konuştu.

 

Mansur Yavaş’a tepki 

 

Kürtlere yönelik hukuksuzluklara karşı tavır gösterilmiş olsaydı CHP’nin bugünü yaşamayacağının altını çizen Sebahat Tuncel, “Türkiye bu karanlık noktaya gelmeyecekti, demokratik bir sistem olacaktı. Şimdi ne yapacağız mücadele edeceğiz. Adaletsizliğe karşı direnirken, Kürt’e karşı, sosyaliste, kadına gelince evet ama bana gelince ‘hayır’ demek olmaz. Diyor ki orada emniyet güçleri çocuklara şeker dağıtıyordu, burada işkence uyguluyor. Bu büyük ayrımcılıktır. Devlet eliyle katledilen çocuklara itiraz etmeyenler, bugün bunu söyleyemezler. Uğur  Kaymaz, 12 yaşında bir çocuktu katledildi, Enes Ata, Mazlum Mızrak devlet şiddetiyle katledildi. Roboskî katliamı, savaş uçaklarıyla bombalandı bunlardan 19’u çocuktu 34 kişi katledildi. Berkin Elvan katledildi, Ceylan Önkol katledildi. Hiç kimse bu çocukların niye katledildiğini sordu mu? Kemal Kurkut genç bir arkadaşımızdı katledildi. Bütün bunların hepsi cezasız bırakıldı. O yetkili bir gün demedi ki devlet kendi yurttaşını katledemez” diyerek Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a tepki gösterdi.

 

‘Hukuk herkese lazım’

 

Nazım Hikmet’in Hiroşima’da katledilen çocuklar için söylediği şiirinin bir kısmını okuyan Sebahat Tuncel, “Çocuklara niye şeker dağıtıyorsun değil, niye şiddet uyguluyorsun demek, itiraz etmektir. Adaletsizliğe karşı tabiki ses çıkaracağız. Devlet kadınlara, gençlere, çocuklara şiddet uygulamamalıdır. Hukuksuzluğa karşı itiraz ediyoruz. AKP, CHP kime olursa olsun hukuk herkese lazım. Hukuku iktidar olmanın aracı haline getirirseniz adaletten, hukuktan bahsedilemez” dedi. 

 

‘Devlet barışın önünü açacak’ 

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çağrısını hatırlatan Sebahat Tuncel, bütün dünyanın mesajı selamladığını belirtti. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “PKK’ye fesih” çağrısı yaptığını belirten Sebahat Tuncel, PKK’nin Kongre toplama kararı aldığını ama kongrenin  Abdullah Öcalan’ın gelmesiyle toplanabileceğini belirtti. Sebahat Tuncel, "Ama devlet PKK’nin kongre toplaması ve Sayın Öcalan’ın o kongrede kurduğu partisini feshetmesinin olanaklarını yaratmıyor. Nasıl olacak şimdi bu? Bu yeni bir dönemdir. Dolayısıyla barış meselesi devletle alakalıdır. Devlet barışın önünü açacak. Demokratik siyaset bizlerle, sizlerle alakalıdır. Barışa hepimizin ihtiyacı var. Biraz önce alanda da sordular ‘peki bu devlete güven olur mu?’, devlete güven olur mu, olamaz neden. Kürtlerin, kadınların hafızasında devletin yaptığı uygulamalar ne yazık ki negatif. Ama devlet bunu görerek halkın bu inançsızlığını gidermek zorundadır. Peki biz kime güveneceğiz. Gerçekten umut var mı? Var. Gerçekten umut var. Bu defa barışabiliriz. Kime güveniyoruz, kendimize güveniyoruz. Sizlere güveniyoruz” diye konuştu.

 

Konuşmaların ardından Newroz ateşi yakılarak, zılgıtlarla halaya duruldu. 

 

Mereş

 

Mereş’in Elbistan ilçesi merkezinde bulunan Cumhuriyet Mahallesi'nde Newroz kutlaması gerçekleştirildi. Kutlamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Ceylan Akça Cupolo, Pir Sultan Abdal Derneği, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Barış Anneleri ve çok sayıda kişi katıldı. Kutlama DEM Parti il ve ilçe Eşbaşkanlarının selamlamasıyla başladı.

 

Kutlamada konuşan Ceylan Akça Cupolo, son dönemlerde yaşananlara dikkat çekerek, iktidarın atmış olduğu adımların sorunları daha da arttırdığına dikkat çekti. Ceylan Akça Cupolo, iktidarın ülkede yürüttüğü politikaların bir sonucu olarak kayyım politikalarının geliştiğinin altını çizerek, “Bizler her türlü kayyımlara karşı ses yükseltemeye devam edeceğiz” dedi.

 

Kutlama, yerel sanatçıların seslendirdiği şarkılar eşliğinde çekilen halaylarla son buldu.